Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Semih’in hatırlattıkları
Beşiktaş’ın genç yıldızı Semih Kılıçsoy adeta takımı sırtlıyor. Kendisine şans verilen 692 dakikada 7 gol atmış. Sadece gol atmasıyla değil golcü potansiyeliyle de göz kamaştırıyor. Trabzon maçındaki performasının ardından Beşiktaş yöneticisi Feyyaz Uçar bir açıklama yaptı, “Semih’i tutamayacağız galiba, talipleri şimdiden kapıyı çalıyor” gibisinden.
Bu ilk başta iyi bir şeymiş gibi geliyor insana. Öyle ya 18 yaşındaki oyuncunuz ilk 11’de oynadığı birkaç maçın ardından hemen büyük teklifler alıyor.
Oysa ki kariyerinin başındaki bir oyuncuyu ne kadar yetenekli olsa da ve ne kadar çok gelir sağlayacak olsa da satmak hiç akıllıca değil. Hem şimdiki takımın geleceği açısından hem de oyuncunun geleceği açısından. İşte Fenerbahçeli Arda. Herkes bayram etti Arda Real Madrid’e gitti diye. Oysa ki Arda sende gelişsin, seninle başarılı olsun, seninle şampiyonluklar yaşasın, seninle Avrupa’da kendini göstersin. O zaman çok daha fazla büyük ücretle gidecekse de gitsin. Beşiktaş gibi, Fenerbahçe gibi dünya kulübü iddiasında olan kulüpler böyle yaparlar. Avrupa başarılarıyla gelirlerini katlarlar.
Ama bizde ellerini ovuşturan menajerler, birtakım rantçılar bu yolu tıkıyor. Bizim takımlarımız nedense her şeyi kısa vadede para kaynağı olarak görüyor artık. Kulüpler menajerlik şirketleri mi ki her para edecek oyuncuyu daha gelişmesini bile tamamlamadan satıyor. Zaten bizim kulüplerin en sevdiği şey transfer. Yaşlı, genç fark etmiyor. Yeter ki transfer çarkı dönsün. “Ne kadar çok transfer o kadar başarı” sanan çok bilmiş bir taraftar ve yorumcu cinsi de var ne yazık ki.
Bakın Sergen Yalçın zamanında Beşiktaş’ın şampiyon olan takımında 4 yeni 1 eski altyapı futbolcusu vardı. Bu takdir edilesi bir şey ama altyapı ve altyapıdan oyuncu kazanılması öyle gelişigüzel yapılacak şeyler de değil. Her şeyden önce bir stratejinizin olması gerek. Amacınız sadece altyapıdan futbolcu oynatmakla sınırlı olmamalı.
Beşiktaş’ta Mehmet
Üstünkaya başkanlığında Serpil
Hamdi Tüzün önderliğinde
kurulan “Özkaynak düzeni”
buna örnek gösterilebilir. 70’li
yılların sonunda kurulan bu düzen
10 yıldan fazla etkisini sürdürdü.
Ama sonra kesintiye uğradı.
Oysa ki her başarıda süreklilik
şart. Bakın Semih de sürekli
oynayınca kalitesi ortaya çıktı.
Valerien İsmael’in kadroya aldığı
Semih, Aboubakar olsaydı yine
bu şansı bulabilir miydi mesela?
İşte bu büyük bir soru işareti...
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
- Dubai çikolatasına rakip
- Balbay'dan çarpıcı Saray kulisi!
En Çok Okunan Haberler
- İzmir’de 13 yaşındaki çocuk AIDS nedeniyle öldü
- Ayşe’yi siz öldürdünüz!
- Mansur Yavaş'tan ilk açıklama!
- 'Erdoğan dönemi artık kapandı'
- AKP’li üyeler bütçe oturumunu terk etti
- Mansur Yavaş'tan jet yanıt!
- İstanbul'da metro yangını
- 5 çocuğunu kaybeden anne yalanladı
- İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne soruşturma!
- 'Vız gelir tırıs gider'