Gülengül Altınsay

Hüsran (23.12.2018)

23 Aralık 2018 Pazar

İlk kez gelmiyorum Kasımpaşa Stadı’na ama unutmuşum basın girişini. Ve yetkililere sormak gafletinde bulundum. Uzatmayayım kimseler bilmiyor. Stadın etrafında tur attıktan sonra ancak buldum daha doğrusu bulduk basın girişini. Ve gördük ki Beşiktaş maçı bile dolduramamış tribünleri. Maça gelince: Çok ilginç başladı. Daha ilk dakikada Dorukhan’ın gol vuruşu, ardından gol sevincinde ciddi sakatlanıp sahayı sedyeyle terk edişi. Sonra uğruna sakatlandığı o golün VAR’la iptali. Genç oyuncu için de Beşiktaş için de çok şanssız bir dakika. Erken oyuncu değişikliğiyle Babel’in oyuna girişi. Ve her şeyin Beşiktaş’ın aleyhine işlediği dakikalar başlıyor. Ama bunun sorumlusu sadece şanssızlık değil. Asıl sorun sahaya çıkarılan kadro ve oyun anlayışı. Altı tane savunmacıyla başlıyorsunuz oyuna. Yani diyorsunuz ki gol yemekten korkuyorum. Önce savunacağım, olursa da gol atarım. Böyle korkak oyun anlayışıyla şampiyon falan olunmaz. Zaten ilk 20 dakikada biri VAR’la iptal edilen 2 gol yiyorsunuz. Karius bir tane net pozisyonu çıkarıyor fakat uzatmalarda bir gol daha yiyip ilk yarıyı 2-0 yenik kapatıyorsunuz.
Çünkü Beşiktaş oyun kuramıyor. Orta alanı rakibe bırakıyor. Takım birbirinden kopuk. Öyle olunca gol rastlantılara kalmış. Orta alanda bir tek Ljajic’le olmaz. İşkence çekiyor adeta, oraya buraya koşturmaktan. Sonunda o da bıkarsa şaşırmayın. Bu arada Oğuzhan da kenarda oturuyor. İkinci yarının başında Siyah-Beyazlılar erken bir gol bularak umutlanıyor. Son yarım saat Beşiktaş beraberlik için Kasımpaşa ise skoru koruma derdine düşüyor. Zaten Beşiktaş’ın bu dakikalarda rakip alanda daha fazla görünmesi de bu yüzden. Şimdi kontra arayan K.Paşa. Ve karşılıklı ataklar. Babel kaçırıyor ama genç Fatih’in yol açtığı penaltı gol olunca 3 puanın sahibi de netleşiyor. Sonuç: K.Paşa eski Beşiktaş gibi, Beşiktaş ise bitmiş...  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Yazmanın anlamı yok 22 Aralık 2024
Mızmız çocuklar 20 Aralık 2024

Günün Köşe Yazıları