Mustafa Sönmez
Mustafa Sönmez mustafasnmz@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

Suriye BatağınaKim İtiyor, Neden?

15 Haziran 2012 Cuma
\n

ABD, küresel krizin yaralarını sarmakta zorlanıyor. Kendi ülke enkazını henüz hale yola koyamadı. İyileşmesi büyük ölçüde Avrupada da yeniden büyümenin başlamasına bağlı ama Avrupada olanlar, iyice kaygılandırıcı. Avrupa, borç krizini aşma, yeniden büyüme ivmesi yakalama yolunda henüz çıkış bulamadığı gibi, 2012 ile ilgili daha kötümser gelişmelere kendini hazırlıyor. Üstelik ABnin ekonomik kimyasının yanında politik kimyası da tehdit altında. Bu bozulmada, hafta sonu yapılacak Yunanistan seçimleri kilometre taşı olacak.

\n

Avrupa, bu pazartesi yeni bir tarihe uyanmaya hazırlanıyor. Neoliberal paradigmaya kafa tutmuş, problem çocuk Yunanistan cürümü kadar yer yakar ama emsal olma özelliği endişe kaynağı. Herkes Yunanistanı fiyatladızaten, gözler İspanyada. Sonra da sahneyi İtalya alacakGüney Avrupa, Eurozoneu dibe çekerken Avrodan kopuş, giderek ABden kopuş gibi senaryolar gündeme gelebilir.

\n

Düşen Avrupadan pay kapma çabaları da eksik kalmıyor. Özellikle Çin, sonra da Rusya, ABnin zayıf halkalarından paylar kaparak, örneğin Yunanistan, İspanya, İtalyadan bankalar, şirketler alarak Avrupa cephesinde önemli mevziler kapma çabasındalar. Almanyaya kafa tutan Yunanistan başta olmak üzere diğer Güney Avrupa ülkeleri de Merkele mahkûm olmadıklarınıyükselen BRICi işaret ederek gösteriyorlar zaten.

\n

***

\n

BRICin Avrupadaki olası pay kapma hamlelerine ABD ne karşılık verir, henüz bilinmez. Yapabileceği ne var, o da bilinmez. Ama aynı ABDnin, enerji alanlarını Çinin kontrolüne kaptırmamak gibi bir derdi var ve Ortadoğuyu, Kafkasları, bu nedenle bildiği gibi dizayn etme çabasında. Çinin Ortadoğu, Kafkas petrollerine, doğalgazına erişimini ve kontrol gücünü sınırlamak ABDnin asli hedefi. Bu, ABD için hayati bir konu. Enerji devi Rusya ve kontrolündeki Bağımsız Devletler Topluluğunun, S.Arabistan, Körfez ülkeleri gibi ABDnin daha çok kontrolündeki enerji ülkeleri üstünde hegemonyasını önleme çabaları hızla önem kazanıyor ve burnumuzun dibindeki Suriye iç savaşını da bu bağlama oturtup konuşmak gerekiyor. Dahası, Türkiyenin iç siyasetinde olan bitenleri, bütün bu dış bağlamı göz önünde tutarak irdelemek gerekiyor.

\n

ABD, İngiltere başta olmak üzere Batı Avrupa, Libyanın başına gelenlerin kendi özgül şartlarında Suriyenin de başına gelmesini istiyor. Kaddafinin akıbetini Esad da yaşasın istiyor. Çünkü, Suriye, ABDnin bölge planlarına uymayan bir aktör. Ona dokunmaması İran, Rusya, hatta dolaylı olarak Çine yarayacak. Buna ise tahammülü yok. Dünya medyasını yönlendirerek, Suriyeye dış müdahalenin kaçınılmaz hale geldiğine dair kamuoyu hazırlıyorlar. Ergin Yıldızoğlunun çarşamba yazısında belirttiği gibi, Selefi akımlarla işbirliği yapmayı da sorun görmüyorlar; önemli olan İranı sıkıştıracak, İsraili koruyacak bir Sünni-Şii kamplaşmasının inşa edilmesi.

\n

Suriye, Libya gibi değil. Burada, yanı başında İran var, Suriye üzerinde Rusyanın jeoekonomik ve askeri düzeyde vazgeçemeyeceği çıkarları var. Bu ikisinin üstünden Çinin Suriyede statükonun bozulmamasından çıkarları var. Suriye düşerse, Çinin enerji tedarikçisi, yatırım alanı İran da kan kaybına uğrar. Çin bunu tabii ki istemez.

\n

Suriye konusunda ABD ve müttefiki Batı, Türkiyenin daha çok inisiyatif almasını istiyor. ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clintonın Suriye ordusunun Halep için yığınak yaptığını söyleyerek; bu durumun, ulusal ve stratejik çıkarları açısından Türkiyenin kırmızı çizgisi olabileceğini belirtmesi, önemli bir ufka varıldığını ifade ediyor. Batı basınında yer alan, aslında uzun süredir devam eden yayınlar, Türkiyeyi Suriye savaşının içinde gösteriyor. Yandaş medyada, daha ne duruyoruzyazıları da çoğalacağa benzer. Bir örnek, 14 Haziran tarihli Yeni Şafakta, İbrahim Karagülleden; Eğer bir savaşın içindeysek, ki görüntü öyle, bunu açıktan yapalım. Önüne gelene saldıran tipleri sokağa salarak kamuoyu oluşturmanın başta tehlikeleri de barındırdığını bilelim”.

\n

***

\n

RTEnin arkadan itmelere direnip direnemediği bilinmez, ama kendi evi içinde huzurtesis edememiş bir ülke olarak savaşa girmenin, insanın başına ne işler açacağının inceden inceye hesapları yapılıyor olmalıdır. Çünkü kolay değil, itilmek istenen coğrafya, İran, Irak, Suriye, Mısır, Lübnan, Ürdün ve İsrail coğrafyasını kucaklayan bir mayınlı tarla. Suriyeye açıktan dokunma halinde hesap verilecek İran, Rusya, Çin gibi aktörler var.

\n

Evin içi ise huzursuz. Sırtta, bir kambur, halledilmemiş bir Kürt sorunu var. Sıcak savaş şartlarında Kürt faktörü hesaplanmadan adım atılamaz, sulhun yolu nasıl bulunacak? Vesayet kavgasında demoralize olmuş bir TSK ile nasıl böyle bir işe kalkılacak? Hele ki iç kamuoyu? AKPnin seçmeni bile ABD kumandalı bir müdahaleye destek verir mi? Ya kırılgan ekonominin hali nice olur?

\n

Hem Kürtlerle hem TSK ilesulh olup evin içini düzenleme, sonra sefere konulma çabasına ise içeriden cemaat çelmesi geliyor. Ne zaman Kürt meselesindemüzakerealanına inişe niyetlenilse, son Van Belediye Başkanını da kapsayan operasyonda olduğu gibi, cemaat adliyesi, polisi mahareti olduğu söylenen KCK operasyonları yaşanıyor. TSK ile sulh olmak da, özel yetkili mahkemeler ile olmuyor. Oradaki cemaat vesayetini kırmak ise 14 Haziran tarihli Zamanda Mümtazer Türkönenin yazdığı AKPde çözülme ihtimalini gündeme taşıyor. Ne diyor Türköne: Yargının özel yetkiler kullanarak peşine düşeceği suçlar kalmadı mı? AK Parti Meclis grubunun ezici çoğunluğu bu soruya hayır varcevabını verecektir AK Parti çözülüyor mu? Özel yetkili mahkemelerle ilgili tartışmalar bu sorunun cevabını ararken sağlam bir fikir verecek. AK Parti grubunun, yargı paketi görüşülürken verilecek bir değişiklik önergesine sorgusuz sualsiz evet demesini bekliyor musunuz?

\n

İç fay hatlarımızda bir depremin şiddeti ne olur, göreceğiz. AKP - cemaat koalisyonunun, ÖYM çatışmasından tek parça çıkması çok zor. Dışarıda büyük risk almaya kalkmadan iç hesaplaşma kendini dayatmış görünüyor. Buradan nasıl terkipler çıkar, merak konusu.

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları