Turgay Fişekçi
Turgay Fişekçi turgay@fisekci.com Son Yazısı / Tüm Yazıları

Ömrü Edebiyata Vurmak

06 Haziran 2012 Çarşamba
\n

\n

Sevdiğimiz bir romanın ya da öykünün kahramanları, artık hayatımızın bir parçası olmuştur. Onların hayat karşısındaki tutumları, yaşadıkları serüvenler biz okurlar için de çoğu yerde örnek ya da esin kaynağı olur. Dahası pek çok şeyi bizim yerimize onlar yaşar.\n

\n

Emin Özdemirin yeni yayımlanan Kurmaca Kişiler Kenti (Bilgi Yayınevi) adlı kitabı, Türk ve dünya edebiyatından böylesi on dört kahramanın dünyasına götürüyor bizleri.\n

\n

Emin Özdemir, köy öğretmenliği yıllarından başlayarak bütün hayatını bir yandan Türkçenin gelişmesine, öte yandan da insanlarımızın edebiyat yoluyla aydınlanmalarına, özgür, çağdaş kişilikler olmalarına adadı. \n

\n

İnsanı insan yapan, en başta kendi kişiliğini bulabilmesi, sonra da onu özgürce yaşayabilmesidir.\n

\n

Nasıl olacak peki, insan kişiliğinin özgürleşmesi?\n

\n

Emin Özdemir, günümüzün de yakıcı sorunlarından biri olan, ilkokul dördüncü sınıftaki öğrencisi Seherin cezaevinden yeni çıkan bir katille evlendirilmek istenmesi üzerine kendini öldürmesinden beri bu konuyu düşünmektedir.\n

\n

Edebiyatın, sanatın, sonsuz geniş ülkesidir insanı, yaşadığı sıradan hayatların dar kalıplarından çıkarıp, aklını ve vicdanını özgürleştirecek olan.\n

\n

Don Kişot, kırlarda sıska atıyla dolaşan zavallı biri midir yalnızca, yoksa bizi hayatın bilmediğimiz serüvenlerine götüren bir kahraman mı?\n

\n

Moby Dickte bir balinanın peşinde denizler aşan Kaptan Ahab, okurlarını da sonsuz okyanuslarda, bir tutkunun peşinde dolaştırmaz mı?\n

\n

Emma Bovary ya da Anna Karenina, aşk tutkusunu ölüme dek götürebilen gözükara, kişilikli kadınlar değiller mi?\n

\n

Bir sabah uyandığında, kendini bir böcek olarak bulan Gregor Samsa, aslında her gün içinde yaşadığımız, hepimizi birer böcek kadar değersizleştiren bu iğrenç para düzeninin, edebiyattaki ilk yansımalarından değil mi? \n

\n

Bizim zengin çağdaş edebiyatımız da unutulmaz kahramanlarla doludur. Emin Özdemir, kitabında Anayurt Otelinin Zebercetiyle, Huzurun Mümtazıyla, Tutunamayanların Selim Işıkıyla ve İnce Memedle söyleşiyor. Onların dünyalarıyla, insan gerçeği arasında bağlar kuruyor.\n

\n

Aslında her gerçek edebiyat yapıtı başlı başına bir dünya, bir okuldur herkes için. Üstelik hepimize ayrı şeyler öğreten okullardır. Çünkü hepimiz kendi dünyamızın içinden bakarız onlara. Kendi dünyamızın içinde bize yeni evrenler açar okuduklarımız.\n

\n

Emin Özdemirin Kurmaca Kişiler Kentini okurken, edebiyatın ne denli geniş bir evren olduğunu düşündüm bir kez daha. Biz okurlara sunduğu sonsuz zenginliklerin ne kadar azına ulaşabildiğimizi...\n

\n

Ama bir kılavuzdur bu kitap. Okuduğumuz bir romanla, onun bir kişisiyle ne denli yakınlık kurabildiğimizi anlamaya yarayacak bir kılavuz. Sonra aynı yoldan kim bilir daha ne dünyalara ulaşacağız.\n

\n

İnsan kalbi, kıyısız deniz, yapraksız ağaç der Cahit Külebi. İnsan, şu kısacık yeryüzü konukluğunda ne kadar azını yaşayabiliyor dünya nimetlerinin.\n

\n

Edebiyat, kişiliği özgürleştirecek en temel gereçtir bütün insanlar için. Ve insan özgürleştikçe dünyayla ve öteki insanlarla dostluğu ve mutluluğu paylaşabilecektir.

\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Yüz Yıl Önce Balkanlar 26 Aralık 2012

Günün Köşe Yazıları