Erol Manisalı
Erol Manisalı erolmanisa@yahoo.com Son Yazısı / Tüm Yazıları

‘Kırmızıda geçmek insanlara mahsustur’ dedirtmeyelim

02 Mart 2017 Perşembe

Ortadoğu bin yıllar boyunca dinlerin, kültürlerin, uygarlıkların, savaşların, zeytinin, üzümün, şarabın, uyuşturucunun, şeyhlerin, şıhların, padişahların, kralların, şahların mekânı olmuş.
Sonra yeniçağda treni kaçırmış, Avrupa sanayi ve uygarlık devrimlerinin nal toplayıcısı olarak matbaayı ve sanatı bile dışlar hale gelmiş.
Din ve mezhep savaşları, Birinci ve İkinci Dünya Savaşları ile insan öldürmekte yarışırcasına sürmüş. Bugün de Afganistan’dan Libya’ya ve Sudan’a kadar “performansını” korumakta.
Dinciler ilkel yönetimlerin devamı için toplumu uyutmuşlar. Sanat ve bilimin tartışılması yerine meleklerin ve şeytanların cinsiyetlerini tartışarak toplumların bataklıktan kurtulmalarının yolunu kesmişler.
En fazla silah alan ve kullanan, en fazla uyuşturucu ve kara para geçen, en fazla açlığı ve sefaleti yaşayan bir bölge ortaya çıkmış bugün.
Müslüman dünyada yüzünü uygarlığa çeviren, bağımsızlığını elde eden, hurafeler yerine bilime ve çağdaşlığa yönelen tek ülke Atatürk Türkiye’si olmuş. Ne Araplar, ne Farsiler son yüz yılda bu sıçramayı ve dönüşümü kurabilmiş. Bu yüzden de kimi küresel odaklar ile içimizdeki ve bölgedeki dinciler (dindarlar hariç) Atatürk’ü ve devrimlerini hiç sevmezler.
Çağdaş uygarlık değerlerine, pozitif bilime ve sanata karşı oldukları için Atatürk düşmanı olmuşlar. Atatürk bölgedeki şeyhlerin, şıhların, kralların baş düşmanı haline gelmiş. Son somut örneği dinci FETÖ ve onu kullanan üst akıllardır. Atatürk düşmanları ile dinci FETÖ birleşmişlerdir. 15 Temmuz, Türkiye Cumhuriyeti’ne ve onun Atatürkçü ordusuna karşı yapılmıştır.

‘Bir köpek’, trafik kuralıve uygarlık
Okurlarım hatırlar: Bu köşede “demokrasi sokakta yürümeyi öğrenmekle başlar” cümlemi yıllar boyu sıkça kullandım. İşte birkaç gün önce ekranlarda tıklanma rekoru kıran o görüntü, “en sıkı kanıtımdır”.
Bir köpek, çoğunun kırmızıda birbirlerine çarpa çarpa geçtiği yaya geçidinde kurallara uymuş, yeşili beklemiş ve kural dışı (uygarlık dışı) insancıklara adeta demokrasi ve insanlık dersi vermiştir.
“İtlere mahsustur” diye kimi “insanların” aşağıladığı köpek, insanlara uygarlık dersi vermiştir. Bence o köpeğin, verdiği bu büyük hizmet dolayısıyla ödüllendirilmesi gerekir. “Kamu spotu” olarak ekranlara girmelidir.
Ama trafik kurallarında, ekonomide, siyasette, kültürde kural ve uygarlık dışı hareket eden insanlar, içlerinden o hayvana çok kızmışlardır. “Yahu nerden çıktın a it oğlu it, kırmızıyken de yürüyüp geçseydin ya, bize kötü örnek oldun” diye düşünenlerin azınlıkta kaldığını hiç sanmıyorum.
Bence o köpekçik, bölgemizdeki gidişatı protesto etmek için “kurallara uydu” diye düşünmekten kendimi alamıyorum.
-Kırmızıda geçmeyin, demokrasi kurallarına uyun.
-Birbirinize kin, nefret, intikam duyguları ile bakmayın, saygılı olun, birbirinizi ezip geçmeyin, herkese eşit davranın demek istemiştir.
16 Nisan’da 80 milyon insan bir sınavdan geçeceğiz. Derim ki kuralların yanında olalım, kırmızıda duralım, geçmeye çalışmayalım. Yeşilde geçmek demokrasidir, uygarlıktır, insanlıktır ve çağdaşlıktır.
O örnek köpeğin verdiği dersi aklımızdan çıkarmayalım. “Kırmızıda geçmek insanlara mahsustur” dedirtmeyelim kendimize.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları