Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Boğaziçi'nde 'Tatil Bayramı'!..
Adı ne olursa olsun özü “gerginliklerin terk edilmesi” olan bayramımızı bu kez de “şeker mi, ramazan mı?” gerilimiyle karşıladık.
Üstelik aldığı “imamlık eğitimi” gereğince bu gibi yersiz çatışmaları körüklemek yerine önlemesi gereken bir başbakanın “şeker” diyenlerimizi azarlaması yüzünden...
Gerçi, “Şimdi nereden çıktı bu şeker sözü?” merakını da Orhan Erinç açıklayıverdi... aynı tanımın “şimdi” değil, 85 yıl önce yapıldığını; “Cumhuriyet”in bayram ve tatillerle ilgili “ilk yasası”yla birlikte 1935 ve 1954 yasalarında da “Şeker Bayramı” dendiğini; “ramazan” adının ise resmi olarak ilk kez “12 Eylül darbesi”nin 81 yasasında kullanıldığını bir güzel yazdı. (Cumhuriyet-26 Eylül 2008)
Demek ki Başbakan, “devamıyız” dediği Menderes’in değil, “karşı çıktığı”(!) faşizmin yasalarını benimsiyor. “Şeker” diyenlerin “kültürel erozyon” içinde olduklarını söylerken de “Cumhuriyeti kuranlar”la birlikte, kendisinin de varlık nedeni olan “demokrasi”mizi aşağılamış oluyor... dahası, “aziz büyükler”imizi de...
Çünkü annem, iftar sofrasına gösterdiği özeni, misafir odasındaki orta sehpanın üzerine konan “bayram şekeri” kâsesinde de sürdürürdü. Babam da bayramlık “akide”leri mutlaka Hacı Bekir’den alırdı... Bizim bayramımız “şeker” olmasaydı, dünyada eşsiz “tarihi şekercileri”miz ve benzersiz “şekerci dükkânları”mız olur muydu.
“Sakıncalı” gazetelerimizden Hürriyet’te okudum. “Ülker”in araştırmasına göre Türkiye’deki şekerleme satışları bayramda 4 kat arttı; 42 milyon kişi şeker tüketiyor... (25 Eylül 2008)
Başbakan ise “şeker” diyenlere hakaret etmekle kalmıyor, adeta cihat açıyor: “Buna fırsat vermemeliyiz...” (23 Eylül 2008)
Kusura bakmasın, nur yüzleriyle “Şeker Bayramı” derlerken ne emektar anam, ne asker babam “kültürel erozyon” içindeydiler. Hele şu ramazan “fırsat”çılarına asla kanmadılar. Onlar Cumhuriyete sevdalı “Anadolu Müslümanı”ydılar... Mis gibi “ev likörleri”ni de seneye yine sağlıkla oruç tutabilmeyi dileyerek “badem şekeri”yle yudumladılar.
Bence asıl yozlaşma, böylesi “insani” bir “Anadolu kültürü”ne “dindarlık” adına hiddetlenmektir; Türk geleneklerini küçümsemektir...
‘Onarım’! furyası
Gelelim “Boğaziçi’ndeki tatil bayramı”na...
Başbakan bayrama “tatil” denmesine de kızdı. Gerçi, halkımız “Deliye her gün bayram” demiş ama 3 gün bahane edilerek “hükümet kararıyla” 9 gün “kaytarma”ya ne deneceğini bilememiş!
Ne var ki aynı 9 günün tamamında “bayram” yapanlar da var; “kaçak inşaat” için pusuda bekleyenler... Özellikle de Boğaziçi’nde...
Üç yasayla ve özel imar müdürlüğüyle “denetlenen” Boğaziçi’nde tatil demek, takır tukur yankılanan “inşaat sesleri” demektir... Tatil bittiğinde bir de bakarsınız ki daha önce olmayan binalar türemiş; ilaveler yapılmış; katlar çıkılmış...
Nitekim Kuzguncuklu Emel Hanım da diyor ki; “Yanan Köprülüler Yalısı’nda inşaat kıpırdanmaları var; ‘sosyal tesis’ olacağı söyleniyor. Oysa yalı sahiplerinin bile bundan haberleri yok! Yalıda neler oluyor?”
Boğaziçi’nde hazırlıkların ramazandan önce başladığına da Necati Doğru dikkat çekmişti; “Tamir ruhsatıyla yeni inşaatlar yapılıyor...” (Vatan-23-25 Ağustos 2008)
Gazeteler, “dokunulmayan” kaçak inşaat sahipleri arasında ünlü bir AKP’li “veliaht”ın da olduğunu yazmışlardı. Büyükşehir 15 Eylül’deki basın bülteninde şöyle yanıtladı; “Boğaziçi İmar Müdürlüğü’den onarım izin belgesi alınmıştır...”
İşte Boğaziçi’ndeki “inşaat bayramı”ın sözde yasal dayanağı da bu tür “onarım” izinleri. Eşsiz peyzajı gözeten imar sınırlaması “tamirat oyunları”yla deliniyor. Bunun için Koruma Kurulu’ndan onay ve proje de gerekmediğinden, yasalar ve yetkili kurular “atlatılmış” oluyor...
Bu arada yakın yıllara kadar yalıların arasından denize ulaşan “sokağımsı” dar geçişlerin de “kapatıldı”klarını anımsatalım. Sahil yolunun yaslandığı yeşil yamaçlarda ise kaçak hafriyatlarla açılan “otopark oyukları” giderek çoğalıyor...
Şimdi söyler misiniz bunun adı tatil olsa ne olur, bayram olsa ne olur?
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
En Çok Okunan Haberler
- 'Ben o gün tecavüze uğramadım diye...'
- MSB'den açıklama geldi
- İki jandarmanın davası görüldü
- Teğmenleri değil yargıçları konuşalım
- İmamoğlu'ndan Bakan Tekin'e sert tepki
- Saat verildi, sayı istendi
- CHP'li isimden Cevizoğlu'nun sözlerine tepki
- TCMB ve TBB'den açıklama
- Sürecin şifreleri!
- İstanbul'da sahilde 2 ceset bulundu