Çare çıra gibi yakabilir

16 Haziran 2015 Salı

Churchill’e sormuşlar: “Genç bir siyasetçide ne tür bir yetenek ararsınız?
Yanıtlamış:
Bir hafta, bir ay, hatta bir yıl sonra siyasette neler olacağını tahmin etme yeteneği! Sonra da bu tahminlerin neden doğru çıkmadığını tek tek sıralama kabiliyeti!

*

Bu tanım aslında bizim köşe yazarlığı faaliyetinde daha da geçerlidir!..

*

Koalisyon milletçe ve kendi elimizle başımıza açtığımız ortak derdimiz.
Kim, kiminle ve nasıl kuracak?
Yanıtı başroldekiler bile bilmiyor.
Ama “kurdurmayacak” olan çok iyi biliyor.
Hayır, ne Bahçeli ne Demirtaş.
Kurdurmayacak olan “Egolar bir kenara konsun!” demeye hakkı (ve yüzü) olmaması gereken malum ve mahud zat!
Herkes onu “sandık şoku”na girdi sanırken... O şeytanın bile aklına gelmeyecek adımı Baykal ile attı.
CHP içine fesat mı sokmak istedi, yoksa Deniz Bey’i kullanmak mı?
Rivayet muhtelif.

*

Koalisyonu kurmak zordur; yürütmesi daha da zordur.
Hiç kimsenin mazisi mükemmel değildir.
Ayıptır hatırlatması, DSP-MHP-ANAP koalisyonu deneyimini naçizane bakan ve TBMM grup yönetimi üyesi olarak yaşayanlardanım.
Başbakan Yardımcısı Hüsamettin Özkan’ın odasında onu beklerken MHP’li bir yöneticinin öfkeden titreyerek Devlet Bakanı Kemal Derviş’i dövmemek için kendini zor tuttuğunu, korkarak dinlemek zorunda kalmıştım.
Korkarak; çünkü bir süre önce Derviş ile eşi Catherine’i ve halefi bakan Hikmet Uluğbay’ı ve bir grup Amerikalı senatörü bizim evde ağırlamıştım.
Bu haber kızgın arkadaşın kulağına giderse öfkenin bendenize yönelmesi mümkündü.

*

Koalisyonda temel zorluk “Süper- Mega ego”nun beyan buyurduğu üzere “Egoların bir kenara konulamaması!”dır.
Haftalarca koalisyonu yerin dibine batırdı durdu.
Çok şükür, Anadolu’da sık tekrarlanan bir sözü kimse ona hatırlatmadı:
Ortaklık iyi olsa, ortak karı alınır!

*

Halkın yüzde 60’ı “ortaklık iyidir!” dedi.
Zaten, ortaklık iyi olmasaydı, dünyanın neredeyse yarısı ortak hükümetlerle yönetilmezdi.
Demokrasimizin talihsizliği, darbecilerin koyduğu barajı, sivillerin “ileri demokrasi” nakaratıyla daha çok sahiplenmesi!
Baraj nedeniyle, 20 parti ile girilen seçimden çıka çıka ancak 2- 3 koalisyon formülü çıkabiliyor.
AKP’den kurtulmanın tek yolu da bu formüller.
Ama Saraylının buna izin vermeye hiç niyeti yok.
Bunu da zaten AKP Sözcüsü Beşir Atalay açıkça ortaya koydu:
AK Parti’siz bir hükümet kurulamaz!
Neden?
Kurulursa 13 yılın pisliği ortaya saçılır...
Süleyman Demirel’in “Meşruiyet içinde çare tükenmez!” sözünü ezberlemiştik.
Ama çare ne yazık ki fazla değil.

*

Çareyi bir dönem tek tek milletvekilleri bile üretebiliyordu. Mebus pazarı- milletvekili havuzu vs. Çok şükür bunlar artık mazi oldu.
80 milletvekili olan iki partimiz var.
MHP’yi geçelim.
HDP’den “meşruiyet içinde” eğer isterlerse, TBMM’de grup kuracak tam 4 tane parti çıkabilir. Yahut 1 tane ile yetinilir.
Demirtaş HDP ve 60 milletvekili ile yola devam eder. Halka verdiği Tayyip Bey’le ortak olmam sözünü yerine getirir. HDP’den ayrılacak 20’lik grup parti kurar ve AKP’nin hükümet ortağı olur.
Zaten HDP’nin kökünde birden çok parti vardı. Birleşip başarılı oldular.
Şimdi de ayrılıp yeni bir başarıyı gerçekleştirebilirler. Meşruiyet içinde yeni çareler üretebilirler.
HDP’den ayrılacak 20 milletvekili, AKP ile koalisyon kurarsa, hem CHP ile MHP’nin hem de İmralı’nın isteği yerine gelir; barış süreci Meclis’e taşınmış olur.. Türkiyemiz de hükümetsiz kalmamış olur.
Mis!

*

Bu formülü akla getiren Meclis koridorlarında dillenen bir dedikodu.
Erdoğan’ın Deniz Baykal’a yönelttiği öne sürülen “ahlaksız teklif”:
Bul yanına 19 milletvekili. Gel hükümeti birlikte kuralım!
Bu elbette, bir taşla iki kuş vurmayı hedef alan pis bir dedikodu.

*

Meşruiyet içinde” en çok öne çıkan “çare”, AKP-CHP ortaklığı gibi gösteriliyor.
Ama dikkatli olunmazsa çareden çok, CHP’yi cayır cayır yakabilecek bir “çıra”!
AKP ile hükümet ortaklığı demek suç ortaklığı demek.
AKP ile değil RTE ile ortak olmak demek...

*

Siyaset elbette “olmazı olur kılma sanatı”dır.
AKP ile ortaklık da elbette mümkündür.
Ama bu ortaklığın sağlam kazığa bağlaması şarttır.
Bunları da dün CHP lideri 14 maddede sıraladı zaten.  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Tanrı’ya bin şükür! 15 Aralık 2024
Hasetle hasretle Demirel 8 Aralık 2024

Günün Köşe Yazıları