Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Hapishane Mektupları
Fatih Hilmioğlu’na yapılanlar hepimize yapılmıştır.
\nMalatya Üniversitesi’ni başarı çizgisine çekmiş Rektör Hilmioğlu bir bilim adamı.
\nO yüzden de yargılanıyor.
\nDemokrasilerde de insanlar yargılanırlar, ama nahak yere azap çekmemeleri için, güvenceleri vardır. Masumiyet karinesi onlardan biridir.
\nHilmioğlu için bu karine çalışmadı, kaçma ve delilleri karartma gerekçesiyle tutuklu.
\nHilmioğlu, karaciğer kanseri; her vatandaşın, sahip olduğu sağlık kurumlarında tedavi görebilme hakkından da yoksun.
\nHilmioğlu olağanüstü bir mahkeme tarafından pek olası ki, mahkûm edilecek.
\nDemokrasilerde, rektörlerin mahkûm edilmesi de mümkündür. Ama demokrasilerde olağanüstü mahkemelere yer yoktur, değil rektörler, bilim adamları, kimse bu tür mahkemelerde yargılanmaz.
\nDemokrasilerde kamuoyu vicdanı kanar bu gibi durumlarda, kanamazsa vay o demokrasinin ve kamuoyunun haline!
\n***
\nKanser hastası Hilmioğlu geçen cumartesi, üniversite öğrencisi oğlunu yitirdi.
\nErgenekon davasından üç yıldır tutuklu olan Fatih Hilmioğlu, oğlunun cenazesine katılmak üzere, kaldığı Silivri tutsak evinden çıkarılıp, Ankara’ya gönderildi. Ama geceyi ailesiyle birlikte evde geçirmesine izin vermediler. Sincan Cezaevi’nde kaldı.
\nŞimdi yetkililere soruyorum:
\n- Nasılsınız, iyi misiniz, rahat mısınız, huzurlu musunuz, gece rahat uyudunuz mu?
\nBen Hilmioğlu’nu, yakınlarını düşündükçe kendi çaresizliğim adına çok utanıyorum.
\nAdalet Bakanı Sadullah Ergin eskiden tutukluların yakınlarının cenazelerine katılmasının mümkün olmadığını, yaptıkları bir düzenlemeyle bu imkânı tanıdıklarını, artık geceyi evde geçirme olanağının da sağlanacağını söylüyor.
\nKimse kimseyi kandırmasın. Beğenmediğimiz 12 Eylül döneminde, 1982 yazında Barış Derneği tutuklusu Melih Tümer, ölen annesinin cenazesine sıkıyönetim komutanlığınının izniyle katılabilmişti. Evde kalması söz konusu değildi, eşi yurtdışında yaşıyordu.
\nKimse, darbe döneminde bile var olan olanakları sağladığını söyleyip kasılmasın!
\n***
\nTürkiye’de hâlâ siyasi davalar var. Siyasi davalar yüzünden tutuklanan, özel yetkili mahkemelerde hüküm giyip hapis yatan insanlar var.
\nOnlar yalnız kendi fiilleri değil, bizim demokrasi çağdaşlık, hukuk devleti, özlemlerimiz yüzünden içeride yatıyorlar.
\nAma buna karşı bir şey yapamıyoruz. Dayanışmamız olsa da sınırlı kalıyor.
\nOnları demir parmaklıklar ardından çıkarıp, özgürlüklerine kavuşturamıyoruz.
\nOysa bir anlamda bir ölçüde onları özgürleştirmek mümkündür. Onlar, yazdıklarıyla özlemlerini, düşüncelerini, duygularını, özgürlüğe kanat çırpan kuşlar gibi demir parmaklıklar ardından bize kadar ulaştırabiliyorlar.
\nHapishane mektupları, günümüz Türkiyesi’nin özgürlük kuşlarıdır.
\nCumhuriyet’in yönetimindeki arkadaşlarımız, bu konuyu fark etmişler, kendilerine yapılan çağrılara duyarlılık göstererek, artık gazetemizde hapishane mektuplarını yayımlamaya karar verdiler.
\nŞimdi yapılacak şey, hapishaneden onlara yazılan mektupların artmasını sağlamak, sonra onları dikkatle izlemektir. Hapishane mektuplarını okuyun! Okutun! Bizim için yatanların düşüncelerinin, özlemlerinin demir parmaklıkları aşmasına yardımcı olun!
\n\n
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
- Dubai çikolatasına rakip
En Çok Okunan Haberler
- 'Tarihe not düşmek için geldim'
- Çok konuşulacak 'adaylık' açıklaması
- Fatih Altaylı ve İsmail Saymaz'a soruşturma
- Protesto eden yurttaşlara polis müdahalesi!
- Aydın Dağları'nda son yılların en verimli hasadı yapıldı
- Mahruki yine yandı
- AKP’li belediyeden bir ayda 33 konser
- A Milli Takım'ın Uluslar Ligi'ndeki rakibi belli oldu!
- Tıp fakültelerinde kadavra krizi
- Fakülteyi kâğıt üzerinde kurmuşlar!