Öztin Akgüç

Anket Yöntemi

13 Mayıs 2011 Cuma
\n

\n

Milletvekili genel seçimi yaklaştıkça, anket yöntemine dayanan kamuoyu araştırmaları sonuçları açıklanıyor. Açıklamalar da tartışmalara, eleştirilere yol açıyor. Eleştiriler, genellikle, araştırmaların taraflı ve kamuoyunu yönlendirme amaçlı olduğu ekseninde yoğunlaşıyor. Anket (sormaca) yönteminin yansız, tarafsız yapılsa dahi kuramsal açıdan eksik yönleri vardır. Sonuçlar değerlendirilirken, bu eksikliklerin gözardı edilmemesi gerekir. Bilinen bu eksiklikleri yineleyelim:

\n

* Araştırmada deneklerin rastlantısal seçilmesi gerekir. Açıklanan sonuçlarda, kaç denekle yüz yüze sormaca yapıldığı belirtiliyor ama, rastlantısallığın nasıl sağlandığı konusunda bilgi verilmiyor. Ayrıca toplumsal katmanların siyasal eğilimleri farklı olabileceğinden, rastlantısallığın toplumsal katmanlar itibarıyla sağlanması da ayrı bir sorun oluşturuyor.

\n

* Özellikle yüz yüze sormacada soruşturucunun (anketçinin) eğilimleri, deneklerin yanıtlarını etkileyebilir. Deneklerin anketçinin sezinledikleri eğilimi yönünde yanıt vermeleri olasılığı vardır.

\n

* Denekler, yanıtlarının kendi aleyhlerine sonuç doğurabileceği kaygısında ise içtenlikle hareket edemezler, gerçek tercihleri dışında görüş ifade edebilirler veya çekinser kalabilirler.

\n

* Denek, yanıtı karşılığı bir çıkar umuyorsa, çıkar beklentileri doğrultusunda yanıt verebilir.

\n

Sormaca (anket) yönteminin, hem kuramsal, hem anketçiye ilişkin hem de deneklerin davranışları açısından eksiklikleri olduğu bilinir. Özellikle seçim öncesi yapılan sormacalarda bu eksiklikler daha belirginleşir. Bu nedenle anket sonuçlarını en azından ihtiyatla karşılamak gerekir.

\n

Açıklanan sonuçlarda; kanımca, seçimde baraj altı kalacak partilerin, BDPnin bağımsız(!) adaylarının ve BDP dışı bağımsız adayların alacakları oyların düşük tahmin edildiğini, hesaplandığını düşünüyorum. Baraj altı kalacak on beş parti artı BDP, artı bağımsızların alacakları toplam oyun yüzde 15 - yüzde 18 aralığında kalması olasılığı daha yüksek olup, 2007 seçim sonuçlarına da uygun bulunmaktadır.

\n

Geçen 2007 seçiminde AKP artı CHP oyları toplamı yüzde 67.0 dolayında idi. 12 Haziran seçiminde de bu iki partinin yine oyların üçte ikisini alması, akla uygun gelmektedir. AKP için yüzde 45 - yüzde 52 oy, CHPnin de yüzde 30u aşacağı tahminleri, anket sonuçları abartılı geliyor. 2007 seçimine göre AKPnin oy yitirmesi, buna karşı CHPnin oyunu arttırması olasılığı daha güçlü gözüküyor.

\n

Sormaca yönteminde, özellikle seçim tahmininde diğer yanılgı öğesi de kararsız oyların dağılımıdır. Bir seçmen, seçime bu denli yaklaşıldığı günlerde niçin kararsızdır ya da kararsız görüntüsü vermektedir? Bunun nedenlerini araştırmak, hangi seçenekler karşısında kararsız kaldığını da saptamak gerekir. Bazı vatandaşlar, sandığa gitmek konusunda kararsızdır ya da gönülden tercih ettikleri bir parti yoktur, ya oyları ile düzeni değiştiremeyeceklerini düşünmektedirler veya sandığa gitmek zahmetine katlanma konusunda kararsızdırlar.

\n

Yaşamım boyunca yüz yüze yapılan sormacalarda denek olmadım. Bu nedenle seçim anketlerinin içeriğini bilmiyorum. Herhalde ilk soru ya da ilk sorulardan biri, sandığa gidip gitmeme konusunda olmalıdır. Bu şekilde sandığa gitmeme eğiliminde olan kararsızların ayırt edilmiş olması gerekir.

\n

Seçmen sandığa gitmeye kararlıdır, ancak partiler arasında kararsızdır. İşte bu grup kararsızın olası tercihini, oyunu tahmin edebilmek önemlidir. Seçmen bilinçli ise kararsızlık esas itibarıyla ideolojisi, programı birbirine yakın partiler arasında olabilir. Bizde kararsızlığı doğuran önemli etken de seçim barajıdır. Seçmen, barajı aşamayacak tuttuğu, inandığı partiye mi oy verir, yoksa barajı aşabilecek yakın bir partiye mi? Bu bağlamda kararsızların sayısının fazla olması doğaldır. Bu tür kararsızların belki bir bölümü, barajı aşamayacak olsa da, partisinin yaşaması, gelecek için ümit olabilmesi için yine de tuttuğu partiye oy verecektir. Bu seçeneği de sorgulamak gerekir.

\n

Bir grup seçmen de takıyye yapabilir. Tercihini açıklamanın kendi aleyhine bir sonuç doğurabileceğini düşünüyorsa, böyle bir kaygısı varsa kararsızım diyerek tehlikeyi savuşturur. Çekingen seçmenin daha çok muhalif partilere yönelmesi akla uygundur. İktidar partisine oy verecek olanlar niye oylarının rengini saklasınlar? Tersine oylarını açıklamakta bir sakınca görmezler.

\n

Seçim yaklaşırken açıklanan anket sonuçlarına, yöntemin sakıncalarını da bilerek ihtiyatla yaklaşmak yerinde olur.

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Sorun ve çözüm 20 Kasım 2024
DEM’e gülücükler 6 Kasım 2024

Günün Köşe Yazıları