Olaylar Ve Görüşler

Yakanı tanıyoruz, ‘bakan’ kim? - Aydın ÖNCEL

07 Ağustos 2021 Cumartesi

Ne diyor büyük usta Nâzım Hikmet:

“Onlar ümidin düşmanıdır sevgilim / akar suyun / meyve çağında ağacın / serpilip gelişen hayatın düşmanı / Bursa’da havlucu Receb’e / Karabük fabrikasında tesviyeci Hasan’a düşman / fakir köylü Hatçe kadına / ırgat Süleyman’a düşman / sana düşman, bana düşman / düşünen insana düşman / vatan ki bu insanların evidir / sevgilim onlar vatana düşman!”

GERÇEK İHANET!

Elbette bu büyük felaket de dayanışmayla bir şekilde atlatılacaktır. Fakat düşüncenin bile suç sayıldığı, yüzlerce aydının cezaevlerinde hukuk dışı yargılamalarla alıkonulduğu Türkiye’de bu dosyanın kapatılmasına asla izin verilmemelidir! Birkaç kundakçının yargılanmasıyla dava sonlandırılmamalı, gerçek suçlu ve işbirlikçileri yargılanana kadar konunun takipçisi olunmalıdır! Yaşatılan katliamın toplum belleğinden silinmesine fırsat verilmeyerek, hesap bu defa tarihe havale edilmemelidir! Vatana ihanetin gerçekte ne olduğu gözler önüne serilmelidir!

YAKAN SÖZLER

Bölge halkı ve dayanışanlar çığlık çığlığa yardım çağrıları yaparken aynı sosyal medya platformlarında hainlerin işbirlikçileri, sahte isim ve hesaplarla toplumun aklıyla alay edercesine her şeyin yolunda olduğunu, gereken desteğin verildiğini yazmaya görevleri gereği devam ediyor. 

Bunlar yetmezmiş gibi bazı kurumlara çöreklenmiş bir takım kişiler, yaşam savaşı veren bölge halkına projelerini tanıtmaya, satmaya çalışmaktan geri kalmıyor. Bir belediye başkanı, bu projeleri gören ve evi eski olup yanmayanların üzüleceğini söylüyor utanmadan! Ateş değil sözler yakıyor, yürekler dağlanıyor durmadan! Ne dedesinden kalan zeytin ağaçlarının kaybı ne de üstüne devrilen asırlık çamların yanık kokusu bölge halkının kafasına fırlatılan çaylar kadar ciğerini yakmıyor! 

Başında bulunduğu makamın unvanı içinde “orman” kelimesi olan kişi, sorumluluğu rahatlıkla belediyelere atarken hâlâ yanıt arayan sözler tüketiyor! Koordinasyon zorluğundan dolayı her yardımı kabul etmediğini söyleyen “bakan”, yangına, yerleşim alanlarına, yollara gelene kadar bilinçli olarak müdahale etmediklerini açık açık vurguluyor! 

SAVRULUP GİDECEK!

Son yıllarda ardı ardına yaşadığımız saldırılardan dolayı hepimizin üstüne bir ümitsizlik çöktüğü kesin! Ama en büyük felaketten kurtulmanın vaktinin her geçen gün yaklaştığı da unutulmamalı! “Bir yangın ormanından püsküren genç fidanların” (A. İlhan) küllerinden nice genç fidanlar yeşerdi, bir orman oldu daha yakın zamanda “üç beş ağaç” için... Yine yanan bu ormanların küllerinden milyonlarca fidan yükselecek gökyüzünün maviliğine, biliyoruz... Hainlerin yaktığı her ateş “Deniz”lerde boğularak sönecek! Duman olup savrulup gidecek!

Ağaçlarımızı, canlarımızı yakanları biliyor, tanıyoruz çok önceden. Ülke yangın yeriyken çaylarını yudumlayarak olup biteni seyreden, “bakan” kim peki? Bu vatan toprağına yabancı bunlar! Bilmiyor, tanımıyoruz! İşte onlara bir çift sözle hatırlatmak gerekiyor tam da bugünlerde: “Bu memleket bizim!”

AYDIN ÖNCEL



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları