Şahin Aybek

Savaşların ve çatışmaların panzehiri eğitimdir

02 Mart 2020 Pazartesi

Eğitim Olmadan Toplumsal Barış da Olmaz Ülkemizde Barışı Eğitimle MEB Sağlar

İnsanlık tarihi incelendiğinde barışın olmadığı bir dünyanın savaşlarla, şiddetle ve saldırganlıkla ne hale geldiği açıkça görülecektir. Daha geçen yüzyılın başında yaşanan 1. ve 2. Dünya Savaşları savaşların dünyayı ne hale getirdiğine somut örneklerdir. Bu faciaların dünyada ve ülkemizde yaşanmaması adına barışın egemen olduğu bir yaşam için hepimiz daha fazla kafa yormalıyız. Ve savaşların, çatışmaların panzehiri eğitimdir. Savaşlar ve yıkımlarla dolu olan insanlık tarihinden dersler alarak barışçıl bir dünya oluşturmak, bu felaketlerden uzak durmak eğitimle mümkündür. Diğer taraftan ülkelerdeki makro savaş ve şiddet, eğitim kurumlarında da kendini mikro boyutlarıyla hissettiriyor ve bunların sonucu bizi barışa, barış eğitimine ve MEB’e götürüyor.

Barış Eğitimi Niye Bu Kadar Önemlidir?

Uyum, karşılıklı anlayış ve hoşgörü ile oluşturulan ortam şeklinde tanımlanabilecek barış, farklı kültürlerde farklı anlamlar kazanır. Bireysel iç barış ve toplumsal barış boyutları olan barış, doğrudan ve dolaylı her türlü şiddetin olmaması durumudur. Barış eğitimi ise barış, savaş, çatışma ve şiddet konularıyla ilgili iletişim, çatışma çözme gibi becerilerin kazandırıldığı eğitimdir. İşte toplumlarda uyumlu, çatışmasız bir yaşam sürdürebilmek için öğrencilere barış eğitimi verilmelidir. İnsanın doğası şiddete ne kadar uygun olsa da barış eğitimiyle insan doğasının iyi ve pozitif yönleri ön plana çıkarılabilir. Barış eğitimiyle şiddetin neden, etki ve sonuçları belirlenerek daha barışçıl bir dünya yaratılabilir.

Unutmayalım Barış Kültürü Eğitimle Kazanılır

Çağımızda en az askeri çatışmalar kadar tehlikeli olan ve süreci de askeri çatışmalara götüren toplumsal ve kültürel savaşlar yaşanmaktadır. Kültürel farklılıklardan kaynaklanan konular tolere edilmediği takdirde çatışmalar yaşanmaktadır. Diğer taraftan toplumumuzda da şiddet olayları görülmekte ve artmaktadır. Tüm bunlar barış eğitimini kaçınılmaz kılmaktadır. Unutmayalım barış kültürü eğitimle kazanılır ve öğrenciler arasında yaşanan şiddet olaylarının çözümünde de yine yöntem barış eğitimi olmalıdır. Ülkemizde barışı eğitimle MEB sağlar. Daha güvenli ve barışçıl bir Türkiye MEB’in çalışmalarıyla mümkündür. MEB’e; barışı içselleştirmek için eğitim, barış için eğitim ve barış için eğitim yolu ile barış kültürünü oluşturma konusunda büyük sorumluluklar düşmektedir. MEB toplumda barış kültürünü oluşturarak insanlarımızın barış ve huzur içinde yaşamalarına katkıda bulunabilir.

Barış Eğitimi Dersi Konmalıdır

Daha barışçıl bir dünya ve Türkiye için öğrencilerimiz küçük yaşlardan itibaren aldıkları eğitimle şiddetin ve nedenlerinin farkına vardırılmalı; okullarda verilecek barış eğitimi ile çözüm yöntemleri öğretilmelidir. Eğitim aracılığıyla barış kültürünü geliştirmek MEB’in acil görevi olmalıdır. Öğretim programlarına okullara barış eğitimi dersi konmalıdır. Çocuklarımız bu dersler aracılığıyla barışa dair daha fazla bilinçlenmeli, savaş, çatışma, nefret, mobing vb. konularda eğitimler almalı; çözüm yollarını öğrenmelidirler. Ülkemizin ihtiyaç duyduğu barışçıl ortam, kardeşlik kültürü MEB’in katkılarıyla geliştirilebilir. MEB barış eğitimi verecek uzman sayısını arttırmalı ve istihdam etmelidir. MEB’in yapacağı bu çalışmalarda okul yöneticileri, öğretmenler ve anne babalar da üzerlerine düşen görevi yerine getirmelidirler ve tabii ki tüm bu süreçlerde MEB’in en büyük destekçi partneri de medya olmalıdır. Türkiye Hepimizin, Eğitim Hepimizin…



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları