Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Ego’suz Hükümet!
Yabancı basın, 7 Haziran seçim sonuçlarında, Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun yenilgisinden çok, Sultan’ın tükenişini öne çıkarıyor!
Avusturya Der Standard gazetesinde, Markus Bernath 7 Haziran gecesinin seçim sonuçlarının açıklanma sürecini okurlarına şöyle yansıttı:
“Yaklaşık 90 dakika sürdü ve ardından konteyner gemisi AKP batmaya başladı. Gerçi çok fazla değil, virgülden sonraki rakamlar yavaş yavaş azalmayı sürdürdü. Ancak pazar akşamı seçim sandıklarının kapatılmasından 1.5 saat sonra sansasyon belirmeye başlamıştı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın muhafazakâr-İslami partisi çoğunluğunu kaybetti!”
***
Sultan seçim sonrasındaki ilk konuşmasında şöyle döktürdü:
“Türkiye’yi hükümetsiz, Türkiye’yi başsız bırakan, egolarına mahkûm olanlar, ne tarihe ne de milletimize bunun hesabını verebilirler. Onun için de anayasal yasal süreç içerisinde herkes egolarını bir kenara koyup, bir an önce ülkemizde hükümet kurulmalı, kaldığımız yerden, ‘devlette devamlılık esastır’ anlayışıyla bu süreç devam etmelidir.”
Keşke zatıâlileri de “egosunu (bencilliğini)” yıllarca önce bırakmış olsaydı da Türkiye bu durumlara düşmeseydi!
AKP dışındaki partilerin tek ortak çizgisi, “Sultan Döneminin yolsuzluklarını” gün ışığına çıkaracak, pislikleri halının altına süpürmeyecek, laik ve özgür anayasanın koşullarına dönecek, gerileyen ekonomiye can suyunu katacak, bir “koalisyon hükümetini” kurmak olmalıdır.
AKP ile yapılacak bir koalisyonun Türk halkının ve Türkiye’nin ortak çıkarlarına hizmet etmeyeceği bilincinin temel ilke olarak benimsenmesi gerekir.
Barış mı? İç Savaş mı?
Sultan’ın ağır yenilgisini öne çıkaran yabancı basın “Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP)” başarısını da aynı oranda vurguluyor.
7 Haziran seçimi öncesinde Sultan, elinde Kürtçe “Kuran” ile meydan meydan dolaşıp Kürt seçmene yaranmaya çalışmıştı. Türkiye Cumhuriyeti’nin resmi dili “Türkçe” olduğu halde Kürtçeyi yasallaştırmıştı. Devlet televizyonunda Kürtçe yayınları başlatmıştı.
On binlerin katili, İmralı sürgünü Apo hazretlerini, devletin resmi örgütü MİT’e muhatap kılmış, Kandil ile sözde “barış sürecini” gündeme taşımıştı. 15. yüzyılın ünlü düşünürü Nicolo Makyavelli’nin “hedef için her şey mubah” felsefesini ilke edinmişti. Bu söylemler ile Kürt seçmeni kazanıp anayasa değişikliği için gerekli çoğunluğu sağlayacağını sanmıştı!
Ama bu arada ağzından “Kürt sorunu yoktur” gibi bir yanlış söz kaçınca, foyası da meydana çıktı. Kürt seçmen, pek çok Türk seçmenden önce Sultan’ın gerçek kimliğini hemen kavradı.
Kürtlerin bu önemli sezgisine ek olarak, Apo ile “barış sürecinin” yürütülmesine karşı çıkan AKP’li seçmenler de sırt çevirince, Sultan 2.5-3 milyon oy yitirdi.
Yeni hükümeti hangi partiler kurarlarsa kursunlar, Apo olgusu varlığını çok iyi hissettirecektir. Barış sürecinin geleceği, Apo’nun geleceği, Kandil’deki silahlı teröristlerin geleceği HDP’nin demokratik varlığını zorlayacaktır. Türkiye şu anda “barış” ile “iç savaş” olgusunu oluşturan bir sırat köprüsüne doğru yürümektedir.
Seçimlerden sonra Diyarbakır’daki bombalı eylemlerde 5 kişi öldü. Cenazeleri PKK bayrakları ile kaldırıldı. HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş “iç savaş” kavramını ağzına “dolaylı tehdit” gibi alarak şu değerlendirmeyi yaptı:
“Ülkede iç savaş çıkarmak üzere birileri harekete geçmiş. Başbakan, Cumhurbaşkanı, hükümet, bakanlar ortada yok. Zannedersin ki iç savaş çıksın diye bekliyorlar. Sonra herhalde ‘AKP’nin kıymetini anlayın’ denilmesini bekliyorlar!”
Sultan’ın OR-Gİ’si!
Sultan hazretleri denizin üzerine yapılan Ordu-Giresun Havaalanı’nı seçimden önce törenle açtı. Şimdilik kısaca ORGİ denilen bu havaalanını yabancılar “orji” olarak telaffuz ediyorlar. Ardından da kahkaha ile gülüyorlar! Çünkü “orji” sözcüğü yabancı dillerde “grup seks” anlamına geliyor!
Havaalanının adına yakışır tuvaletleri de toplumsal medyanın diline düştü! Çünkü 2 alafranga, kırmızı maşrapalı bir alaturka tuvalet yan yana ve aralarında herhangi bir duvar yok! Anlaşılan bu havaalanımız Batı’nın “orji” kavramını tuvalete uygulayarak çığır açtı.
Açılan çığır Sultan’ın “Yeni Türkiye’sini” 21. yüzyıldan, Romalıların 2. yüzyıldaki “halk latrinası” denilen “umumi tuvaletlere” götürdü. Genelde “agora (pazaryeri)” yakınındaki bu tuvaletlerde erkekler topluca işlerini görürlerdi. Pislikler alttaki kanalizasyona akar ve oradan uzaklaştırılır, önde yerdeki temiz su kanalından da yararlanılırdı.
Toplumsal medyada “Ülkenin içine ettiği gibi, Sultan acaba OR-Gİ’nin bu görkemli tuvaletinin de içine etti mi” diye soruluyor!
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Karga videosu sosyal medyada viral olmuştu!
- Öğretmenlik meslek kanunu taslağı...
- Atatürk'ün kullandığı parfümden üretti!
- Minikler Cumhuriyet'in ilanını gazete dağıtarak duyurdu
- Şok İddialar! Oktan Keleş: TUSAŞ Saldırısının Arkasında
- Bu kadarı pes! Çöp evden 10 kamyon çöp çıktı
- Prof. Dr. İlber Ortaylı'dan Antalya'ya turizm eleştirisi
- FETÖ elebaşısı Fethullah Gülen öldü
- Eğitimde sorunlar çığ gibi büyüyor! Öğrenciler aç, okull
- ABD seçimleri dünyayı nasıl etkileyecek?
En Çok Okunan Haberler
- Kayyumdan ilk fotoğraf
- AKP'li Şamil Tayyar'dan yandaş medyaya tepki
- Polis engelledi, Özel yurttaşlara çağrı yaptı
- Ahmet Özer'in gözaltına alındığı görüntüler ortaya çıktı
- Esenyurt Belediyesi'ne kayyum!
- Özgür Özel Esenyurt'ta konuşacak
- Akşener’den kayınbiraderi hakkında suç duyurusu
- Mansur Yavaş'tan ilk 'Ahmet Özer' tepkisi
- Yurttaşlar Özel'in Demirtaş ziyaretini nasıl karşıladı?
- 'Ben şimdi 'I love you' desem...'