Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Pandeminin Yönü Nereye? - Prof. Dr. Bekir S. KOCAZEYBEK
Çin’in Vuhan kentinde 31 Aralık 2019’da başlayan ve 165 milyon üzerinde vaka ile 3.5 milyona yaklaşan ölüme neden olan Covid-19 sendromu küresel düzeyde tehdidini halen sürdürmektedir. Buna karşılık 2020 Aralık ayında WHO (Dünya Sağlık Örgütü) tarafından acil kullanım onamı alan ilk mRNA bazlı Pfizer/BioNTech aşısından sonra bugüne kadar dokuz aşının uygulanması halen sürmektedir.
2020’de eylül ayından itibaren İngiltere (V1) mutantı küresel
düzeyde ve ülkemizde de etkin virüs tipi haline gelmiş, ilerleyen zamanlarda
Güney Afrika (V2), Brezilya (V3) ve Hindistan varyantları da bütün ülkelerde görülmeye başlamıştır. Covid-19 aşılarının etkinlik oranları
yüzde 50-94 arasında değişmekte olup bu varyantlara karşı Covid-19 aşılarının etkinlik oranları
yayımlanmaya başlamıştır.
Buna göre
güncel olarak V1’in 2 kattan az, V2’nin 12 kat ve V3’ün 10 kat kadar,
Covid-19’a karşı oluşmuş koruyucu antikorlardan kaçış gösterebileceği ve bu varyantların daha
hızlı ve daha öldürücü
Covid-19 enfeksiyonlarına neden olabilecekleri ileri sürülmüştür. Hindistan
varyantı için son günlerde
basında BioNTech ve AstraZenaca aşılarının etkili olduğunu bildiren haberler de
çıkmıştır.
SIKIŞMIŞLIK HALİ
Peki, bugün virüsün bulaşıcılığını 1.4-7.7 kat arası, hastaneye ve yoğun bakım ünitesine yatışı 1.7-3.6 kat arası, ölüm riskini ise 1.3-1.6 arası artıran varyantlar ile giderek Covid-19’dan koruyucu nötralizan antikor etkinliğini 2-12 kat azaltan aşılar arasında sıkışıp kalan insanların, Covid-19 pandemisiyle ilgili geleceği ne olabilir?
Çözüm seçenekleri
Pandeminin insanlık için tehdit olmaktan çıkması için öncelikle:
1) SARS-CoV-2’deki spontan mutasyonların virüsün kendi aleyhine
gelişerek virüsün biyolojik evrimini sönümlendirmesi,
2) Endişe verici varyantları da kapsayan etkili aşılarla, toplum
bağışıklığının yüzde 70’in üstüne çıkarılması,
3) Virüsün küresel düzeyde insanlar arası bulaşma zincirinin kırılması çözüm olabilir. Covid-19 gibi RNA virüsleri, doğal genetik evrimleri gereği organizmada çoğalmaları sırasında fazlaca mutasyon yapacaklardır ve bunu çok kişiye bulaştıklarında daha sık yapmaktadırlar. Bu bulaşma zincirini engellemek 3. maddenin işlerlik kazanması ile ilgilidir. Bununla birlikte, bu sürecin nereye evrileceği hususundaki en etkili madde 2. maddedir.
WHO tarafından adaletli aşı erişimi için COVAX organizasyonu kurulmuş olsa da zengin
ülkelerin önceden parayı
verip anlaşma yapması, zaten kısıtlı
üretilen aşıların diğer
ülkelere teminini güçleştirmiştir. Bu hususta aşıların patent sorunu çözülmeli
ve aşılar tüm ülkelere ivedilikle sağlanmalıdır. Aşı uygulama şekilleri mevcut
bilimsel aşı araştırmaları ve klinik deneyimler ışığında revize edilebilir.
Şöyle ki Covid-19 geçirmişlere
ve aşılamayla yeterince antikor düzeyi oluşturmayanlara iki doz yerine tek doz
aşı (faz 3’te yüksek oranda
koruyucu antikor oluşturan bir aşı) uygulanabilir (Bizim CTF araştırmasında Covid-19 geçirenlerde tek doz
inaktif aşı ile anlamlı yani 3 kat kadar koruyucu antikor düzeyi elde edildi).
Yine toplumdaki belirtisiz (asemptomatik) bireylere SARS-CoV-2 IgG testi
yapılarak virüsle temasları netleştirilebilir ve iki doz yerine tek doz etkin
antikor indüksiyonu yapabilen aşı (mRNA bazlı aşılarla tek doz ile yüksek
antikor düzeyi sağlanmaktadır) yapılabilir.
ÖNLEMLER DAHA NET OLMALI
SARS-CoV-2’nin
insanlar arası bulaşma zincirini sağlamada en önemli
silahı mutasyon olup en önemli
birincil faktör ise birçok kişiye bulaşabilme (R0?1 olması
hali) özelliğini sağlayan
bulunduğu ortamın veya çevresel
faktörlerin uygunluğudur.
Örneğin Çin, ABD, İngiltere, Güney Afrika, Brezilya ve son aylarda Hindistan
mutasyona uğramış varyantların ilk tanımlanıp bildirildiği ülkelerdir.
Bu
ülkeler gayri ciddi salgın önleme
yönetimleriyle
bilinmektedirler. Bulaşma zinciri kesilmezse virüsün spontan mutasyon frekansı
daha da artacak ve biyolojik evrimini varyantlarla devam ettirecektir. Bulaşma
zincirini kesmede etkin önlemler
(örneğin Türkiye’de ekonomik ve sosyal destekli
zamanında uygulanacak yeterli kapanma ve kademeli açılmalar,
maske-mesafe-temizlik, karantina ve izolasyon işlemleri) daha da
güçlendirilmeli ve radikal uygulamalar tavizsiz sürdürülmelidir.
KAÇINILMAZ SONUÇLAR
Sonuç olarak dirençli
varyantların oluşumu, doğal ve kaçınılmaz bir süreçtir. Buna karşılık aşılarda da bu
varyantlara karşı 2-12 kat etkinlik azalması saptanmıştır. Ülkemizde, korunmaya dönük önlemlerin en önemlisi
açılma ve kapanma politikalarının salgın biliminin uyarıları ve kuralları
doğrultusunda daha net ve agresif olmasıyla mümkün olacaktır.
Bu önlemlerin kademeli olarak kaldırılmasıyla
virüs bulaşma zincirinin önü
ancak kesilebilir. Eğer bu yapılamazsa bu kısır döngüde yeni ölümleri olağandan daha fazla görebiliriz. Üstelik
eğitim-öğretim sürecinin ve dolayısıyla öğrencilerin etkilenmesinin (kayıp
kuşak) yanı sıra orta ve ileri yaştakilerde sosyal ve özellikle psikolojik travmalar kaçınılmaz
olacaktır.
PROF. DR. BEKİR S. KOCAZEYBEK
İÜ CERRAHPAŞA TIP FAKÜLTESİ TIBBİ MİKROBİYOLOJİ ANA BİLİM DALI
ÖĞRETİM ÜYESİ
İBB BİLİMSEL DANIŞMA KURULU ÜYESİ
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
- Dubai çikolatasına rakip
- Balbay'dan çarpıcı Saray kulisi!
En Çok Okunan Haberler
- Soylu'dan 'Özür dileriz' çıkışı
- Bahçeli ile görüşmesini anlattı
- Ölüm nedeni belli oldu
- İşte Enes Güran'ın kolundaki ısırık izinin fotoğrafı
- 'Bundan 25 gün önce de...'
- AKP döneminde ne kadar harcanmıştı?
- İşte AKP'li belediyelerin 'etkinlik' harcamaları!
- AKP ve CHP döneminin harcama raporu!
- MEB’ten skandal karar: Müdüre üstün başarı ödülü!
- 'İsrail'e petrol sevkıyatı' gerilimi!