Olaylar Ve Görüşler

Sürdürülebilir gelecek ve AB - Nilüfer AKTAŞ

10 Nisan 2022 Pazar

Avrupa Yeşil Mutabakatı’yla yeni büyüme modelleri ve özel sektörün yeşil dönüşümü, ilk kez Aralık 2019’da açıklandı. Mutabakat; AB endüstrisinin sürdürülebilirlik hedefleriyle uyumlu yeni bir kapsayıcı büyüme modeline geçişini desteklemek amacıyla oluşturulan yeni bir ekonomik ve sosyal dönüşüm modeli. Sanayiden tarıma, inşaattan ulaştırmaya kadar tüm sektörlerde iklim ayak izinin azaltılması öncelikli hedefiyle tasarlandı. Bu nedenle AB içinde ticaret mekanizmalarına yeni kurallar, kanunlar getirmekte, pek çok ülke için de yeni ticaret dengelerine yol açmakta. 

Sürdürülebilirlik ilke ve hedefleri doğrultusunda hazırlanan bu yeni ekonomik büyüme modelinin ana hatları şöyle: Döngüsel ekonomiyle ile kaynak kullanımı. Çevre ve doğaya verilen zararların giderilmesi. Biyoçeşitliliğin korunması ve geri kazanılması. Yenilenebilir enerji, karbon tutma ve stoklama teknolojilerine yatırım yapılması... 

AB Yeşil Mutabakatı’nın en etkili değişim araçlarından biri, “Politika Reformları” olacak. Yeni kuralların ekonomik sistem genelinde etkili karbon fiyatlandırmasına yol açması bekleniyor. Tüketicilerde ve iş dünyasında yaşanan davranış değişikliklerini teşvik etmesi de mümkün. Bu etki zincirinin son halkası da sürdürülebilir kamu ve özel yatırımlarda artış. 

TÜRKİYE İÇİN TABLO NASIL?

Öncelikle, Türkiye’nin orta gelişmişlik düzeyinden yüksek gelişmişlik düzeyine geçiş sürecinde sanayide, teknolojik gelişim alanlarında dönüşüm sağlaması, sürdürülebilir kalkınma açısından belirleyici olacak. AB’yle ticaretimizin Yeşil Mutabakat çerçevesinde nasıl şekilleneceği elbette bugünden tam olarak tahlil edilmesi güç bir konu. Ancak ilgili Bbakanlıklar; sanayi, tarım, enerji ve ulaştırma politikaları üzerindeki etkilerin bütünsel olarak değerlendirildiği çalışmalar yapıyorlar. Ticaret Bakanlığı’nın Yeşil Mutabakat Eylem Planı, 2021’de web sitesinde kamuoyuyla paylaşılmıştı.  

Türkiye-AB Gümrük Birliği kapsamında, AB’ye ihracatımızda Yeşil Mutabakat’a uyum sağlanması amacıyla kamu, özel sektör, sivil toplum kuruluşları ve üniversiteler eşgüdüm içinde çalışıyorlar. Sürdürülebilirlik gündeminin özel sektörde yarattığı dönüşüm, 2015 Paris İklim Zirvesi’nde açıklanan 17 Sürdürülebilir Kalkınma Hedefi çerçevesinde çok kapsamlı olarak ilerliyor. Bu tip ortak çalışma ve platformlara en güzel örnek; TÜRKONFED, TÜSİAD ve Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı’nın ana paydaşları olduğu “Hedefler İçin İş Dünyası Platformu. Platform; özel sektörün, sürdürülebilir kalkınma amaçlarını desteklemek ve yeni ortaklıklar kurmak üzere başlattığı ortak eylem platformu. 

TEMİZ VE DÖNGÜSEL EKONOMİ

Döngüsel bir ekonomiyi hayata geçirmek için, endüstrinin tamamen, tüm paydaşlarıyla harekete geçmesi gerekiyor. Bir sanayi sektörünü ve diğer tüm değer zincirlerini dönüştürmek 25 yıl alıyor. Bu sebeple dünyada hummalı şekilde başlayan hükümet, özel sektör ve sivil toplum kuruluşlarının ortak çabalarını, çalışmalarını ciddiye almak, desteklemek şart. Bugünden temeli atılan düzenleme ve yenilenmeler, 2050’ye geldiğimizde ülkelerin rekabet güçlerini belirleyecek.  

NİLÜFER AKTAŞ

SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK STRATEJİSTİ VE DANIŞMANI 



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları