Ahmet İnsel

Otoriter demokrasi uyumlu AB’ye doğru

28 Nisan 2016 Perşembe

Mültecilerin Türkiye’de kalmasının karşılığında ülkedeki basın ve ifade özgürlüğü ihlallerine Avrupa Komisyonu’nun sessiz kalması münferit bir vaka değil. Komisyon aynı tavrı, başka bir nedenle, Sırbistan’da Aleksandar Vucic iktidarının basın ve ifade özgürlüğüne yönelik sistemli saldırılarına karşı da sergiliyor.
Başbakan Vucic, 24 Nisan’da yapılan erken seçimlerde, 2014’teki erken seçimlerde partisinin aldığı oy oranını umduğu gibi artıramadı ama korudu (yüzde 48). Aynı gün yapılan yerel seçimler ve Voyvodin özerk eyaleti seçimlerinden de güçlenerek çıkarak, 2012’den beri adım adım oluşturduğu iktidar tekelini pekiştirdi. Bu başarıda, Sırbistan’da medyanın giderek teksesli olmasının ve bağımsız basın organlarına yönelik örgütlü saldırıların hızla artmasına dayanan, “Vucic sistemi”nin önemli bir payı var.
“Vucic sistemi” taşrada gazetecilere işlerini kaybetme tehdidiyle, iktidar partisine üye olmaları baskısı yapılması, bağımsız yayın organlarına ilan verilmesinin engellenmesi gibi geleneksel yöntemlerin yanında, iktidar yanlısı bir dizi çığırtkan medya müsveddesi aracılığıyla muhalif her sese karşı sistemli saldırılar düzenlenmesine dayanıyor. Sırbistan gazeteciler derneği NUNS, artık medyada siyasal konularda tartışma yapılmadığını, bunun yerini hükümetin istediği soruların sorulduğu basın toplantılarının aldığını, buna uymayan gazetecilerin işten atıldığını belirtiyor. NUNS’un başkanına göre iktidar medyası mahkeme ve polise ikame olmuş durumda.
Balkanlar’da araştırmacı gazeteciler ağı BIRN, iktidarın baş hedeflerinden biri. BIRN’in Air Serbia özelleştirmesi ve başka kamu ihalelerinde yapılan yolsuzluk ve kayırmaları belgeleyen yayınlarını, Başbakan Vucic, “casusluk faaliyeti”, “Sırbistan’a zarar vermek amaçlı yalan kumpası” gibi nitelemelerle eleştiriyor. Vucic bu konuda tecrübeli. Kendisi Kosova sorunu sırasında, 1998-2000 arasında Miloseviç’in enformasyon bakanıydı. Yabancı gazetecileri sınır dışı etmek ve “yabancı güçlere satılmış Sırp gazetecileri” teşhir etmekle meşguldü o dönemde. Ayrıca, 1995’te Serebnica katliamı sonrasında, “Ölen her Sırp için, yüz Müslüman öldürebiliriz” demiş olmasını Bosnalılar unutmuş değil.
Vucic’in aşırı milliyetçi Radikal Parti’yi 2008’de terk edip, aniden 180 derece tavır değiştirip, “muhafazakâr ve AB taraftarı” İlerici Parti’ye girip AB üyeliğini savunur hale gelmesi, siyasal alışkanlıklarının değişmesine neden olmadığı görülüyor. Kendisinin geçmişte çok hata yaptığını, “çok sersem bir enformasyon bakanı” olduğunu, şimdi bütünüyle değiştiğini söylese de, demek ki değişmek sadece söylemekle olmuyor.
Gelelim Avrupa Komisyonu’nun Vucic’e karşı hoşgörülü, hatta sevecen tavrına. Sınır Tanımayan Gazeteciler örgütü Sırbistan’da basının ağır baskı altında olduğunu söyleyip, 2012’den beri aday üye olan bu ülkeye karşı AB organlarını uyardığında, genişlemeden sorumlu Avrupa Komiseri Johannes Hahn, “Bu iddiların şayia olduğunu” iddia edip, “somut kanıtlara ihtiyacım var” dedi! Çünkü Vucic, AB Komisyonu için, Sırbistan’da ve Balkanlar’da “istikrarın güvencesi”. Hem AB üyeliği taraftarı, hem Rusya karşıtı olmayan Vucic, Balkanlar’da AB ve Rusya arasında giderek yükselen nüfuz mücadelesinin denge noktasını oluşturuyor. Diğer taraftan, Kosova konusunda son dönemde yaptığı ve Sırp milliyetçilerini öfkelendiren sınırlı açılımlar da, AB’nin Vucic sistemine göz yummasına yol açıyor. AB teknokratları, adaylık sürecinin Vucic’i, 2008’de yaptığı siyasal manevranın esiri kılıp, geri dönüşü olmayan bir yola sokmuş olduğuna inanmamızı istiyorlar.
AB Komisyonu yöneticileri, Macaristan’da Orban ve Polonya’da Kaczynski sistemleri yerleşirken belki yakında Avusturya’da aşırı sağ partinin adayı cumhurbaşkanı seçilecekken, muhafazakâr-otoriter demokrasileri sineye çekmeyi pragmatizmin gereği olduğunu düşünüyor olabilirler. Bu ise Vucic ve benzeri otokratların yola girmesi değil, AB’nin yol değiştirmiş olması anlamına gelir.  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Bir otokrat prototipi 1 Eylül 2018
Kayırma ekonomisinin bedeli 28 Ağustos 2018

Günün Köşe Yazıları