Olaylar Ve Görüşler

Sağlıkta büyük tehlike - Prof. Dr. Osman İNCİ

05 Mayıs 2022 Perşembe

Bilim kurumlarının en önemli altyapısı yetişmiş insan gücüdür. Son 15 yılda “Her ile bir üniversite” anlayışı ile kurulan tabela üniversiteleri ve tıp fakültelerinin çağdaş dünyada benzeri yoktur. Örneğin Sağlık Bilimleri Üniversitesi kuruldu ve 11 tane tıp fakültesi var. Akademik yapısı ve bilimsel başarıları ise ortada.

ASIL AMAÇ

Türk tıbbının son durumunu, 2022’de yapılan I. dönem Tıpta Uzmanlık Sınavı (TUS) sonuçları iyice gösterdi. İlk kez 12 bin 294 kontenjan açıldı, oysa aynı dönem için 2020’de 6 bin 153, geçen yıl ise 6.310 kontenjan vardı. Bu artış, “Bizler de üniversiteleri yeni bitiren yeni doktorları buralara istihdam ederiz, asistan doktorlarımızla buralarda devam ederiz”  ilkesi gereği olabilir mi? Emekliliğini isteyip ayrılan ve istifa eden hekim sayısı 5 bin 688. Bu kontenjan, ayrılmalara karşı önlem olabilir ama sayıyı orantısız artırmak sorunu çözmez. İki katı asistanı kim eğitecek, eğitim ortamında ne değişti? Çok değil 15 yıl önce yüksek puan (65-70) alan 2-3 bin doktor klinik dalları kazanır ve uzmanlığını tamamlardı. Son  sınavda ise taban puan 45’e indi, 100 üzerinden 45 puan alanlar beyin cerrahı, kalp ve damar cerrahı, çocuk cerrahı vb. olacak, büyük ameliyatlar yapacaklar öyle mi?

Taban puan düşüklüğüne karşın birçok branşın kontenjanı dolmadı. Çocuk hastalıkları, iç hastalıkları, kadın hastalıkları ve doğum, çocuk cerrahisi, kalp ve damar cerrahisi, göğüs cerrahisi, acil tıp gibi dalların kontenjanları boş kaldı.  Çocuk cerrahisinde kontenjanın yüzde 76’sı boş. 

NEDEN SAHİPSİZİZ?

Bir başka önemli veri ise yüksek puanla girilen branşlar. Yüksek puanı alan doktorlar adli tıp, biyokimya, genetik, patoloji, fizyoloji, radyoloji gibi hastalarla doğrudan ilişkisi olmayan uzmanlık dallarını tercih ettiler. Nedeni açık: doktorlara karşı yıldırma, tehditler, şikâyetler, soruşturmalar. Hastanelerin, poliklinik ve acil servislerin basılması, yaralama hatta öldürmeler. Hastaneler, servisler, poliklinik hasta muayene odaları ve aciller biz hekimlerin işyeri, makamıdır. Bir hâkime veya savcıya adliyede, karakol amirine karakolda saldırı neyse bizlere yapılanlar aynı sayılmaz mı? Biz neden sahipsiziz?

Ülkede “Alo 184”  doktor şikayet hattı var. Hastalar doktordan memnun olmazsa (?) bu hat ile doktoru şikâyet eder. Başlasın soruşturmalar. Çok can yakıcı olaylar yaşandı: Bir doktor hanıma şikâyette altı gün sonra soruşturma açıldı, kendisi ile hiç görüşülmeden internetten üç gün savunma süresi verildi, doktor hanım savunmasını  gönderdi ve kendini 6. kattan atarak intihar etti. Ayrıca hastayı uzmana yönlendirmişti ve haklıydı. Kime anlatırsın?

ÜLKENİN GÜVENCESİ

Tehlike, dahili ve Cerrahi bilimlerin puanının düşmesi ve kadroların boş kalmasıdır. İç hastalıkları ve Çocuk hastalıkları olmazsa yan dalları (hematoloji, gastroenteroloji, endokrinoloji, onkoloji, immünoloji vb.) olmaz. Cerrahi bilimler ise ustalık, sabır, direnç, dayanıklılık, risk alma, mücadele, düzenli çalışma gerektirir ve güzel sanatlar uygulamasıdır.

Kültürlü, iyi eğitim almış, yetişmiş, nitelikli, etik ilkelere saygılı doktorlarımız ülkenin sağlık güvencesi ve geleceğidir. Ülkenin yetişmiş insan gücünü korumak hepimizin temel görevidir.

PROF. DR. OSMAN İNCİ

TRAKYA ÜNİVERSİTESİ ESKİ REKTÖRÜ



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları