Öner Yağcı

Kültür politikaları

26 Şubat 2022 Cumartesi

Savaş rüzgârlarının estiği, Âşık İhsani’nin Bıçak Kemikte adlı kitabında (Berfin Yayınları) yer alan “Ne günlere duruyorsun arkadaş/ Yürü kalk olanca hızınla yürü/ Bıçak geldi ta kemiğe dayandı/ Karınla oğlunla kızınla yürü” şiirinin gündemde olduğu, Sina Akyol şiirini de toprağa verdiğimiz günlerde, CHP’nin gerçekleştirerek iki kitapçıkta yayımladığı Türkiye Kültür Stratejisi Forumu çok önemli.

CHP’nin değerli girişimini değerlendirmek, tartışmak, eksikleri varsa gidermek, çağdaş bir yaşama biçimi arayanların görevidir.

Kültür politikasıyla nereye doğru gideceğimizi belirlerken nereden geldiğimizi, çağdaş bir yaşama biçimi özlem ve arayışımızın yükselme-kırılma dönemlerini, bugüne kadar gelişini göz ardı etmemek gerek.

KÜLTÜR DEYİNCE

Birbirinden farklı anlamları olan kültür ve sanat kavramları yanlış algılanırsa doğru sonuçlara ve politikalara ulaşılamaz. Eksik, eksik olduğu için de yanlış olan bir algılama, doğru bir kültür politikası oluşturulmasının önüne set çeker.

Kültür politikasının oluşturulmasındaki ilk adım kültür kavramının açık seçik tanımlanması olmalıdır. 

Kültür asıl olarak bir toplumun, eğitimini, bilimini, sanatını, yayınını, maddi manevi üretimini, değer yargılarını içeren bir bütündür. Bugün kültür kavramı, aklın etkin olarak geliştirilmesini amaçlar ve bir toplumun yaşam biçimi anlamındadır. Bir toplumun sahip olduğu kültür, o toplumun dününden aldığı mirası yarına nasıl aktaracağının göstergesidir.

HASAN-ÂLİ YÜCEL 

En eski Anadolu uygarlıklarından konargöçer Oğuz boylarına, Kafkaslar’dan Rumeli’ye, Ortadoğu’ya uzanan bir miras üzerinde yükselen, Ulusal Kurtuluş Savaşı’yla kurulan Cumhuriyetin yeni, çağdaş bir ulus yaratma yolundaki öncüsü Mustafa Kemal Atatürk’ün emaneti var.

Onun “Türkiye Cumhuriyeti’nin temeli kültürdür” sözlerini yaşam biçimi kılan, kültür politikasının mimarı olan ve “Tevfik Fikret’in Tarihi Kadim’i yok mu, işte o, dünyada yapılması gereken bütün devrimlerin kaynağıdır...” sözlerini ilke belleyerek yeni harflerle basılan ilk kitap olarak Tarihi Kadim’i seçen Hasan-Âli Yücel var.

Bir yol ayrımında olan 1940’lar Türkiye’sinde yaşamı, düşünceleri, gerçekleştirdikleri, direnişi, yapıtlarıyla Yücel, Cumhuriyet Türkiye’sinin geleceğinin, aydınlanmasının mimarıydı.

YENİ BİR ULUS YARATMA

Vedat Günyol, Yücel için “Türk düşünce dünyasına hümanizma açısından yeni ufuklar açma... onu bilinçlendirme atılımı yolunda olağanüstü, onurlu” bir insan diyor.

Mühim olan şu veya bu değil kim olduğumuzu bilmektir”, “Benim ülküm yurdun cennet olması” diyen “efsane” Milli Eğitim Bakanı Yücel, 7 yıl 7 ay 7 günde hayata geçirdiği kongreler, şûralar, sergiler, çıkardığı yayınlar, kurduğu kültür kurumları ve Tonguç başta bir avuç sevdalı aydınla birlikte Cumhuriyetin kültür politikasının temellerini atan devrimci, aydınlanmacı, hümanist, gerçekçi bir bilgeydi.

YÜCEL’DEN BUGÜNE

Ölümünün 61. yılında özlem ve şükranla anmamız gereken Yücel’in önerdiği ve uyguladığı kültür politikasının bugünlere de yol gösterdiğini anımsatan M. Rauf İnan, S. Edip Balkır, Alev Coşkun, Feyzullah Ertuğrul, Kemal Kocabaş, Hasan Anamur, Mustafa Çıkar, Halise Karaaslan Şanlı’nın yazdığı kitapların okunmasını öneriyorum.

Yeni Kuşak Köy Enstitülüler Derneği’nin Hasan-Âli Yücel’den Günümüze Eğitim Bilim Kültür Politikaları Sempozyumu’nda (2011) derinlemesine ele alınan kültür politikamızın dünden bugüne gelişinin, Yücel’den bugüne aranan, izlenen ya da engellenen yaşama biçimi arayışlarımızın, CHP’nin gerçekleştirdiği Kültür Stratejisi Forumu’nun irdelenmesi gerekir.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Edebiyat direniştir 27 Nisan 2024
Eğitim ve kitap 20 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları