Süper Lig tarihinin hakem hataları ve atamaları yönünden en karmaşık sezonunun nihayet son haftasına geldik. Şampiyonluk yarışında ipi göğüslemek için mücadele eden F.Bahçe ve Trabzonspor’un maçlarına baktığımızda özellikle ligin ikinci yarısında hakemlerin konuşulmadığı bir haftayı hatırlamıyorum. Geçen hafta Türk futbolu ve hakemliği adına tartışılması gereken nokta, Cüneyt Çakır’ın verdiği penaltılar, kırmızı kart değil, MHK tarafından bu maça nasıl atandığıdır. İki hafta önce Trabzon-G.Antep müsabakasında sonucu etkileyen bariz hatalar yaptığını gördüğümüz Cüneyt Çakır’ı öyle bir maçtan sonra F.Bahçe-Ankaragücü karşılaşmasında görevlendirmek hem Çakır’a hem de futbolumuza ihanet etmekten başka bir şey değildir. Şu anda MHK’nin izlemiş olduğu yol futbolumuz ve hakemliğimiz için son derece tehlikelidir. F.Bahçe ve Trabzon lehine hata yapan hakemler yeniden önemli maçlarda görev alırken bu iki takım aleyhinde yanlışa imza atanlar ise uzun bir süre ortadan kaybolmaya mahkûm ediliyor. 5. haftada Trabzon-Manisa maçı sonrasında Şenol Güneş’in “Ben olsam onun hakem lisansını yırtarım” dediği M.Kamil Abitoğlu ile 4 hafta önce yönettiği Fenerbahçe-G.Antep maçında Sarı - Lacivertliler aleyhine hatalar yapan Hüseyin Göçek’e MHK tarafından yaptırımlar uygulanırken Trabzonspor lehine hatalar yapan Cüneyt Çakır’ın hemen önemli bir maçta görev alması bu uygulamaların çok net örnekleridir. Haziran ayındaki TFF seçimlerini düşünüp koltuk kaygısı ile hareket eden MHK’nin bu tutumu F.Bahçe ve Trabzon maçlarını yöneten hakemlerin kafalarının karışmasına, yıpranmasına ve futbolumuzda genel bir güvensizlik ortamının doğmasına sebep olmakta. MHK’nin bu tutumu hakemler arasında da ayrımcılığa neden olurken süper lig kadrosu ‘üç-beş hakem ve diğerleri’ olarak iki gruba ayrılmakta. Böylece diğer hakemler mutsuz bir azınlığı oluşturmakta.

Yeni sezonda Oğuz Sarvan MHK’nin başında olmayacak ancak bölünmüş, parçalanmış, eğitim yönünden geride kalmış ve psikolojik olarak çok yıpranmış olan hakem topluluğunu tekrar toparlayabilmek yeni gelecek MHK’yi bir hayli uğraştıracaktır. Kısacası hakem toplumuna çok şeyler vaat ederek MHK’nin başına geçen Oğuz Sarvan, üç buçuk yılın sonunda camiaya çok önemli tahribatlar vermiş bir hayal kırıklığı olarak görevi bırakacaktır.