Olaylar Ve Görüşler

Söz Hitler’den açılmışken...

09 Ocak 2016 Cumartesi

Başkanlık sistemi’ni tekrar gündeme getiren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip
Erdoğan, üniter sistemli başkanlık için Adolf Hitler liderliğindeki Hitler
Almanya’sını örnek gösterdi. Ben de okurlara Hitler Almanya’sından
birkaç örnek vermek istiyorum...

Ülkemizde başkanlık sistemi uygulanmalı mı, uygulanmamalı mı tartışmaları sürerken Cumhurbaşkanı R. Tayyip Erdoğan’ın, başkanlık sisteminin uygulandığı ülkeler arasında Hitler Almanyası’nı da sayması, yaygın tartışmalara yol açtı. Hatta Batı ülkelerinin medya organları da konuyla ilgili yazılar yayımladılar. Günler geçmesine rağmen tartışmanın hızı kesilmeyince, okuyuculara Hitler dönemi Almanya’sından kesitler sunalım dedik.

İşte o kesitler:

Kendinin adalet bakanı

(1) “(Hitler’in başbakan yani Şansölye olduğu dönemde) Şansölyelik binasında bizzat Hitler’in, hapishanelere sürekli yeni tutuklular yolladığı biliniyordu. Bu konuda şöyle diyordu Hitler: “Zamanımızı mahkemede harcasaydık, çok işimiz olurdu. Ben hukukçu beylere güvenemem. Paragraf cambazlarını işe karıştırmadan... Tutuklamak çok daha pratik... Kendime bu hakkı tanıyorum. Ben kendi kendimin adalet bakanıyım.” (Hitler Kitabı, Henrik Eberle / Mahtias Uhl (ed.), çeviri: Mustafa Tüzel, Nisan 2009, syf: 3)

‘Devletin efendisi!’

(2) “Hitler, rakibi Röhlm’ü kurşuna dizdirmesinin asıl nedenini yakın çevresine şu sözlerle ifade etti: Artık benimle dalga geçilmesine izin vermiyorum! Bu olay gizli ve aleni tüm düşmanlarıma bir uyarı olsun! Ben Hitler’im! Partinin ve devletin tek bir efendisi var, o da benim.” (Hitler Kitabı, syf: 4)

Ölçüsüz megalomani

(3) “Eski Şansölyelik binası, ölçüsüz bir megalomani içindeki Hitler’e artık yetmiyordu. Vofstrasse’de yeni bir saray inşa edilmesi emrini verdi. – Buraya “Yeni Şalsölyelik (Başbakanlık) adı verilecekti. Yabancı devletlerin temsilcileri gelecekte Yeni Şansölyelik binasına geldiklerinde, Hitler’in büyüklüğü ve sınırsız gücünün aurası karşısında etkilenmeliydiler.

Yılbaşı davetinde Hitler emir subaylarına şunları söyledi: “Bu beyler mozaikli salona girdiklerinde, Büyük Alman İmparatorluğu’nun üstünlüğünü hemen hissetmeliler. Uzun koridorlar misafirlerimin huşuya kapılmasını (gönlü korku ve saygıyla dolu olma) sağlayacak. (...) Hitler’in özel emriyle demiryolu kralı Borsig’in sarayı, Şansölyelik Binası’nın yan binası olarak binaya dahil edildi. Wilhelmstrasse’den Göringstrasse’ye kadar devasa boyutlarda ve görülmemiş lüks içindeki binalar uzanıyordu artık.

Ziyaretçiler, büyük “şeref avlusu”ndan geçerek, pembe-gri mermer sütunların ve altın kaplama ayaklı şamdanların bulunduğu avluya ulaşıyorlardı. Bu avludan, devasa bir Alman kartalıyla süslü mozaikli salona geçiliyordu. Bu salondan da, mermer basamaklarla kubbe tavanlı granit salona iniliyordu; granit salonda egzotik bitkilerin kokuları duyuluyordu. Buradan, kırmızı mermer döşeli bir galeri başlıyordu; bu galeri XIV. Ludwig’in Versailles’deki sarayı örnek alınarak yapılmıştı. Pencere nişleri de mermer kaplıydı; dolaylı ışık bu mermerlerde pırıl pırıl yansıyordu.

İtalyan uzmanlar duvarları, öğütülmüş ve çimentoyla karıştırılmış mermerle kaplamışlar ve parlatmışlardı. Her şey parıldıyor, ışıldıyor. Goblenler Habsburg şatolarından ve Viyana’daki Rotschild Sarayı’ndan getirilmiş. Galerinin sonunda büyük bir Kabul Salonu var. Avizeler bu salonu göz kamaştırıcı bir ışıkla dolduruyor. Zemini örten halı, o kadar büyük ki, halıyı salona sokabilmek için, duvarın bir kısmının sökülmesi gerekti.

Bu salonlar pahalı kakma mobilyalarla döşenmiş. Kapılar da kakma işleriyle süslü. Bu salonun bitişiğindeki çalışma odası kıymetli ahşapla kaplı. Hitler’in çalışma odası 25 metre uzunluğunda. Duvarlar ve şömine değişik renkte mermerden. Bir nişte değerli resimler asılı.

Muazzam şöminenin üstünde Bismark’ın devasa bir portresi asılmış. Büyük mermer masada, at üzerindeki II. Friedrich’in beyaz mermer bir figürü duruyor. Sekiz pencerede yere kadar uzanan ağır perdeler de göz çarpıyor. Gündüzleri, parktaki sütunlar ve fıskiyeli havuz, bronz ve porfirle süslenmiş camdan bir çay köşkü de dikkati çekiyor. Zeminin balçık olması nedeniyle, Yeni Şansölyelik Binası beton bir havuzun içine oturtuldu. Tüm kompleksin inşası toplam 300 milyon marka (1 mark yaklaşık 1 Avro değerinde olduğuna göre, kabaca 1 milyar TL denebilir. O.E.) mal oldu.

Her şey tamamlandığında, Hitler sarayı yeterince görkemli bulmadı ve burayı günün birinde Hes’e (Nasyonal Sosyalist İşçi Partisi’nde Hitler’in Vekili. O.E.) devretmeye karar verdi. Kendisi de Tiergarten’da Reichstag binasının yanında, daha gösterişli bir binaya taşınacaktı.

Ancak bina henüz tasarı aşamasındaydı. Gelecekteki saray o kadar büyük olacaktı ki, art arda dizilmiş en az 300-400 hizmetçi bu saraya sığabilecekti.” (Hitler Kitabı, syf: 42-43)



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları