Hikmet Altınkaynak

Kitap da okumalı, dergi de...

02 Şubat 2023 Perşembe

Cumhuriyet Kitap her hafta güncel sanat edebiyat konularıyla uyumlu güzel kitap yazıları sunuyor. Bunun dışında sürekli okuduğum dergiler arasında İnsancıl, Çağdaş Türk Dili, Şiirden, Patika, Berfin Bahar, Özgür Sanat vb. aylık, iki ve üç aylık dergiler var. Bu ay şair, yazar Ertuğrul Özüaydın yönetimindeki Patika’da Oktay Akbal öykücülüğünü anımsatan Müge Gökkurt’un “Yine Aylardan Kasım” adlı öyküsü ilgimi çekti. Diğer dergilerde kısa öykü hiç yok. Müge Gökkurt’un yayımlanan başka öyküsü olup olmadığını bilmiyorum. Sanırım varsa bile adı henüz yaygın değil, görmedim, okuyamadım. Ama başarılı, okuma isteği duyumsatan genç bir öykücü olmalı, diyebilirim.

Kısa öykü deyince günümüzde de Adnan Özyalçıner akla geliyor. Adnan Özyalçıner, 50 yılı çoktan geride bırakan birikimiyle bu yıl iki kitap birden yayımlayan bir usta öykücü.

Bunlardan biri anlatı türünde Yüzleşmeler adını, diğeri de kısa öykülerden oluşan Yağmurda (Everest Yayınları, Ocak 2023) adını taşıyor.

Oktay Akbal, öykülerinde çoğunlukla sevgi, aşk, yaşam, ölüm, mutsuzluk, mutluluk, umut, umutsuzluk temalarını işlemiş, çağına tanık olmuş, toplumsal sorunları, açlığı, işsizliği, savaşı anlatmıştı. Güzel, yalın, akıcı diliyle bir Oktay Akbal okuru yaratmıştı.

Adnan Özyalçıner de daha yakın bir dönemin çarpıcı sorunlarını ele alan, büyülü diliyle kısa öyküde mührünü basan yıldız bir öykücü oldu. Ülkemizde verilen tüm prestijli ödülleri kazandı.

YAĞMURDA

1950 kuşağının simge öykücülerinden olan Adnan Özyalçıner’in Cumhuriyetin 100. yılına taşıdığı bu öyküleri İstanbul’un, Türkiye’nin gerçekçi yaklaşımla bir panoraması. Bu toplam elbette yazar Adnan Özyalçıner’in bakışıyla imgelemiyle bir toplam...

O, zamansız yitirdiği eşi, şair Sennur Sezer’le sevgi, arkadaşlık, yoldaşlık üzerine simgeleşen birlikteliği ile de bilinir. Onunla birlikte “Mahallem İstanbul” dediği İstanbul’u el ele gezmiş, İstanbul’un Taşı Toprağı Altın demiş, Bir Zamanların İstanbulu’nu, Üç Dinin Buluştuğu Kent istanbul’u da yansıtmış, günümüze taşımıştır.

Eşi Sennur Sezer’le birbirlerine karşılıklı şiirler de yazmışlardır. 26.XI.1966 günlü, -Sennur’a-  başlıklı şiirinde Özyalçıner;

Bütün ağaçlar çiçeksiz

dingin heykelleri güzün.

Bir ilkyaz başlattın bende

Günortası karanlığında mevsimin.

Işıltılı bir hüznü sürsün

Bundan böyle yüreklerimiz.

diye seslenir. Sennur Sezer’in yanıtlarından biri Kasım 1978 tarihli, “Bir Sevgi Şiiri” başlıklı ve -Adnan’a- sunuşludur. Uzuncadır. Girişi şöyledir:

“Bir sevgi şiirine başlamalıyım

Eskittiğimiz günler için

Yorgun akşamlarında 

Verdiğin güven, yarım ekmeği

Umudu işçinin”

Şunu demeye çalışıyorum, kısa öyküde günümüzün usta temsilcilerinden biri Adnan Özyalçıner, şiire, öyküye, edebiyata sevgisini, eşi Sennur Sezer’e olan sevgisiyle de birlikte yürütmüş bir ustadır.

Yeni kitabı Yağmur’da geçmişten, günümüzden, gelecekten sevgiler, hüzünler sunuyor.

Öyküye gönül verenler de zaten bunu biliyor.

Günlerin seçim tartışmalarıyla geçtiği günümüzde sevgisizliğe bağımlı kimi siyasilerin yönettiği toplum olmaktan kurtulmak, mutlu olmak için kitap da dergi de okuyalım, umudu, sevgiyi kişisel ve toplumsal olarak iktidara getirelim...



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Okullar tatildeyken... 26 Ocak 2023

Günün Köşe Yazıları