Olaylar Ve Görüşler

Bağımsızlığın, özgürlüğün ve kurtuluşun limanı - Mehmet Şakir ÖRS

22 Temmuz 2023 Cumartesi

Seçim sonrasında yaşanan ekonomik ve sosyal gelişmeler içinde, İzmir Alsancak Limanı’nın Araplara satılacağı haberi birçok bakımdan simgesel bir önem taşıyor. Üstelik bu haber en yetkili ağızlardan doğrulanıyor.

İHRACAT KAPISI

İzmir, geçmişte Türkiye’nin ihracat üssü, İzmir Limanı da ihracat kapısıydı. İşte bütün bu işlevleri ve özellikleri ile liman kentin ve ticaret hayatının simgesiydi. Bir anlamda liman, İzmir’in ve Ege’nin aşı, işi ve ekmeğiydi. Ama aynı zamanda genç Türkiye Cumhuriyeti’nin iktisadi kalkınma kaldıracıydı. Cumhuriyetin ilk yılları ve özellikle de “ulusal iktisat” dönemi, bu kalkınma hamlesinin destanıdır.

İlk demiryolları ağının İzmir’de ve Ege Bölgesi’nde oluşturulması elbette tesadüfi değildi. Bu ağın limanla buluşturulması da iktisadi anlamda doğru ve bilinçli bir tercihti. Zamanla bu tercihlerden vazgeçilip buralara gerekli yatırımların yapılmayışı ve bu değerlerin kaderlerine terk edilmesi, çok yanlış olmuştur.

İZMİR’İN SİMGESİ

Yıllar önce, güzel kentimiz İzmir’in iktisat/ticaret tarihini tüm yönleriyle araştırıp yazmış ve kitaplaştırmıştık. İzmir Ticaret Odası (İZTO) tarafından yayımlanan “Yüzyıllar Köprüsü” isimli eserde (Yüzyıllar Köprüsü / Prof. Dr. Ferlâl Örs - Dr. Erkan Serçe - Mehmet Şakir Örs / 2002); bir ticaret ve ihracat kenti olan İzmir için limanın taşıdığı anlamı ve önemi ayrıntılı biçimde ortaya koymuştuk. İzmir, geçmişten geleceğe uzanan tarihsel süreçte, tam anlamıyla bir liman kentidir. Liman da İzmir’in simgesidir!

Günümüzde bazı çevreler için artık pek bir anlam ifade etmiyor olsa da hiçbir zaman unutulmamalıdır. O İzmir ki ülkemizde “kurtuluşun ve kuruluşun kenti”dir! O satılması için şimdilerde kapı kapı dolaşılan liman ve benzeri değerlerimizin millileştirilmesi için, bir zamanlar ne mücadeleler verilmiştir! İşte adı üstünde, İzmir Alsancak Limanı bağımsızlığın ve özgürlüğün limanıdır!...

MİLLİLİK VE YERLİLİK!

Yıllardır gerekli yatırımlar yapılmayan ve kaderine terk edilen İzmir Limanı, şimdi elden çıkarılmaya ve Araplara satılmaya çalışılıyor. Üstelik sözde “millilik ve yerlilik” söylemlerinin şampiyonluğuna soyunanlar tarafından! Kurallara uygun bir “özelleştirme” bile sayılamayacak bu tartışmalı satışı sorgulamak ve buna karşı çıkmak; hem iktisadi ve hem de siyasi açıdan doğrudur, yerindedir.

Yatırımları zamanında yapmayıp, limanı kaderine terk eden iktidar çevrelerinin; şimdi bu satışı sorgulayanlara ve Araplara satılmasına karşı çıkanlara yönelttiği, “İzmir’in gelişmesini, büyümesini istemiyorlar’ suçlaması da anlamsızdır. Bu tam anlamıyla, hatanın ve eksikliğin üstünü örtme halidir!...

İzmir Limanı’nın kaderi/geleceği, kentin ve bölgenin ekonomik-sosyal gelişim bütünselliği içinde değerlendirilmelidir. Bunun için de başta yerel yönetim olmak üzere, İzmir’in yerel dinamiklerinin görüşleri dikkate alınmalıdır. İzmir Alsancak Limanı’nın, hem ülkemiz ve hem de güzel İzmir’imiz için taşıdığı tarihsel anlam ve değer unutulmamalıdır.

MEHMET ŞAKİR ÖRS



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları