Olaylar Ve Görüşler

Çalışma Özgürlüğü ve Sendikalar - Dr. Engin ÜNSAL

12 Mayıs 2021 Çarşamba

Anayasanın 48. maddesine göre herkesin dilediği alanda çalışma ve sözleşme özgürlüğü vardır. Anayasanın 51. maddesine göre de çalışanların sendika kurma ve dilediği sendikaya üye olma hakkı vardır. Buna olumlu sendika özgürlüğü denir. Çalışma ve sendika özgürlüğü, anayasal haktır. Lakin bu hak, son yıllarda ciddi boyutlarda ihlal edilmektedir. Bu özgürlüklerin yok edilmeye çalışılmasının son örneği, Bursa’da bir tekstil fabrikasında, işçilerinin örgütlenme aşamasında görüldü. İşçiler TEKSİF sendikasına üye olmak istediler. Sendika, 6356 sayılı yasanın 41. maddesi gereğince toplu sözleşme yapma yetkisi almak üzere Çalışma Bakanlığı’na başvurdu. İşveren, işçilerin sendika üyeliği için e-devlet üzerinden aldıkları şifreleri, “Salgın hastalık döneminde çalışma izni alacağız” gerekçesiyle öğrendi. İşçilerin sendika üyeliklerine ulaşıp işçileri sendikadan istifaya zorladı. Kabul etmeyenleri işten çıkarmaya başladı. Bu olay, çalışma yaşamının yumuşak karnını ve işçilerin insanlık onuruna yakışan bir hayat sürmesini gündeme getirdi yine.

KOD 29

Salgın koşullarında da hükümet, işveren yanlısı tutumunu sürdürüyor. 4857 sayılı İş Kanunu’na geçici 10. maddeyi ekleyerek işverenlere, işçileri işten çıkarma yasağını delerek, kolayca işten çıkarma hakkını tanıdı. İşveren, yasanın 25. Maddesindeki düzenlemeye dayanarak, ahlak ve iyi niyet kurallarına aykırı davranan işçileri (haklı nedenle) tazminatsız olarak işten çıkarabiliyor. Bu nedenle işten çıkarılan işçiler kıdem ve ihbar tazminatı, işsizlik ödeneği alamıyorlar. Bu işten çıkarma işlemi Kod 29 olarak işaretlenerek SGK’ye de bildiriliyor. İşverenler bu hakkı kötüye kullanarak, keyfi olarak işçileri işten çıkarıyor, işçilerin çalışma hakkını yok ediyorlar. İşlerini kaybeden işçiler pahalı olan arabulucuya gitme ve işe iade davası açma sorunuyla baş başa kalıyorlar. Bu durum, anayasaya, çalışma yasalarına aykırıdır. Vicdanı yaralamaktadır. Çalışanları açlık tehlikesiyle baş başa bırakmaktadır.

CEZA YASASI VE SUSKUNLUK

Anılan olay ve İş Kanunu’na eklenen geçici 10. madde, İş ve Çalışma Hürriyetinin İhlali başlığıyla Türk Ceza Kanunu’nun kapsamına alınmıştır. Bu konuda 117 ve 118. maddelerle kapsamlı düzenleme yapılmıştır. Sendika özgürlüğüyle ilgili 118. madde önemlidir. Buna göre “Bir kimseye karşı, bir sendikaya üye olmaya veya olmamaya, sendikanın faaliyetlerine katılmaya veya katılmamaya, sendikadan veya sendikadaki görevinden ayrılmaya zorlamak amacı ile cebir veya tehdit kullanan kişi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılır”. Bugüne dek, sendika üyeliği nedeniyle işten çıkarılan yüzlerce işçi olduğu halde, ceza kanununun bu hükmü nedeniyle hiçbir işveren yargılanmamıştır. O yüzden, Bursa’daki olay sonrasında yapılan suç duyurusunun sonucu, çalışma yaşamımız için önemli olacaktır.

Salgın döneminde, gerek geçici 10. madde gerekse 7224 sayılı yasayla, işçilerin ücretsiz izne çıkarılmaları ve karşılığında işsizlik fonundan çok düşük bir ödeme yapılması, insanlık ayıbıdır. Bu konularda sessiz kalan sendikalar, kendilerini sorgulamalıdır. Aksi halde şu sorulur: Sendikalar ne için vardır?

DR. ENGİN ÜNSAL

GİRNE AMERİKAN ÜNİVERSİTESİ HUKUK FAKÜLTESİ



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları