Fazla Oynamamak Gerek

14 Eylül 2012 Cuma
\n

Başbakanın yargıya gereken iletildi, Mecliste gereğini yapacağızaçıklamasından sonra, Mecliste, herkesin katılımıyla, lay lay lomdokunulmazlıklar konusunda uzlaşmaya varılacağını herhalde düşünmüyordunuz.

\n

Yanlış anlaşılmasın! Demokrat kamuoyunun haklı tepkisini çeken, BDP- PKK aleni kucaklaşmasını dünyanın hiçbir ülkesinde, kimse demokratik bir eylem olarak mazur görmez de göstermez de.

\n

Bölücülüğün anayasa karşıtı bir eylem sayılmadığı İspanyada bile benzer eylemlerin, parti kapatma gibi demokrasilerde az ve son çare olarak başvurulan yolları açtığını yaşayarak gördük.

\n

Ama dokunulmazlık konusunun, BDPnin son abes eylemini de aşan bir yönü var.

\n

Anayasaların, geçmişte yaşanan olaylar karşısında oluşan toplumsal tepkilerin izlerini taşıması, demokrasilerde görülen zararlı bir alışkanlıktır.

\n

Ama bunun yapısal bozukluklara dönüşmemesi için, demokratik kurumlarla fazla oynamamak gerekir.

\n

İktidar partisi AKPnin yargıdan kaçmak üzere, dokunulmazlık kurumunun kalkanı arkasına sığınması, kamuoyunun büyük tepkilerine yol açmıştı. Tepkisini dillendirenler arasında CHP de bulunuyordu.

\n

Yasama dokunulmazlığının yalnızca kürsü dokunulmazlığı ile sınırlanması eğiliminin güç kazanması karşısında ciddi endişe duyanlardan biri olarak, durumu kaygı ile izlemekte olduğumu söylemek isterim..

\n

***

\n

Yasama dokunulmazlığının, yılların deneyimlerinden süzülüp gelen demokrasinin güvencesi kurumlardan biri olduğunu görmek için, DP döneminde bu kurumun nasıl hoyratça çiğnendiğini anımsamakta yarar var.

\n

Başına buyruk bir iktidarın muhalefet milletvekilleri üzerindeki baskısını bir nebzecik olsun sınırlayabilmek için getirilmiş olan bu kurumun ne denli gerekli olduğu aşikâr. Allahtan ki, Başbakan Yargıya gereken iletildidiyerek, bu kurumun ne denli zaruri olduğu konusunda kamuoyunu hiç istemeden uyarmış oldu.

\n

Yargıyı denetimine almış bir iktidarın ülkesinde, yasama dokunulmazlığının güvencesini azaltmak, demokrasinin başına kurşun sıkmak ile eşanlamlıdır.

\n

Gırtlağına kadar yolsuzluğa batmış bir iktidarın, bu kurumu yargıdan kurtulmak için kalkan olarak kullanabileceği ve kullandığı savına gelince:

\n

İktidarın yargıyı sıkıca denetlediği bir ülkede, iktidarın mensuplarının ya da yakınlarının yolsuzluklarından sıyrılmak için yasama dokunulmazlığına ihtiyaçları zaten yoktur ki.

\n

Yandaş yargı, iktidar mensubu ve yakını olan çok daha geniş bir kitleyi, çok daha emin bir şekilde haksız korumaya almaya yeter de artar bile.

\n

***

\n

Durum böyle olunca, dokunulmazlık kurumuyla oynamak, istenen sonuçları vermeyeceği gibi, istenmeyen sonuçları da kaçınılmaz kılabilecektir.

\n

Zaten kurumların kendilerine can vermiş olan varlık gerekçeleri üzerinde iyice düşünmeden, bunlarla fazla oynamak, demokrasi açısından sakıncalar içerir.

\n

Bunun en çarpıcı örneğini, tutukluluk kurumunda görüyoruz.

\n

Demokrasilerde önlem olarak getirilmiş olan tutuklama yoluna istisnai olarak başvurulur. Yani esas olan tutuksuz yargılanmaktır.

\n

Ama tutuksuz yargılanma halinde sanığı kaçma ve delilleri yok etme olanağının varlığı üzerine abanıp, bu olasılığın abartılması, daha vahim durumlar doğurabilmektedir.

\n

Azgelişmiş ülkelerin belirleyici özelliklerinden biri de demagogların ivazına kapılarak, dengeler sisteminin kurumlarını hoyratça allak bullak etme eğiliminin güçlü olmasıdır.

\n

Bazı yerlerde, çağımızın bir insanlık ayıbı olan idam uygulamasının hâlâ sürmesinde bu gerici toplumsal eğilimin büyük payı vardır.

\n

BDPlilerin tutumunu asla tasvip etmiyorum.

\n

BDPlilerin tutumunun demokrasi sınırları içinde kabul edilmesinin mümkün olmadığını da biliyorum.

\n

Ama yine de şunu söylemeden edemiyorum:

\n

- Dolduruşa gelip de, dokunulmazlık kurumuyla fazla oynamamak gerek. Yoksa istemediğimiz şeylere alet olduğumuzu üzülerek görme durumunda kalabiliriz.

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

İyi insan 19 Mart 2024
Laiklik nedir? 6 Mart 2024
Yıldönümü 3 Mart 2024

Günün Köşe Yazıları