Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Suriye'ye Kapı Açmak
Avrupa’nın büyük güçlerini bütün 19. yüzyıl boyunca meşgul eden sorunlardan biri de “Şark Meselesi”dir (Question d’Orient).
\nNedir Şark meselesi?
\nKısacası, desteksiz kendi bile ayakta duramayan Osmanlı’nın hukuki egemenliğinde olan Doğu Akdeniz ve Balkan ülkelerinin akıbetlerinin ve imparatorluk ile birlikte egemenliği altındaki ülkelerin denetimi sorunudur.
\nİngiltere’nin önderliğindeki İtilaf Devletleri sorunun 1920 Sevr Anlaşması ile çözüldüğünü sanmışlardı.
\nÖyle olmadığının anlaşılması için çok vakit geçmesi gerekmedi.
\nTürkiye’nin direnişi, Sevr’in Şark meselesini bitirme imkânını ortadan kaldırdı.
\nZaten Şark meselesinin 19. yüzyılı taşarak, bütün 20. yüzyılı kapladığını hatta 21. yüzyıla kadar uzandığını da ileri sürenler var. Onlar bu görüşlerini, eski Osmanlı topraklarının hâlâ nihai bir statüye kavuşturulamamış olmasına bağlıyorlar.
\nKonuya öyle de bakabilirsiniz.
\nTabii Osmanlı, sonra da Cumhuriyet, bu meselenin hep içinde olmuşlardır.
\n***
\nBurada, bir yanılgıya düşmemek gerek, sorunun içinde olmak, baş aktör olmak değil.
\nOsmanlı hukuken bölgenin egemeni görüldüğü zamanda bile güdülen bir piyondan başka bir şey değildi.
\nYirminci yüzyılın ikinci yarısında, Menderes Türkiye’si Bağdat Paktı, sonra CENTO ile Ortadoğu’ya müdahil olduğu zaman, burada kendi adına hareket etmiyor, İngiltere’nin daha sonra da ABD’nin “Truva Atı” rolünü üstleniyordu.
\nBugün durum nedir?
\n21. yüzyıl ile birlikte Washington bölgeyi kendi vizyonuna göre yeniden dizayn etmeye karar verdiğini kimseden gizlemedi ve Irak savaşını başlattı.
\nAKP Türkiye’nin Irak savaşında üstleneceği rolün yerine getirilmesi için dizayn edilip, iktidara getirilmiş bir partiydi.
\nNe var ki, şu ya da bu nedenle iktidar misyonunu yeterince yerine getiremedi.
\nWashington ise, bu “yanlış”ın faturasını Tayyip Bey’e ve arkadaşlarına değil de, TSK’ye kesti. Çuval olayından Ergenekon ve Balyoz davasına kadar bütün gelişmeleri bu çerçeve içinde ele almak gerekir.
\n***
\nŞu anda ABD’nin bölgedeki dikkati Suriye üzerine yoğunlaşmış bulunuyor. Esad’ın gidici olduğu kesin. Bu gidişin mekanizmasının, Güvenlik Konseyi’ndeki Çin ve Sovyet vetosuyla bloke edilmiş olması, kendi başına da gitmeye hiç de razı gelmeyen Esad’ın başka çarelere başvurularak, gönderilmesini gündeme getiriyor.
\nEsad’ı devirme operasyonunun demokrasi ve insan hakları adına yürütülmesi ve Arap devletlerinin de desteğini almış olmasıyla birlikte, bölgede, gittikçe artan ölçüde örnek model olarak gösterilmeye başlanan, Tayyip Erdoğan yönetiminin bu demokratik ve “hayırhah” girişimde rol alma olasılığını arttırıyor.
\nBir zamanlar, düşlenmesi bile mümkün görülmeyen Türkiye’nin Suriye’ye sınırlı askeri müdahalesi, artık eskisi kadar olanak dışı değil.
\nBu arada Suriye’deki silahlı muhaliflerin Türkiye’den desteklendiği de ileri sürülüyor.
\nAma yine de Ankara’nın silahlı müdahalesi çok kolay olmayan, belirli koşulların bir araya gelmesi halinde yaşama geçebilecek bir olasılık olarak duruyor.
\nBu olasılıkların başında, Esad baskısından kaçanların Suriye’den Türkiye’ye masif bir göçe yönelerek, büyük baskı oluşturmaları geliyor.
\nOlay tam bu noktada düğümlenmişken Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun “Türkiye’nin kapıları bütün Suriyelilere açık” yollu davetini acaba nasıl yorumlamak gerekir:
\n“Türkiye kapılarını Suriye’ye açıyor” diye mi;
\nYoksa “Türkiye Suriye’ye kapı açıyor” diye mi?
\nNe dersiniz?
\n\nYazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
- Dubai çikolatasına rakip
En Çok Okunan Haberler
- Çok konuşulacak 'adaylık' açıklaması
- 'Tarihe not düşmek için geldim'
- Fatih Altaylı ve İsmail Saymaz'a soruşturma
- Mahruki yine yandı
- AKP’li belediyeden bir ayda 33 konser
- A Milli Takım'ın Uluslar Ligi'ndeki rakibi belli oldu!
- Tıp fakültelerinde kadavra krizi
- Fakülteyi kâğıt üzerinde kurmuşlar!
- Protesto eden yurttaşlara polis müdahalesi!
- Aydın Dağları'nda son yılların en verimli hasadı yapıldı