Karga ve Öteki

07 Haziran 2011 Salı
\n

Kentte, kırda, her yerde rastlarsınız onlara. Hor görüp çirkinlik örneği sayanlar kadar sevenleri de vardır. Çok zeki oldukları, yapılan iyilik ve kötülüğü unutmadıkları, yavrularını savunurken saldırganlaştıkları bilinir. Türlü hikâyeler anlatılır onlarla ilgili. En son, bir tanıdığım, balkonuna düşen kanadı kırık kargayı bakıp beslediğini ve hayvanın iyileştikten sonra ona gümüş bir kolye getirdiğini anlatmıştı.

\n

Nerden mi çıktı şimdi kargalar? İstedikleri yere tünerler ya, Sevgi Çağalın resimlerine konmuşlar bu kez. Göz eriminde sabırla, gururla bekliyorlar ve mağrur, hoşnut ama aldırmaz görünüyorlar. İçlerinden biri, sabah yürüyüşünde karşılaşıyor ressamla, durup bakışıyorlar. Bildiğiniz bir şeyi ilk kez görüyormuş gibi bakarsınız ya bazen, öyle bir uyanıklıkla, yakından, bütün dikkatiyle bakıyor Sevgi ona ve hem merak hem de kafa tutan bir ötekilik duygusu yakalıyor duruşunda. Anlattığına göre, kargalara ve onlar üzerinden öteki olma durumuna böyle yoğunlaşıyor.

\n

***

\n

Kimdir öteki? Öncelikle ne olduğundan çok ne olmadığıyla tanımlanandır. Birilerinden ya da çok bilindik bir yerlerden olmayandır. Kadın, travesti, çingene, Alevidir. Beyaz değil, kara ya da sarıdır. Hırsız, fahişe, tinercidir. Boyun eğmeyen, sinmeyendir. Kısacası şu ya da bu nedenle toplum ya da doğa tarafından itilmiş, dışlanmış olandır. Dinsel, etnik, ırkçı söylemleri reddedendir belki de. Hakkını arayıp savunandır. Çirkin ya da engellidir. Yemeğini kapıp kediyi deli eden, balkonda asılı kürkü ya da tepsideki cevizleri kapıp kaçan, albino doğan yavrusunu reddeden ve insanın hallerine için için gülen kara kargadır.

\n

Belli ki Sevgi Çağal, saygı ve ilgi duyuyor bütün öteki sayılanların direnme ve hayatta kalma savaşımlarına. Açıklama gereksiz, karga bir simge. Çağal, kendi topluluğu içinde uyumlu, onurlu ve bağımsız bu kuşlara yüklemiş ötekiliğin anlamını. Tuvaline aktarırken de torpil yapıp, şaşırtıcı bir biçimde güzelleştirmiş. Renklendirip nakışlamış kanatlarını, tüylerini kabartmış, tırnaklarını kırmızıya boyamış. Gagalarını abartarak cinsel çağrışımlar yüklemiş. İç organlarının röntgenini çekmiş. Kargalara bir çiçek dürbününden bakmış nerdeyse.

\n

***

\n

Çağalın resmini yıllardır izliyorum ve piyasaya teslim olmama tutumuyla sanat ortamında kendisi de öteki olmayı seçtiği için değerli buluyorum. Resmi hem somut hem soyut, hem tarafsız hem özgün. Görende doyurucu bir estetik haz uyandırırken şaşırtıp çarpıyor. Öykü yok. Bir kesit, bir yansıma, bir görünüm ya da gizli bir öz onu asıl ilgilendiren. Bir çıkış noktası olsa da ağır anlamlar bindirmiyor tuvaline. Resim dilindeki olgunluk, küçük karşıtlıkları ustalıkla yansıtabilmesinden doğuyor. Esinini ise daha çok doğada buluyor. Varlık yokluk karşıtlığı ve döngüsellik, doğal formlardan yola çıkarak incelikli erotik çağrışımlara dönüşüyor diri fırçasında. Ama bu daha çok insanın kökeninde var olan derinliği bulmaya yönelik varoluşsal bir arayış.

\n

***

\n

Sevgi Çağal, ABDde Fransız Dili ve Edebiyatı okuduktan sonra Pariste sanat tarihi eğitimi görmüş. Resim ve heykel çalışmalarını kendi atölyesinde sürdüren sanatçı şimdiye kadar yurtiçi ve yurtdışında yirmiye yakın kişisel sergi açtı. Eserleri yerli ve yabancı koleksiyonlarda yer alıyor. Kaygıları, soruları, arayışları ve öfkesi ile sessizce üreten ve emin adımlarla ilerleyen Sevginin kargalarını sergisine giderek ya da galerinin internet sitesinde görebilirsiniz.

\n

\n

Sevgi Çağal - The Crow Show

\n

Dem-Art Sanat Galerisi / 24.5.2011 – 14.6.2011

\n

\n\n



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Veda (08.01.2013) 8 Ocak 2013
Burhan Günel 1 Ocak 2013
Edebiyatın Sağı Solu 25 Aralık 2012

Günün Köşe Yazıları