Şahin Aybek

Diyarbakır ve bölgede eğitim öğretimde ciddi problemler devam ediyor…

27 Haziran 2022 Pazartesi

Diyarbakır Eğitimi İzleme ve Reform Girişimi (DİERG) Direktörü Prof. Dr. Aziz Yağan ile DİERG bağlamında eğitimde neler yaptıklarını ve yapacaklarını konuştuk…

 

Neden eğitimi izleme girişimi Aziz hocam?

Diyarbakır ve bölgede eğitim öğretimde ciddi problemler devam ediyor. Eğitimdeki eşitsizlikleri kanıtlanabilir verilerle açığa çıkarmak, eşitsizliklerin yol açtığı, neden olduğu sorunları bütünlüklü tartışabilmek gerekiyordu. Bir girişim üniversitelerden, bakanlıktan, öğretmenlerden, sendikalardan, ebeveynlerden bağımsızlaşarak Diyarbakır ve bölge toplumuna ayna tutmaya çalışabilirdi. Diyarbakır ve bölgedeki çoğu girişim İstanbul, Ankara ya da bir başka kentte kurulmuş olan bir girişim ya da derneğin, vakfın şubesi olmuştur, hala da öyledir. Üstelik, tanınmış ya da az tanınmış bir derneğin bölgede şubesi ya da temsilcisi olunca bu size bölgede kabul görmeniz açısından da avantaj sağlıyor ancak kendi bireylerinizle kendi alanınızı, kendi perspektifinizi oluşturmak istediğinizde sizi güçlükler karşılıyor. Bunlara rağmen bizler bu kolaycılığı ve emeksizliği değiştirmek istedik. Bölgede de eğitim üzerine özgün ve orijinal çalışmalar, fikirler üretebilmeliydi. Girişimin özellikle Diyarbakır ve bölgede yaşayan bireylerce oluşturulması gerekiyordu. Yapanın ya da söyleyenin kim olduğuna bakmaksızın, bir sürecin olumsuz ya da olumlu tarafları açıklıkla ortaya konabilir, eksiklikler belirtilebilir, yanlışlara itiraz edilebilir, olumlu yönler desteklenebilirdi. Bölge içi demokrasinin, bölge içi sömürünün eğitime etkileri de ortaya konmalıydı. Bu nedenle amaçlardan biri olarak bölge toplumunun eğitimdeki yapısal ve ikincil sorunlarda kendi payını da ortaya koymak ve tartışmak gerekiyordu. Özel okulların hükümet tarafından korunması ve güçlendirilmesi devam ediyordu ve devlet okulları olumsuz süreçler yaşıyordu. Birçok olumlu ve olumsuz süreçleri ve sonuçlarını kanıta dayalı verilerle ortaya koyabilmek, tartışabilmek ve çözüm önerilerinde bulunmak için Diyarbakır Eğitimi İzleme ve Reform Girişimi (DİERG) şekillendi ve Nisan 2018’de ilk çalışmasıyla toplum karşısına çıktı.

Diyarbakır Eğitimi İzleme ve Reform Girişimi’nin eğitim anlayışı nedir?

Beşeri sermayenin güçlenebilmesi için temel gereklilik sosyo-ekonomisi farklı her bir bireyin nitelikli eğitime erişebilmesidir. Her türlü geriletici, sabitleyici ya da sömürücü güçlere karşı coğrafyadan ve kültürlerden bağımsız olarak insanlığın tarihsel hak mücadelesinin ve kazanımlarının bilincinde ve çizgisinde duruyoruz. Bireylerin inançlarını, milliyetlerini, anadillerini, kültürlerini korumak gerekiyor. birilerinin kendi inancını, milliyetini, kültürünü, anadilini başkasına dayatmasına da izin vermemek gerekiyor. Türkiye 2005 yılında davranışçı eğitim sistemini terk etmek için müfredatını yapılandırmacı sisteme göre düzenledi. Aradan 17 yıl geçmesine rağmen ders işlenişinde, sınıf içi ve okul içi iletişimde ve sınıf içinde, okul içinde bu sistemin gereklerinin henüz içselleştirilmediği anlaşılıyor. Örneğin ortaokul ve liselerde nöbetçi öğrencilik halen devam ediyor. DİERG’in bir amacı da yapılandırmacı sistemin bireylerde olağan bir hale gelmesidir. Bu gerçekleştiği takdirde toplum içi, bireyler arası birçok önyargı, kaygı ve umursamazlık sona erecektir. Örneğin seçmeli ders döneminde Türkçe dışındaki anadillerinin her bir öğrenci tarafından seçilmesini önerdik. Öğrenci anadili Türkçe olsa bile haftada iki ders saati ile örneğin Gürcüce ya da Arnavutça selamlaşmayı, sayı saymayı, kendini ifafe etmeyi öğrenebilir. Ancak yapılandırmacı eğitimin bir gereği olan seçmeli derslerin sınav odaklı olarak okullarda başka bir forma dönüştüğü ortada. Öğrenciler hobi edindirmeye yarayacak seçmeli dersleri bazı okullarda seçme şansına sahip bile değil. Seçmeli ders politikasının öğrencide karşılığını bulması bile öğrencinin yeteneklerini fark etmesine, toplum içi huzuru ve barışı artırmasına önemli katkı sağlar. Bu şans yeterince değerlendirilmediği için DİERG, seçmeli ders döneminde derslerin öğrencilere tanıtılması ve özgürce seçilebilmesi için yoğun gayret gösterdi.

Bir taraftan hakları güçlendirmeye çalışırken, diğer taraftan yeni haklar için çaba gösteriyoruz. Emeğin değerlenmesi, çalışanın kazanması, liyakatin temel ölçüt haline gelebilmesi çok önemli. Bu problemleri fark edebilmek, alan çalışmalarında meseleyi olduğu gibi ortaya koyacak zihinle olanı kavrayabilmek için sorunun ve çözümün paydaşlarına eşit mesafede durmak gerekiyordu. Bu mesafe araştırma süreç ve sonuçların hem kendinizden etkilenmesinden, hem de diğer bileşenleri etkilemesinden koruyabilmeli.

Hocam DİERG olarak neler yaptınız?

DİERG bir düşünce kuruluşu. İlk çalışması, sözleşmeli öğretmen atamalarını çok yönlü irdelemeyi deneyen bir öneri notu oldu. İlk etkinliğinde ise “ilkokuldan itibaren edebi metin yazan bir öğrenci bu yeteneğini duyurmak, geliştirmek isterse kentimizde hangi olanaklara sahip ve neler yapılabilir?” sorusunun yanıtlarına ulaşmak için kentin öğrenci, akademisyen, eleştirmen, yazar, şair ve yayıncıları bir günlük bir etkinlikte bir araya getirildi. Bu etkinlik merkezi sınavların yeteneği perdeleyici, köreltici etkisini yalın bir biçimde ortaya koydu. Bir öğrencinin yeteneğinin keşfedilmesi ve ilgilenilmesi için ilkokul döneminin ne kadar önemli ve uygun olduğu ortaya çıktı.

Kentimizde ve bölgemizde devam eden ve öğrenci merkezli olmayan blok ders uygulamasını eğitimin her bir bileşeni ile görüşerek rapor hazırlandı. Sınıf mevcutlarının yeniden düzenlenmesini öneren bir sınıf öğretmenimizin fikrini değerlendirerek yanıtladık. Pandemi sürecinde öğrencilerin ailenin pandemi koşullarına uyum sağlaması için inisiyatif almasını önerdi. Kentin tarihi eserlerinin, turizm olanaklarının geliştirilmesi için uyarı ve önerilerde bulundu. Yerel yönetimlere Türkçe dışındaki anadillerinde kreş açma çağrısı yapıldı. Özel gereksinimli bireyleri farketmek ve uygun tutum edindirmek için okullarda seçmeli ’Özel gereksinimsiz topluma destek dersi verilmesi önerildi. Kürdce anadilinde zorunlu eğitim önerimizin 20. Eğitim Şura kararları arasına alınması önerildi.

Bölgede Geriye Doğru İlerleyen Eğitim başlıklı bir raporu kamuoyuna açıkladık. Rapor Diyarbakır, Hakkari ve Şemdinliyi odağına aldı ve gelecek yıllarda bölgenin daha fazla il ve ilçesini rapora dahil etme hazırlığındayız. SEGE’nin 1960’lardan başlayan raporlarına, PISA ve TIMMS skorlarına, LGS ve YKS sınav sonuçlarına göre Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgeleri her zaman Türkiye’nin en geri iki bölgesi. DİERG’in itirazı bölgenin geride olmasına değil, itiraz diğer bölgelerle arasındaki farkın büyük olması ve kapanmamasıdır. Bu farklar Türkiye içinde ve dışındaki eğitim sıralamalarının düşük olmasının nedenlerinden biridir. Bölgenin skorları uluslararası test ya da değerlendirmelerde Türkiye ortalamasının düşük olmasına neden oluyor. Bu nedenle bölgenin Türkiye ortalamasını yakalaması için neler yapılması gerektiğini tartışmaya ve çözüm önerilerinde bulunmaya çalışıyoruz.

DİERG olarak neler yapmayı planlıyorsunuz?

DİERG, okul öncesinden üniversiteye, mesleki eğitimden yaşam boyu öğrenmeye yani yaygın ve örgün eğitimin her bir kademesinde ya da türünde mevcut kurumları izlemeye devam ediyor. Eğitim süreçlerinde bazı uygulamaların eğitimin her bir bileşenine yararı olduğu ancak öğrencilere yararı olmadığı ya da zarar verdiği açıktır. Her bir başlığı incelemek, içeriklendirmek ve açıklamak gerekiyor. Yani öğrenci merkezli eğitim ilk kriter olmalı. Bölgenin eğitimdeki durumunu değiştirebilmek için eğitimcilerin motivasyonunun artması gerekiyor. Adil, şeffaf, liyakata dayalı eğitim yaşantısı gerekiyor. Öğretmenlerin sorunları, gereksinimlerini açıkça tartışmak gerekiyor. BİLSEM’lerin, Halk Eğitim Merkezlerinin, özel gereksinimli bireylerin eğitimlerinin iyileştirilmesi gerekiyor. Meslek edindirmede kentin ihtiyacı, bu kurumlarda yetişen bireylerin niteliği, aranan iş tanımına uygun becerilere sahip olup olmadığı oldukça önemli konular. Bu gibi konular raporlaştırılmadıkça görünür hale gelmiyor. Bu nedenle DİERG, raporlaştırmaya, öneri notu ve görüş yayınlamaya devam edecek. Eğitimin her bir bileşenini olumsuz üsreçleri engellemesi için işbirliğine davet edecek, olumllu süreçlerin yaygınlaşması için işbirlikleri arayacak. Eğitimde fikri olan bireylerin önerilerinin arka planını güçlendirmeye devam edecek.

DİERG, kentin tüketim alışkanlığının olumsuz bir sonucuna dikkat çeken, bunu kanıtla ortaya koyan, özellikle öğrencilere ve yetişkin bireylere tüketimde yaşanan bir sorunu araştırmaya halen devam ediyor. Yakın bir gelecekte de bu araştırmanın sonuçları kamuoyu ile paylaşılacak ve sorunun önüne geçilmesi için tüm topluma önerilerde bulunulacak.

DİERG, özellikle ipuçları beliren durumlar için önlem alınmazsa ileride üstesinden gelmenin güçleşeceği sorunları görmeye, ortaya koymaya, gündeme getirmeye çalışıyor. Kentin tarihiyle, tarihi alan ve eserleriyle, barındırdığı kültürlerle barışık yaşamasına ve muhafaza etmesine katkıda bulunmaya çalışıyor.

Eğitim güçlendiği zaman ekonomi güçlenir, sosyal hayat gelişir, çeşitlenir, zenginleşir, değerler korunur, estetik tartışılmaya başlanır, entelektüel bireyler çoğalır ve adına kentlileşme denilen süreç sağlıklı ilerlemeye ve dinamik bir forma bürünmeye başlar. Sorunlarımıza makul, çağcıl çözümler üretmek zorundayız. Aksi halde gerilik, çaresizlik ve güvensizlik üretkenliği ve kente olan bağlılığı zayıflatmaya devam eder.

Sevgili hocam değerli bilgileriniz için size teşekkür ediyorum. Türkiye Hepimizin, Eğitim Hepimizin...



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları