İBB’nin Adalar sınavı...

21 Haziran 2024 Cuma

Demokratik, katılımcı belediyecilik yapmak bu kadar zor mu? Bu inat niye?

İstanbul’un Adalar ilçesinde yaklaşık bir haftadır yaşananlar doğal olarak bu soruları da sorduruyor bizlere. 

Biz Adalıların “azmanbüs” diye tanımladığı, boyutunun da şeklinin de ada yolları ile hiçbir şekilde uyuşmadığı bu minibüs dayatmasının büyük bir krize dönüştüğünü görüyoruz birlikte. 

Hep yazdık söyledik, Adalar’ın ulaşım sorununu sadece “artan talep odaklı” ele alamazsınız, “anakent ulaşımı mantığı” ile çözemezsiniz, çözülmez, daha karmaşıklaşır diye. Onlarca toplantı, onlarca ulaşım çalıştayı yapıldı Adalar’da. Derdimizi anlattık, adanın dar yollarına uygun çözümler geliştirilmesi gerektiğini, SİT konumunun gözetilmesi gerektiğini vurguladık. Ama Türkiye’de hâkim olgu haline gelen “Ben yaptım oldu” anlayışını yıkamadık. Faytonlar kalktıktan sonra İETT tarafından ilk uygulamaya sokulan golf tipi ulaşım araçları (adabüsler) ada dokusu ile uyumluydu, sevimliydi. Ama bütünsel bir planlama olmadıkça yetersiz kalacağı da aşikârdı. Öyle de oldu, oluşan boşluğu kuralsız denetimsiz korsan taksiler doldurdu.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve İETT’nin bu azmanbüsleri ise Adalar’a uygun olmadığı gibi çözüm de değil. Üstelik işbaşına geleli 2.5 ay olmasına karşın yerel halkın ihtiyaçlarına yönelik çözümler üretmeye hazır davranışlar sergileyen Adalar Belediyesi yönetiminin de elini zayıflattı. 

ADALAR: ÖZGÜN VE KIRILGAN BİR COĞRAFYA

Kırılgan bir coğrafya Adalar ilçesi, 18 milyon nüfuslu anakente yarım saat uzaklıkla özgün yapısı ile bir nefes alma yeri. Korunmadığı, ilçeye özel çözümler geliştirilmediği zaman neler olduğunu gördük. Bugün Adalar (özellikle de Büyükada) tamamen vahşi kapitalizmin, kuralsızlığın çarkları arasında öğütülüyor. 

Bugün binlerce bireysel akülü araç, UKOME yönetmeliği “Sadece 65 yaş üstü ve esnafın kullanımı içindir” demesine karşın yollarda. Yine yüzlerce aracın korsan taksicilik yaptığı büyük bir rantı barındıran yasadışı ve denetimsiz bir sektör ortaya çıktı. Golf tipi adabüsleri “Tescilsizdi, özel izinle kullanıma soktuk, izin süresi bitti” gerekçesi ile yerine azmanbüsler getiriliyor ama zaten Adalar’da hiçbir araç tescilli değil ki.

Kaldırımda pırıl pırıl bir korsan taksi. Belli ki yeni alınmış. Yanında 14 yaşında genç bir oğlan. Tanıyorum. 

“Bu üçüncü mü?” diyorum.

“Evet” abla diyor ve ekliyor “Buna motor takılacak”

Soruyorum “Neden? Motoru ile birlikte çıkmıyor mu fabrikadan?” 

“Çıkıyor ama o motorların hızı sınırlı, biz yenisini taktırıyoruz.”

“Kaç km hız yapıyor sizinki?”

“60 km’ye kadar çıkıyor.”

Birileri fahiş fiyatlarla denetimsiz, vergisiz, kuralsız, ehliyetsiz son hızla müşteri taşıyacak diye mi bu yollar? 

3 bini aşkın kiralık bisiklet yollarda. Gidonu tutmadan yokuş aşağı son sürat inenler mi, yeni binmeyi öğrenenler mi?

Adalılar ellerinde pankartlarla her gün eylemde. Azmanbüs ile başladı ama emin olun sürecek. Sadece ada halkı için değil herkes için yaşanabilir bir ada için.

Adalar bir laboratuvar. Demokratik, katılımcı bir yerel yöneticilik tüm Türkiye’ye örnek olabilir. Yazının başlığında da dediğimiz gibi bu İBB’nin Adalar sınavı. Sayın İmamoğlu’nu gönülden oy vererek seçtik. Dünya Mirası’na aday yaşanabilir bir Adalar ilçesi yaratmak inanın elinizde.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları