Olaylar Ve Görüşler

Dünya Kuduz Günü - Dr. Gülay ERTÜRK

28 Eylül 2022 Çarşamba

Dünyada, yılda 59 bin civarında insan kuduzdan ölmektedir. Şüpheli kuduz köpek tarafından ısırılan insanların yüzde 40’ı 15 yaş altı çocuklardır.

Kuduz aşısını, Louis Pasteur 1882 yılında bulmuştur. Pasteur tarafından bulunan kuduz aşısının geliştirilebilmesi için Paris’te kurulan enstitüye II. Abdülhamit döneminde 10 bin Fransız Frangı yardım yapılır. Burada eğitim almaları amacıyla, Dr. Zoeros Paşa, Miralay Dr. Hüseyin Remzi Bey ve Veteriner Hekim Hüsnü Bey Paris’e gönderilir. Haziran 1886’da eğitime başlayan ekip, altı aylık eğitimin ardından İstanbul’a dönerken Pasteur tarafından bizzat aşılanan ve kuduz virüsü taşıyan iki tavşanı beraberlerinde getirirler. Paris’ten getirilen iki tavşan aracılığıyla 1887 yılında dünyada 3. ülke olarak ilk kuduz aşısı üretilir. Üretilen aşı ile birlikte, kuduza karşı etkin bir mücadeleye girişilir. Asya, Afrika ve Avrupa’da birçok ülkeden tedavi için insanlar İstanbul’a gelirler. 

ETKİLİ MÜCADELE

Takip eden süreçte, Anadolu’da başlayan Milli Mücadele’yle birlikte Türkiye, kuduz ile etkili şekilde mücadele edilebilmesi için tüm olanaklarını seferber eder. Ülkenin her bölgesinde, birer kuduz tedavi merkezi açılır. 1932 yılında, Ankara Hıfzıssıhha Enstitüsü bünyesinde üretilen semple tipi aşı, ülkenin hemen her noktasında açılan aşı merkezlerine sevk edilmeye başlanır. Bu tarihten sonra, insanlar aşının değil, aşı insanların ayağına gelmeye başlar. Ayrıca belediyelerde, başıboş sokak hayvanları dönem dönem tecrit ve itlaf edilerek kuduzla etkili şekilde mücadele edilir. 1934 yılından itibaren Türkiye’de ilk kez hayvanlara kuduz aşısı yapılmaya başlanır. Türkiye Cumhuriyeti 1923-1950 yılları arasında, tüm salgın hastalıklarda olduğu gibi kuduz hastalığıyla da tüm olanaklarını seferber ederek mücadele etmiştir.

KENDİ AŞIMIZI ÜRETMELİYİZ

Dünyada, her sene yaklaşık 15 milyon insan kuduz aşısı olmaktadır. Sağlık Bakanlığı verilerine göre, ülkemizde yılda yaklaşık 250 bin kuduz riskli temas bildirimi yapılmakta olup yılda ortalama 1-2 kuduz vakası görülmektedir. Köpekler, insanlara kuduz bulaşmasının yaklaşık yüzde 99’undan sorumludurlar.

Ülkemizde, aşılar ithal aşılardır. Tarım ve Orman Bakanlığı verilerine göre 2021 yılında sahipsiz kedi ve köpekler için, 750 bin doz inaktif parenteral kuduz aşısı ithal edilmiştir. Kırsal ve ormandaki yaban hayvanları için oral aşılar uygulanmaktadır.

Kuduz ülkemizde eradike edilememiş bir hastalıktır. Geçmişte kendi aşısını büyük oranda kendi üreten ülkemiz, bugün dışarıdan ithal etmektedir. Türkiye, ihtiyacı olan aşıları üretecek koşulları yeniden sağlamalı ve dışa bağımlılıktan kurtulmalıdır. Ulusal üretimi destekleyen politikalar ile doğru yatırımlar yapıldığında aşı üretimini sağlayacak bilgi ve deneyime sahip veteriner hekimlerimiz mevcuttur.

DR. GÜLAY ERTÜRK

VETERİNER HEKİMLER DERNEĞİ GENEL BAŞKANI



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları