Düşünce ve ifade özgürlüğü

16 Nisan 2023 Pazar

Bir ülke düşünün ki o ülkenin en güçlü kuruluşlarından biri olan Yayıncılar Birliği, 1995’ten beri “Düşünce ve İfade Özgürlüğü Ödülü” veriyor. “En doğal hakkımız için bir de ödül mü verilirmiş?” demeyin! 

O ülke Türkiye ise evet verilir. Türkiye Yayıncılar Birliği (TYB) Başkanı Kenan Kocatürk, her seferinde “Artık bu son olsun” dese de ülkemizde düşünceye ve ifadeye, yazmaya ve okumaya getirilen baskı, yasak, tehdit, sansür bir türlü sonlanamaz! Yöneticiler korkar düşünceden. Korktukları için yasaklar, baskılar çoğalır. Ve direniş yayılır yoğunlaşır. 

TYB, her yıl üç ödül verir: Bir yayınevine, bir yazara, bir kitabevine. Yayınevi Ödülü Günışığı Kitaplığı’na, Kitabevi Emek Ödülü Malatya Fidan Kitabevine verildi. Yazar ödülüne gelince: TYB, bu yıl farklı bir yol izledi. Yazar ödülünü, düşünce ve ifade özgürlüğü için mücadele eden iki kuruluşa PEN Yazarlar Derneği’ne ve T. Yazarlar Sendikası’na verdi. 

Mutluyuz kıvançlıyız demek zor; “Kitapları suç delili yapmaktan kurtarın!” diye haykırmak istiyorum. PEN başkanı olarak ödül konuşmamı PEN sitemizde (www.pen.org.tr.) okuyabilirsiniz. Yayınevi Ödülü’nü alan Günışığı Kitaplığı’nın başına gelen ise utanç verici:

DÜNYA ALKIŞLIYOR, BİZ YASAKLIYORUZ 

Günışığı Kitaplığı, çocuklara ve gençlere yönelik “Çıtır Çıtır Felsefe” dizisini 2006’dan beri yayımlıyor. Bu diziye hayranım. Ezberlemeyi değil düşünmeyi, sorgulamayı, öneren, hayatı anlatan, yaşamı sevdiren, şeker lokum gibi kitaplar. Bugüne dek serinin 33 kitabını yayımladılar. Brigitte Labbé’nin yazdığı, sayısız dile çevrilen, Fransa’da Lejyon d’Honneur’le ödüllendiren, dünyanın alkışladığı bu resimli kitapları, biz yasaklıyoruz! İnanınılır gibi değil! 

Ödül töreninde yayınevinin genel yayın müdürü Mine Soysal anlatıyor: 

“20 Haziran 2022... Dizinin 2 kitabına sosyal medyada ve yandaş medyada yalan haberlerle kurgulanmış planlı bir kampanya başlatıldı. Sadece 4 gün sonra, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’na bağlı Küçükleri Muzır Neşriyattan Koruma Kurulu’nun, dizinin 7 kitabını birden ‘küçüklere zararlı-müstehcen’ bulduğu; ancak poşet içinde satılabileceği kararı Resmi Gazete’de yayımlandı! Baş döndürücü bir hızla alınan kararın eşi benzeri, 100 yıllık Cumhuriyetimizin yayıncılık tarihinde görülmemişti. Kitaplarımızı asla poşete sokmayacağımız için ticari zararı göze aldık ve hepsini birden satıştan çektik.”

Yürütmeyi durdurma kararı için yayınevi Aile Bakanlığı’na 7 kitaba ilişkin 7 ayrı dava açtı.

DİKTATÖRLÜK VE DEMOKRASİ

Acaba Aile Bakanlığı’nı bunca telaşa düşüren neydi? Ben yasaklamaya çalıştıkları 7 kitabın adını yazayım, siz anlayın: 

“Diktatörlük ve Demokrasi”, “Aşk ve Dostluk”, “İyi ve Kötü”, “Cesaret ve Korku”, “Beden ve Akıl”, “Küçükler ve Büyükler”, “Oğlanlar ve Kızlar”...

Amman aman aman... Bu başlıklar bile iktidarın ödünü patlatır. Telaşı anladınız. Ya çocuklar diktatörlükle demokrasi, iyilikle kötülük arasındaki çelişkiyi, anlarsa... 

İlk 4 kitap için mahkeme davaların reddine karar verdi. Gerekçe: “Çocukları olumsuz etkileyebilir... Türk toplumunun ahlak ilkelerine aykırı... Bunun için bilirkişi raporuna gerek görülmediği... Arif olanın bunu zaten anlayacağı...” belirtildi. 4 kitap için hemen istinafa başvuruldu. Geriye kalanlar için beklemedeler... 

AH MALATYA 

Yıllardır mesleğini inatla sürdüren bağımsız bir kitapçıya verilen Kitabevi Emek Ödülü’nü alan Fidan Kitabevi kurucusu Abdullah Polat konuşmasında ise hepimizin boğazı düğümlendi: 

Malatya’da kitap okurlarının, yazarların buluştuğu o mekân depremde yıkıldı. Anadolu’nun birçok ilinde artık kitabevi yok. Malatya’da da öyle... 

Polat, “Şu an yersiz ve yurtsuzuz ama biz sonuna kadar kitaba olan saygımızı sunmaya devam edeceğiz” derken; “Malatya’da da artık kitabevi yok, çünkü Malatya yok” derken sadece acı duymakla kalmıyor, millet nasıl da depremi unuttu diye kahroluyordum. 

Depremi unutturanlara lanet olsun! Düşünce ve ifade özgürlüğünü yok sayanlara da!



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Kaburga sohbetleri 28 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları