Özdemir İnce

Şu deprem, şu okullar olmasaydı

26 Şubat 2023 Pazar

“Şu mektepler olmasaydı, ben bu maarifi ne güzel idare ederdim” diye bir deyiş vardır, gerçek midir, değil midir, hiç önemli değil. Bir lagar, bir çorak yönetim zihniyetinin eleştirisi gereği söylenmiş... Okulları kaldır yerine bir başka kurum ve kuruluş koy, cuk oturur. Ismarlama takım elbise gibi... Sonradan türetilmiş olan bu sözün Osmanlı’da II. Abdülhamit döneminde Maarif Nazırlığı (Milli Eğitim Bakanlığı) görevini üstlenen biri tarafından söylendiği biliniyor. Şu paşa, bu nazır, filanca efendi söylemiş hiç önemli değil. 6 ya da 7 Şubat 2023 günü “Şu doğal afetler, şu depremler olmasaydı şu AFAD’ı ne kolay yönetebilirdim!” denmiştir mutlaka. Bir başkası AFAD’ın yerine belediye ve devlet söylemiş olmalı. Hükümet yönetimi mutlaka söylemiştir: “Yahu şu pahalılığa, şu enflasyon belasına karşı tam halkı uyutmaya çalışırken şu deprem belası da nereden çıktı?”

 Çıkar, çıkar, kaderdir, kader planıdır, kaderdir kader, muhterem peder! Neyse! Kuşkusuz neyse değil elbette! Korkunç bir yozlaşma ve ahlak yitimi sorunu, dahası halk düşmanlığı, ihanet! Bilimciler (jeologlar, depremciler, fizik mühendisleri ve benzerleri) sana klasör klasör deprem raporları getirmiş; depremin adresini, kapı numarasını yazmış, neredeyse randevu gününü ve saatini bile yazmış... Ama sen bu bilgileri elinin tersiyle itmişsin... Çünkü bilime inanmıyorsun, dahası bilim ve bilimci düşmanısın...

Tamam gardaş1, kader planına inanıyorsun, inan, tamam, ama eşeğini sağlam kazığa bağlasan olmaz mı? Kışa ya da değişen mevsimlere göre önlem almıyor musun? Tarım zararlılarına karşı ilaç kullanmıyor musun? Deprem ne yapar? Evleri yıkar, insanlar yıkıntılar altında kalır; su, gaz, elektrik kesilir; yollar ve havaalanları harap olur; okullar, kamu binaları yıkılır... Bunlarla ilgili önlemleri bela gelmeden alacaksın! Özellikle de kamu binalarını kale gibi sağlam, sağlam temeller, çelik kolonlar üzerine yapacaksın; doğal afetlere, su baskınlarına, yangına karşı korunaklı yapacaksın! Kamu binalarının (tapu, vergi, nüfus, adliye, valilik, kaymakamlık, vb.) içine devletin ve milletin hafızasını koyacaksın, benim pek güzel gardaşım...

Sen bunları yapsan da bazı “zade”ler çıkıyor, depremzede 10 ilde yasaya uygun yapılmayan, depremde yıkılmaya yazgılı 294 bin binayı “imar barışı” planına göre affediyor. İlk imar affını 1984 yılında yapan muhterem zatın adı Turgut Özal. 1984-2017 yılları arasında yapılan imar barışından devlet 27 milyar TL haraç almış. 2018 seçimlerinden önce çıkarılan af için 2.5 milyon vatandaş barış (af) istemiş, bunun karşılığı olarak da devlete 650 miyon lira haraç vermiş. Bu yolsuzlukta vatandaş da suçlu ama asıl suçlu af çıkaran hükümet(ler). Yıkılan binaların gerçek suçluları müteahhitler değil, binaların yapılmasına ve iskânına izin veren kamu yönetimleridir.

2018 yılında, Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum Gaziantep’te 76 bin 605, Hatay’da 71 bin 738 imar barışına ilişkin başvuru olduğunu söylemiş. Şu anda bu  sayının çok daha yüksek olduğu tahmin ediliyor.

AKP iktidarı öncesinde imar affı 8 kez gündeme gelmiş. AKP’nin 20 yıllık iktidarında planlanan 9. imar affı bu yıl reklamlarla kamuoyuna bildirilmiş.

10 ilde epeyce milyon vatandaş barınaksız kaldı ya Başyücelik makamının aklına KYK öğrenci yurtlarını boşaltmak, depremzedeleri buralara yerleştirmek gelmiş. Yanlış ki ne yanlış! Başyüce’nin bu kararı üniversite rektörleriyle konuşarak mı aldığını soracaktım ama vazgeçtim. Hangi rektör Başyüce Hazretleri’ne “Hayır!” diyebilir ki... Korona salgını süresince üniversiteler kapandı, uzaktan öğretim yapıldı. Şimdi de deprem yüzünden... Sosyal bilimlerde uzaktan öğrenim yapıldı diyelim. Tıp, eczacılık, dişçilik, veterinerlik, fen, mühendislik, arkeoloji, güzel sanatlar akademileri, konsevatuvarlar gibi uygulamalı disiplinlerde bu iş nasıl oılacak? Eğitim fakülteleri, dilbilim, filoloji, mütercim-tercümanlık... 2020 sonrası üniversite mezunlarının iş bulması çok zor olacak.


1- R.T.Erdoğan’ı kastetmiyorum. Kadere inanan sadece o değil.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları