Tuğrul Akşar

Futbolda yeni şeyler söyleyecek yönetici lazım!

09 Haziran 2023 Cuma

Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) yönetiminin görev süresi haziran itibarıyla bitiyor. 22 Haziran’da TFF’nin yeni başkanı seçilecek. Peki TFF’ye nasıl bir başkan seçmeliyiz, vizyonu ve misyonu ne olmalı? Bu sorulara yanıt aramalıyız. 1959’dan bu yana Türk futbolu bir türlü istediği başarıya ulaşamadı. Futbolumuzun ekonomik ve sportif refah seviyesi yükselmedi. Aksine, her geçen gün daha kötüye gitti. Bugün içinde bulunduğumuz tablo vahim bir durumda.

Türk futbolunun saygınlığını artıracak, ülkemizi futbol ülkesi yapabilecek bir yönetimi ne yazık ki bugüne kadar oluşturamadık. Futbolumuz son 25 yılda çok hızlı parasallaşıp gelirlerini 12 kat artırmasına karşın bu büyümeyi yönetebilecek bir yönetsel yapıyı tesis edemedik. Avrupa ile dünyayı takip eden, yeni yapılanmalarını ve yönelimleri analiz edip buna göre Türk futbolunu çağdaşlığın gereklerine uygun yönetsel yapılandırabilecek kadroları organize edemedik. Türk futbolunun rekabet gücünü artıracak, kaliteyi yükseltecek, marka değerini büyütecek kapsayıcı ve geliştirici kurumları oluşturamadık. Futbolumuzun üst yapısında yer alması gereken ehliyetli, basiretli ve saygın insanlardan oluşan bir yönetsel yapıyı kuramadık.

2000-2022 arası gelirlerimiz 12 kat artmasına karşın futbol ekonomimiz kendi dinamikleriyle büyüyemedi. Hep siyasetin etkisi ve yönlendirimi altında futbolun gelirleri artırıldı. Bunda da lokomotif yayın haklarındaki gelişme oldu. Ancak bugün yayın gelirlerimizde ulaştığımız düzey 2000’in gerisine düşmüş durumda. Bugün ülkemizde futbolun ana sponsoru devlet konumunda. Süper Lig’in ana sponsoru Spor Toto, Türkiye Kupası’nınki Ziraat Bankası. Naklen yayın gelirleri ihalesi ise siyasetin yönetimi ve denetimiyle yıllardır belirli bir yayıncı kuruluşa ihale edilmiş durumda. Devlet destekli gelir yaratma modeliyle Süper Lig’i ayakta tutmaya çalışıyoruz. 

KULÜPLER BORÇ BATAĞINDA 

Mevcut futbol yapılanmamızda kulüplerimiz borç batağında. Yaklaşık 7 milyar TL civarında geliri olan Süper Lig kulüplerinin borçları 20 milyar liranın üzerine çıktı. Birikmiş zararları 7 milyar TL’ye ulaşıyor. Kulüplerin büyük bir bölümü negatif özkaynağa sahip. Finansal dengeleri tamamen kaybolmuş kulüplerden oluşan lig yapılanmasının rekabet yeteneği de düşüyor. Sürdürülebilir ve sağlıklı bir ekonomik yapıyı kuramayan Süper Lig’in sportif performansı da 2000’in gerisinde. UEFA sıralamasında 12., FIFA sıralamasında 40.’yız. 

Tüm bu olumsuzluklara neden olan sorumlulardan başarı beklemek bir hayalden öteye gitmez. İşte bunun için değişim ve dönüşüme olanak sağlayacak yeni yöneticilerimizin Türk futbol ekosistemi içinde yer almalarına imkân tanımalıyız. Futbolumuzu ileriye taşıyacak projelere ve bunları yaşama geçirecek yöneticilere gereksinim var. Bu bağlamda Fırat Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi öğretim üyelerinden, futbolun içinden gelmiş ve futbol yönetimi konularında yıllardır fikir üreten Prof. Dr. Sebahattin Devecioğlu gibi yeni yüzlerin başkanlık yarışmasında yer alması gerekiyor.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Avrupa ne getirir? 9 Ekim 2024

Günün Köşe Yazıları