Şükran Soner
Şükran Soner soner@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

Siyasette, peşrev atakları oyunlarının zamanları...

03 Eylül 2024 Salı

Gücüne, haklı olduğuna güvenenler, sonunda kaybetmenin de kazanmanın da olduğu gerçek yağlı güreşlere katılmak üzere hazırlanıyorlar. Peşrevlerin şov kalabalığında güreşmeyi aklının ucundan bile geçirmeden, bugünlere kadar vurdukları vurgunlarla ayakta kalmışların, sonuna kadar vazgeçemeyecekleri yağma düzeni içindeki paylarını alabilme sevdaları var. Akıl yolu, ortalıkta yağmalanabilecek bir şeylerin kalmadığını, tüm ekonominin bilimsel göstergeleriyle ortaya koyuyor olsa da. Ülkemizin tüm canlılarının sırtından yağmalamanın dibine vurulduğunun sonuçları ortaya saçıla saçıla, iflasın son perdesine varıldığının dönüşü olamayacağı görülse de. Alışmışların kudurganlığı durdurulamıyor... 

Ağzı olan konuşuyor. Canlarının yanmasında bir türlü dibe çekilmeleri durdurulamayanlar, artık seslerinin gücünü ulaştırabildikleri kadarı ile ya küçük küçük sorunlar yumağının üzerinden bir araya gelmiş olarak ya da örgüt çatıları altında toplanabilmeyi başarmışlarsa hep birlikte, hak arama eylemlerinde meydanları dolduruyorlar. Suçluluklarını yüzsüzlükleriyle kapatabilme yolunda yürümekten, kurdukları kirli düzenler içindeki paylarından vazgeçemeyenler bugüne kadar başardıkları taktiklerle, hak arayanların kafalarını hâlâ karıştırabilecekleri, sonuç alabileceklerini umuyorlar. Doğrusu bu çarkların artık döndürülebilecek koşullarının kalamadığını bilseler de frene basamıyorlar. 

Yetersiz beslenmenin sonucu çocuklarımızın aç kaldıklarını gösteren ekonomik gerçekler ile kent meydanında çocuklara namaz kıldırarak kirli çarklarının dönüşünü sürdürebileceklerini sananların sokaklara açılmış eylemlerinin sahnelenebiliyor olmaları işte tam da bu yüzden. 

***

Milyonları Zafer Bayramı kutlamalarında, Atatürk sevgisiyle meydanlara taşıyan, soyut bir özlemle sınırlı kalsaydı, kutlamalar kalabalıkları ne kadar güçlü, içtenlikli olursa olsun geçmiş yılların boyutlarını aşamaz, bu yılın sıçrama noktalarına ulaşamazdı. Yıllardır yapıldığı üzere Diyanet’in hutbelerinde, Mustafa Kemal Atatürk’ün adının yok sayılması suçu bu yıl da işlendikten sonrasında. En sonunda Saray’da Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın katıldığı törende, çaresiz kalınmış olarak, dua etme noktasına gelinmiş olmanın çaresizliği yaşanmazdı. 

Çocuk mu kandırıyorsunuz? Anaokulları için biraz öncesinden, çocuklarının yeni ders yılına hazırlanması derdine düşmüş annelerin güncel gerçekçi dertleri, Erdoğan iktidarlarının ilk yıllarında okulardaki çocuklara dönük katkılar ortadan kaldırılmış olması ile ortaya çıkan yeni çaresizlikleri. Dün çocuklarını ilk deneme olarak götürdükleri okullardaki etkinliklerde mutlu görünmeye çabalarlarken kendilerine uzatılan kameralara kaygılarını, çaresizliklerini paylaşmaktan kaçınan olmadı. 

Düşünebildikleri tek çözüm yolu, en ucuzu ile en sağlıklısını yapabilmek üzere evlerinden hazırlayacakları sefertaslarıydı. Çocukları için, düşülen ekonomik iflas gerekçesi ile çok görülen desteğin, katları ile vurgunculara verilmeye devam ediliyor olmasını da eleştirmekten artık korkmuyorlardı. Doğanın yasası bu. Annelerin çocuklarının karnını doyurma içgüdüsünün sınırı olabilir mi?



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları