Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Yanlış Yolda Yarışmak!
Seçimlere çok az bir süre kala siyaset yanlış yolda yapılan bir yarışa dönüşüyor. Trafikte ters yola girilmesi gibi, siyasetin direksiyonunda bulunanlar da seçim yarışını çıkmaz sokağa sokuyor.
\nÖnce Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın şu sözlerine bakalım:
\n“Ölüm bizim için bir bitiş değil, ölüm bizim için bir yok oluş değil, ölüm bizim için yeni bir hayatın başlangıcıdır. Onun için de bugüne kadar hiçbir şeyden korkmadık, korkmayacağız, hiçbir tehdide boyun eğmedik, bundan sonra da eğmeyeceğiz. ‘Ölüm en büyük nasihattir’...” (7 Mayıs Düzce, 10 Mayıs Afyonkarahisar konuşması.)
\nKefenle, beyaz gömlekle desteklenen Başbakan’ın bu sözleri, özünde, ölüme övgü olarak özetlenebilir.
\n***
\nBirincisi, anımsatmakta yarar var. Ölüme övgü ya da Latin dillerindeki yaygın kullanımıyla “viva la muerte!” İspanya İç Savaşı sırasında falanjistlerin, yani İspanyol faşistlerinin sloganıdır. Gerçekte ölüme övgü, tarih boyunca, çoğu aşırı dinci kesimler olmak üzere dünya ile ahreti özdeşleştirmeye çalışanların ortak görüşüdür. Gençleri, ülkelerinin savunması dışında herhangi bir nedenle ölüme gönderen tüm düşünce ve yönetim sistemleri, bu görüşten beslenir. İnsanların bu görüşe gelmeleri için, eğitim dahil, her türlü uyutma yöntemi denenir. Ölüme uçarak gidenler için, bu dünyada hak arama anlamsızlaşır; elbette başkaları tarafından sömürülme de doğallaşır. Birileri de dünya malını yağmalamayı çok daha ileri noktalara taşır.
\nBaşbakan, ölüme övgü düzerken kuşkusuz ne dediğinin bilincindedir!
\nİkincisi, bu anlayış, diğer çok büyük sorunlu özellikleri bir yana, tanımı gereği, demokrasinin temel değerleri olan özgürlük ve eşitlik kavramlarıyla hiçbir biçimde bağdaşmaz. İnsan yaşamını sıfırlayan bir anlayıştan çağdaş demokrasinin değerleri yer bulabilir mi?
\nÜçüncüsü, ölüme övgü söylemi, seçimlere giderken bile, siyaseti bu dünyadan, iç ve dış sorunlardan, bunların tartışılmasından koparmakta ve öbür dünya eksenine yerleştirmiş bulunmaktadır. Ancak yukarıdaki sözlerde, bir taraftan ölüm yüceltilirken, diğer taraftan da çok çelişik bir tutumla, seçim kazanmak amacıyla bir anlamda ölümden medet umulmaktadır. Yoksa seçim mitinglerinde binlerce kişiye bu sözler neden söylensin?
\nDördüncüsü ve çok daha olumsuzu, Başbakan’ın ana muhalefet partisi CHP’yi aynı düzleme çekme girişimidir. Süreç, CHP’nin, değişim adı altında, kimi çok üst düzey yöneticilerinin ve yine kimi milletvekili adaylarının İslam dini ve Allah konusunda AKP ile yarışa girme ve giderek bu yarışta AKP’yi geride bırakma girişimlerinin de katkısıyla, devam etmektedir. O kadar ki, bu yönetici ve adaylar, CHP’lilere cemaat ve tarikatlar karşısında nasıl davranılacağını da anlatıyor!
\nGelinen noktada, değişik örnekleriyle her gün görüldüğü gibi, CHP yöneticilerinin veya adaylarının İslam dinini ne kadar bildiği Başbakan ve AKP’nin diğer sözcüleri tarafından sürekli biçimde sorgulanabilmektedir. İslamcı kadrolaşma uygulamasıyla devlet yönetimini iyice felç etmiş; üniversite giriş sınavlarını da yapamayacak duruma getirmiş ve yargıyı siyasete bağımlı kılacak biçimde yapılandırmış bulunan AKP, CHP’yi sınava çekmekte; bu partiye dinsel bilgiler testi uygulama cesaretini kendinde bulabilmektedir! İlerlenen yolda Türkiye, dinin siyasete alet edilmesi dönemecini çoktan geçti, siyasetin iyice dinselleştiği bir viraja giriyor.
\nCHP, sonu ölüme övgüye uzanan bu sınavı geçebilir ya da sokulduğu bu ters yoldaki seçim yarışında başarılı olabilir mi?
\nDileriz olur!
\n***
\nUnutulmamalıdır ki Nâzım Hikmet’in Yaşamak Güzel Şey Be Kardeşim özdeyişi de bu topraklarda yeşeren bir çiçektir.
\nBu bağlamda siyaseti dinselleştirme yarışına girenlere önemli bir anımsatma daha yapalım.
\nCumhuriyet’in ve CHP’nin kurucusu Mustafa Kemal, Avrupa’da faşizmin yeni yeni biçimlenmekte olduğu günlerde, 30 Ağustos 1925’te Kastamonu’da, “Ölülerden medet ummak medeni bir cemiyet için lekedir” diyor ve ülkenin doğru yolunu aklın özgürleşmesinin önündeki engelleri kaldıracak olan bilimsellik, çağdaşlık ve uygarlık taşlarıyla döşemeye uğraşıyordu.
\nUmarız, siyasette ters yola girenler, bir an önce ne yaptıklarının farkına varırlar!
\n\nYazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
- Dubai çikolatasına rakip
En Çok Okunan Haberler
- 'Tarihe not düşmek için geldim'
- Aydın Dağları'nda son yılların en verimli hasadı yapıldı
- Çok konuşulacak 'adaylık' açıklaması
- Protesto eden yurttaşlara polis müdahalesi!
- A Milli Takım'ın Uluslar Ligi'ndeki rakibi belli oldu!
- AKOM, İstanbul için 'saat' verdi: Çok kuvvetli geliyor!
- 5 yılda Türkiye'nin en büyüğü oldu: Nusret'e de satıyor
- Yıkılması gerekiyor!
- Ünlü markanın adı bir kez daha listede!
- Ali Koç'tan çok sert Kayserispor açıklaması!