Olaylar Ve Görüşler

Orhan Kemal’e ‘Bir Güz Çelengi’ - Prof. Dr. Okan Toygar

14 Eylül 2024 Cumartesi

“Nâzım’a Bir Güz Çelengi”, Ataol Behramoğlu’nun dilimize kazandırdığı bir Pablo Neruda şiiri. Şili’nin dost şairi, “Neden öldün Nâzım?/Senin türkülerinden yoksun ne yapacağız şimdi?” diye sormuş onu yitirmenin hüznüyle. Yıllar, on yıllar geçti Nâzım gideli. Ne şiirlerinden ne de ondan yoksunuz aslında. Aşkımızı, hüznümüzü ve kavgamızı; insana, doğaya, yurdumuza ve halklara olan sevgimizi anlatmak için dizelerine başvurduğumuz Nâzım için öldü diyebilir miyiz?

Dante, Cervantes, Shakespeare, Voltaire... Ya da Mayakovski, Gorki, Brecht, Sabahattin Ali, Ahmed Arif, Orhan Kemal, Hasan Hüseyin, Ruhi Su öldüler mi? Hayır, hiçbiri ölmedi. Hepsi de eserleriyle birlikte yanı başımızdalar. Belki de bu nedenle toplumda derin izler bırakmış sanatçıları ölüm günlerinde değil asıl doğum günlerinde anmalı.

Türk edebiyatının güçlü kalemi Orhan Kemal’in 110. doğum günü yarın. Eserleri; sömürüye, eşitsizliğe ve adaletsizliğe karşı birer direniş manifestosu olarak okunmaya devam ediyor. Hepsi hem güncel hem zamansız. Hem yerel hem mekânsız ve evrensel. Cinsiyetsiz, mezhepsiz, dinsiz ve ırksız. Ve tüm karakterleri hâlâ canlı.

İlyas ustalar, Kürt Zeyneller, Nedim Ağalar, Güllüler, Pehlivan Aliler, Eleniler, çocuk Samiler... Sömürülen emekçiler, doymak bilmeyen gaddar işverenler, bir hiç uğruna ölen işçiler, haksızlığa ve şiddete uğrayan kadınlar, çocuk işçiler...

İNSANCA YAŞAM ÖZLEMİ

“Hanımın Çiftliği”nin, çıkarları için kalıptan kalıba giren uyanık karakteri Berber Reşit ve din bezirgânı Kabak Hafız. “Grev” öyküsünün işçi önderi Sarı Memet, “Dert Dinleme Günü”nün dürüst fabrika işçisi Kemal Dokuzcanlı ve “sakala göre tarak vurma” yeteneğiyle övünen Salih Topal. Ya “Kanlı Topraklar”ın, sermaye sahibi olmak için her türlü onursuzluğu meşru gören Topal Nuri’si? Onun yaşam felsefesi, bugün insanlığı esir almış olan kapitalizmin de felsefesi değil mi?

Orhan Kemal’in eserleri, yalnızca birer edebi metin değil, aynı zamanda Türkiye’nin yakın tarihine ışık tutan önemli belgelerdir de. Ermeni meselesi, “Kaç Kaç Olayı”, Cumhuriyet Devrimleri, tek parti dönemindeki CHP, Serbest Fırka süreci, Demokrat Parti’nin Türkiye’yi kapitalistleştirme çabaları, din sömürüsü gibi siyasi, sosyal ve ekonomik dönüşümler Orhan Kemal’in eserlerinde irdelenen konulardan sadece bir kısmıdır. 

Özellikle, “Kanlı Topraklar”, “Eskici ve Oğulları”, “Hanımın Çiftliği” üçlemesi ve “Bereketli Topraklar Üzerinde” bu dönemin ve olayların yansız olarak anlatıldığı birer başyapıttır. 

Onun asıl derdi sınıf çatışması ve küçük insanın geçim derdi olsa da yazar, mülkiyet, aile ve kadın sorunu, çocuk işçiler ve çok kültürlülük gibi toplumsal pek çok konuyu da derinden incelemiştir eserlerinde. Onun külliyatı, bu yönüyle bir sosyoloji enstitüsünün kütüphanesi gibidir adeta.

Orhan Kemal’in doğum gününü kutlamak, onun; sınıfsız, sömürüsüz bir dünya ve insanca bir düzen özlemiyle yazılmış eserlerini tekrar tekrar okumak, okutturmak için önemli bir fırsattır. Nice Orhan Kemalli yıllara...



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları