Miyase İlknur

‘Gıcıklık olsun’

09 Mart 2024 Cumartesi

Öyle bir seçim kampanyası izliyoruz ki belediye başkanı adaylarından genel başkanlara, meclis üyelerinden muhtarlara kadar çılgın bir kampanya yürütüyorlar.

Vaatleriyle, gaflarıyla, seçmen tavlamak için dağıtılan ilginç eşantiyonlarıyla uzun süre belleklerden silinmeyecek bir kampanya dönemi geçiriyoruz.

Uzun süredir hakkında yazı yazmama kararı aldığım İYİ Parti lideri Meral Akşener’den başlayalım ilginçlikler silsilesine. Ankara’nın Etimesgut ilçesinde kampanya yürütürken “Etimesgut’u çok istiyorum” diyor. Bu ilçeyi neden bu kadar çok istediği sorulduğunda ise Akşener’in verdiği yanıt şöyle: “Gıcıklık olsun.”

Türk siyasi tarihi literatürüne çıkışlarıyla hayli katkıda bulunan Akşener, bu katkılarına böylece bir yenisini daha eklemiş bulunuyor. Bizim bildiğimiz siyasi liderler kendi partilerinde olmayan bir il veya ilçeyi çok ama çok isteyebilirler ama bunu “gıcıklık olsun” diye değil, daha önce az oy aldığı yeri kazanarak başarılı olduğunu göstermek için isterler. Ama Meral ablamız sırf gıcıklık olsun diye masayı dağıtan, sırf gıcıklık olsun diye iktidarı değil muhalefeti hedef alan bir siyasi olduğu için şaşmamak gerekir.

Erdoğan’ın da Akşener’den pek farkı yok aslında. YRP ile anlaşıp çok istediği İstanbul’u rahatlıkla kazanmak yerine sırf gıcıklık olsun diye Fatih Erbakan’ın partisine kapıları kapatarak bu gidişle başta Urfa, Elazığ ve Yozgat olmak üzere pek çok ili kaptıracak gibi görünüyor. Tabii Erdoğan’ın gıcıklığı sadece Erbakan’a yönelik değil. O YRP’de o partide etkili bir konuma gelen eski bakanı Suat Kılıç’a da gıcık oluyor.

CHP’nin Afyonkarahisar Belediye Başkanı Adayı Burcu Köksal da DEM Partilileri gıcık etmek için abuk bir laf ediyor. Parti içinde Köksal’ın asıl değişimcilere gıcıklık olsun diye bu lafı söylediğini iddia edenler de az değil. Köksal, belediye başkanlığını kazanırsa DEM Partilileri belediyeden içeri sokmayacakmış. Burcu Hanım başkanlığı kazanınca belediye binasını başkana tapuladığını sanıyor herhalde.

DEM Partili birini evine almazsa kimse ona bir şey demez. Ama söz konusu kamu binası ise işte orada durmalı.

DEM’LİLER EMLAK VERGİSİNDEN MUAF MI?

DEM Partililerin Burcu Köksal’a kızmasına da bir anlam veremedim doğrusu. Ben Afyon’da yaşayan bir DEM Partili olsaydım “Oley” diye sevinç naraları atar, halay çekerdim. Düşünsenize beş yıl boyunca başkan beni binadan içeri sokmayacağına göre emlak vergisinden de yırttım demektir.

CHP içinde bu konuda Burcu Köksal yalnız değil. Bir yol arkadaşı daha var. Üstelik o şu anda belediye başkanı. Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan’dan söz ediyoruz. O DEM’lilere tepki konusunda Köksal’dan daha keskin. Bırakın belediye binasını aynı kaldırımı bile paylaşmayacağını söyledi. Ama kimse ona parmak sallayıp partiden atmakla tehdit etmedi. Partiden ihraç edildiği halde sırf Kılıçdaroğlu’na gıcıklık olsun diye apar topar partiye davet edildi.

Burcu Hanım’ın gafından sonra CHP Genel Başkanı Özgür Özel, durumu toparlamaya çaba gösteren bir açıklama yapmasının ardından aynı hanımefendi gıcıklık olsun diye “Ben sözümün arkasındayım” demesin mi?

Kulislere göre Özel’e telefon açan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Adayı İmamoğlu, Burcu Köksal’ın partiden ihracını istemiş. Özel ne yapsın? Aşağı tükürse sakal yukarı tükürse bıyık. Olayı fazla büyümeden sürece yaymak isteyen Özel, ihraç mekanizmasını hemen devreye sokmadığı için bu kez de İmamoğlu, sanırım Özel’e gıcıklık olsun diye Köksal’a “Kendisine ya yeni bir görev ya yeni bir parti bulsun” diye sert bir açıklama yaptı.

Bu seçim sürecinde CHP’li adayların seçmene dağıttığı hediyeler de çılgın. Avcılar adayı seccade, Ataşehir adayı zikirmatik ve imsakiye dağıtıyor. AKP ise seküler seçmenin yoğun olduğu İstanbul ve İzmir’de kahve ve çayı tercih etmiş. CHP’liler AKP’yi kızdırmasınlar bence. Bakarsın AKP de Bakırköy, Beşiktaş ve Kadıköy’de “NUTUK” dağıtır, ona göre.

 



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları