Anayasal Yurttaşlık Olmadı...

‘Sivil Şehitlik’ Verelim

Komşumuz emekli müftü Ali Osman Amca

laik maik değil.

Yine de ona “Gâvur imam” diyebilirler.

Çünkü onlara demediğini bırakmıyor:

“İktidarda kalmak için bunlar her şeyi yapar!” diyor ve ekliyor:

“Vatansever bile olurlar. Ama keşke olsalar. Dertleri sadece öyle görünmek!”

***

Seçimler sırasında da şöyle demişti:

“Bunlar cennette arsa bile vaat ederler!”

Kibarca, itiraz ettim:

“Hocam abartma. Dağıttıkları parsa yetiyor

Cennette arsaya ne gerek!”

Yanılmışım.

Cennette arsaya da yöneldiler.

Aileden Sorumlu Bakanımız Fatma Şahin’in verdiği

“Sivil şehitlik” müjdesi..

Açıkça “cennete parsa vaadidir!”...

Azıcık din bilgisi ve izan sahibi birisi bile bilir ki.. “Şehitlik İslami bir kavramdır...

Kuran’da ve hadislerde sözü

edilen ilahi bir mertebedir!”

Ama “Uludere rezaletini” örtmenin paniği içinde..

Hızlarını alamayıp..

Hrant Dink’i bile “şehitliğe” terfi ettirdiler.

Yasayla yönetmelikle “sivil şehit payesi” dağıtmak Aziz Nesin’i mezarında mahcup edecek bir gülmecedir!

***

Belli ki “yakın çevre” Başbakan’ın gözüne girmek için, bazı dikenli konularda “Zihni Sinir Procesi” üretip duruyor.

Bu “Sivil Şehitlik Procesi” de bunlardan..

Diyanet İşleri Başkanlığı’na sorulmadığı çok ortada.

Kuranıkerim 5 ayetinde (Al-i İmran, Tevbe ve Ahzab sureleri) “şehitlik” tanımlanıyor.

Yüzde 50 oy desteğinin sökmeyeceği tek alan din ve inanç alanıdır.

Ki bu ayetlere bir tek “harf” bile eklenmesi cehennemlik bir günahtır.

Bu konuda Başbakan’ın görüşünün alındığı bile kuşkuludur.

Tayyip Bey, “sivil şehitlik tasarısı” veya “yönetmeliği”ne imza atmanın imam hatip diplomasının iptal sebebi olabileceğini iyi bilir.

“Sivil şehitlik” AKP’nin cennet anahtarı vaadidir!

Ve müftü komşumuz Ali Osman Amca’ya göre “cehennemin garantisi”dir!

Adı gibi, küçücük bir köydü.

Kayısısı dışında dişe dokunur bir şeyi yoktu!

Şimdi dünyanın en gözde füze dadar üssü!

Amerikalı asker sayısı, köyün nüfusunu geçecek mi?

Buna Amerikalılar karar verecek.

Ama Kürecik bunu dert etmiyor!

Köylerinin füze üssü olacağını..

Ve Amerikan askerlerinin yerleşeceğini..

Milletvekilleri..

Hatta sayın bakanlar bile..

ABD’nin Avrupa Orduları Komutanı Korg. Mark Hertling’in Avrupa’da verdiği demeçten öğrenmişlerdi!

Hadi Ak Parti, yeni bir 1 Mart Tezkeresi bozgunundan korkuyor!

CHP - MHP neden korkuyor?

“Yurtdışına asker gönderilmesi” için..

TBMM’nin izni gerekiyor.

“Yurda yabancı asker getirtmek ve yabancı üssü kurması” için…

Dışişleri Müsteşarı ile Amerikan Büyükelçi’nin “sözleşme” imzalaması...

Yetiyor mu?

TBMM’de “Kürecik’te, Amerikan askerinin ne işi var?”

“Bu izni kim verdi?”

diye soracak kimse yok mu?

Tayyip Bey Olmak Zor İş!

Seçimler öncesinde, CHP lideri, Başbakan’a meydan okudu:

“İstediğin kanala çıkalım, istediğin konuyu tartışalım!”

Tayyip Bey anında yanıtladı:

“Muhatabım değilsin!”

***

Halkımız da böylece, “ileri demokrasilerde”..

Başbakanların muhatabının ana muhalefet liderleri olmadığını anlamış oldu.

Peki Başbakan’ın muhatabı kimdi?

Yanıt CUMOK Gemlik’ten Ahmet Önen’den geldi:

“CIA Başkanı David Petraeus’tur!”

Tayyip Bey, gerçekten de Başbakanlık’ta CIA Başkanı ile baş başa uzunca bir görüşme yapmıştı.

Elbette devletin ve kendi itibarlarını nasıl koruyacaklarına başbakanların kendileri karar verir.

Sorumuz çok basit:

- Acaba, Amerika Amerika olalı, hiçbir ABD Başkanı, bir MİT Başkanı’nı muhatap alıp baş başa görüşmüş müdür?

Elbette hayır!

Bunu belli ki Tayyip Bey de fark etti..

Ki, Obama ile Seul’de yapacağı zirveye MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ı da götürdü.

Ayaküstü de olsa Obama ile Fidan’ı baş başa görüştürmek..

Böylece “muhataplıkta mütekabiliyet” kuralını geç de olsa gerçekleştirmek!

Tayyip Bey olmak çok zor!

Sayın Çelik... Demir Çelik!

Siyaset’e “Çelik” çokluğu belki “ihtiyaçtan” doğuyor..

Ama çoğu zaman da yanlışlığa yol açıyor:

Öğretimde yaşanan sahte sağlık raporu feryadına karşı gerekli

resmi uyarıyı yapan Milli Eğitim Bakanı Sayın Ömer Dinçer’in

soyadı bu köşede, Ömer Çelik diye çıktı.

“Allah söyletti!” derler.

Biz öyle demeyelim, sayın Dinçer’den özür dileyelim.

TBMM’de soyadı “Çelik”, 1’i bakan, 2’si Genel Başkan Yardımcısı

5 siyasetçi var.

Faruk Çelik Çalışma Bakanı..

Ömer Çelik - Hüseyin Çelik Genel Başkan Yardımcısı..

Hasan Ali Çelik - Sakarya..

Çelik’lerin en cerbezelisi elbette Hüseyin Çelik.

Ama en dikkat çekeni yine de...

BDP Muş Milletvekili Demir Çelik...