Mustafa Balbay
Mustafa Balbay mustafabalbay35@gmail.com Son Yazısı / Tüm Yazıları

Yeni bir açılım mı?

08 Haziran 2022 Çarşamba

Türkiye’nin bugünlerini hazırlayan 7 Haziran 2015 seçimlerinin yıldönümündeyiz. O gün AKP, Meclis’te çoğunluğu kaybetmiş, bir başka deyişle tek başına iktidarı yitirmişti. 

AKP, o seçim sonuçlarını beğenmedi. “Halk hatasını düzeltecek” dedi. 1 Kasım’da seçimler yenilendi. O beş aylık zaman dilimde 400’den fazla yurttaşımızın yaşamını yitirdiği kanlı, karanlık olaylar yaşandı. AKP oylarını yüzde 10 artırıp yeniden tek başına iktidar olurken bir de MHP desteği sağlamış oldu. 

2009’da başlayan, kamuoyunda “Kürt açılımı” diye bilinen, anlatım teması “barış süreci” olan dönemin tam tersi bir döngü başladı. 

MHP, tümüyle karşı olduğu bu açılım sürecinin bitmesiyle, AKP ile bugüne dek devam eden bir iktidar yolculuğuna girdi. Bu zaman diliminde AKP MHP’ye, MHP AKP’ye benzeşti. Tek hedef var:

İktidarı sürdürmek!

***

Aradan yedi yıl geçti...

Bugünkü tabloda AKP, MHP oylarının toplamı Meclis çoğunluğunu sağlamaya yetmiyor. 

Yüzde 15 kararsız, yüzde 10 HDP oyunun dışındaki dağılımda ortaya şu çıkıyor:

Cumhur İttifakı ve Millet İttifakı’nın ya oylarını yüzde 15 daha artırması ya da HDP’yi yanına çekmesi gerekiyor.

Şu aşamada cumhurbaşkanı adayı öncelikli tartışılsa da Saray’ın aklı fikri Kürt kökenli yurttaşların oyunu blok olarak almakta. 

Genel bir hesaplamayla Kürt kökenli yurttaşlarımızın beşte ikisi Güneydoğu’da, beşte üçü öteki bölgelerimizde yaşıyor. Salt bu durum bile birlikte yaşamayı toplumun çözdüğünü, siyasetin çözemediğini gösteriyor. AKP, Güneydoğu oylarının yarıya yakınını alıyor. Bunu inanç kimliği baskın siyasal önderlerin etkilediği oylar diye değerlendirmek mümkün. 

Özellikle İstanbul’da yenilenen seçim gösterdi ki büyük kentlerdeki oylar kimse için çantada keklik değil. 

Saray bu tabloya bakıp şöyle bir siyaset taslağı hazırlamış görünüyor:

1- MHP’yi ürkütmeyecek yeni bir açılım planlamak.

2- Bunun için yeni dernek ve benzeri örgütlenmelere gitmek. Açılım söylemlerini onların dillendirmesini sağlamak.

3- Kürt kökenli din adamlarını devreye sokmak.

4- Bu iklimi HDP’nin hareket sahasını daraltacak şekilde oluşturmak.

5- İmralı’nın bu açılıma olumlu baktığı izlenimini yaymak.

Yeniden altını çizelim her seçeneğin gündemde olduğu, hiçbirinin mutlak olmadığı bir döneme girdik. İktidar, ekonominin konuşulmaması için her şeyi yaparken blok olarak yanına çekebileceği seçmen kitleleri arıyor. İlk gözünü diktiği yer de HDP’ye oy veren kesim. 

***

Yeni açılım arayışı hayata geçerse iktidar umduğunu bulabilir mi?

En çok siyasette denenmiş bir söz vardır:

Aynı yöntemleri izleyerek farklı sonuçlar alamazsınız!

İktidarın yarı ve tam resmi yayın organlarındaki satır araları, bize şu soruyu sorduruyor:

Hedefiniz önümüzdeki seçimler mi, önümüzdeki nesiller mi?

İzlenen yöntem tek hedefin önümüzdeki seçimler olduğunu gösteriyor.

Saray şunu görüyor:

Kararsızların tümünü sandığa beş kala yanıma çeksem bile yetmiyor!

Bu nedenle açılım arayışına giriyor. Yetse açılım gerekmeyecek!

Son sorumuz da şu olsun:

Kalıcı bir iç barış için daha ne kadar hata yapmak gerekecek?



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Umut ve mücadele! 21 Kasım 2024
Yine yeniden BOP! 20 Kasım 2024

Günün Köşe Yazıları