Erdal Atabek
Erdal Atabek erdalatak@gmail.com Son Yazısı / Tüm Yazıları

Karakter ne midir?

25 Eylül 2023 Pazartesi

İtibar sandığın şeydir.

Karakter olduğun şey.

Tıp fakültesinin ilk yılı PCN denilen (fizik-kimya-natur) bir hazırlık yılı olarak geçirilir.

Biz de bu yılın dört dersini Nazi Almanya’sının görevlerine son verdiği Yahudi profesörlerden alıyorduk.

Fizikte Prof. Dr. Zuber, kimyada Prof. Dr. Breusch, zoolojide Prof. Dr. Curt Cosswig, botanikte Prof. Dr. Heilbronn bize ders veren yetkin öğretim üyeleriydi.

Nazi Almanya’sı Yahudi olan ya da ailesinde Yahudi bulunan kişilerin devlet hizmetinden kovulduğunu açıklayan bir yasa çıkarmıştı.

Üniversiteler de bu yasaya göre işlem yapmışlar, Yahudi bilim insanları görevlerinden atılmışlardı.

Türkiye bu değerli bilim insanlarına kucak açmış, onlara yeni üniversitelerinde görev vermişti.

Bu olay dünya bilimsel eğitim tarihinde ayrı bir sayfadır.

Bir süre sonra bu profesörler arasında olan zooloji (hayvanbilim) profesörü Dr. Curt Cosswig’in Yahudi olmadığını hayretle öğrendik.

Curt (Kurt okunur) Cosswig, saf Ari ırkındandı, Yahudi değildi. Ailesinde de Yahudi yoktu. Eşi de saf ari ırkındandı.

Yani, Prof. Dr. Curt Cosswig görevinden atılmamıştı. Almanya’daki kürsüsünde çalışmalarını sürdürür, yaşamında hiçbir değişiklik olmazdı.

Ama o, öyle yapmamış, “Bana ne” dememiş, Yahudilere yapılan işlemlerin haksız bir zulüm olduğunu görerek bu zulmü protesto etmek için, görevinden ve vatanından ayrılmıştı.

Bu uzun boylu, atletik yapılı, sarışın, mavi gözlü Alman hoca derslerini veriyor, Bebek semtinde oturduğu evden yanındaki kurt köpeğiyle gezintiye çıkıyordu.

Bir yandan da Türkiye’nin hayvanlarını inceleme çalışmalarını sürdürüyordu.

Bandırma Kuş Cenneti’ni bulan da odur. Bütün dünyaya buradaki kuşları, yerleşmelerini, geliş gidişlerini inceleyerek tanıtan Prof. Dr. Curt Cosswig’dir.

Bu olayı öğrenmem benim ufkumda yepyeni bir boyut açtı.

Demek ki, bir İNSAN, kendisine hiç dokunmayan bir konuda başkalarına yapılan haksızlığa karşı çıkarak her şeyini değiştirmeyi göze alıyor, yaşamına başka bir yön verebiliyordu.

İşte, “KARAKTER BU” dedim.

Ve bunu Nazi Almanya’sında yapan ender kişilerdendi.

Evet, Alman üniversitelerinde bu zulme karşı çıkanlar olmuştu. Demeç verenler, katılmadıklarını söyleyenler, hatta istifa edenler olmuştu.

Ama böyle kürsüsünü, vatanını terkeden, zulme uğrayan Yahudi bilim insanlarıyla birlikte hareket eden bir başkasını -varsa da- ben bilmiyordum.

Prof. Dr. Curt Cosswig bizim gözümüzde artık bir “insanlık kahramanı” olmuştu.

O bütün bunlardan habersiz, işini yapıyor, derslerini veriyor, zooloji araştırmalarını sürdürüyordu.

KAHRAMAN KİMDİR?

Tarihte “kahramanlar” devlet kurucusu olanlar, büyük zaferler kazananlar, adını tarihe yazdıranlar olarak yer alır.

Bu özelliklerin tümünü de taşıyan büyük önder Atatürk’tür.

O büyük insan ülkesini yıkıntıdan kurtarmakla kalmamış, bilimsel çalışmaların da ufkunu açmıştır.

1933 yılında üniversite reformunu yaparak eski Darülfünun’u yeni üniversite yapacak adımları atan devlet adamı olmuştur.

İşte, üniversite devriminin yapıldığı 1933 yılında, Nazi Almanya’sının kovduğu Yahudi bilim insanları Türkiye için yeni bir atılım olmuştur.

Bu kararı veren büyük önder Atatürk, dönemin maarif vekili ile bu bilim insanlarını çağırmış, burada kurulan yeni üniversitede görev almalarını sağlamıştır.

İşte, bu kadronun içinde “kendi isteğiyle, kendi kararıyla” yer alan Prof. Dr. Curt Cosswig de başka bir “kahramanlık” örneği göstermiştir.

Demek ki bir İNSAN, tek başına olsa da mesleği, konumu, kenti, vatanı söz konusu olsa da hepsini değiştirmeyi göze alarak bir zulme karşı çıkabiliyordu.

Şimdi bakıyorum da

Ülkemin işbaşındaki iktidarını görüyorum:

Söz verip tutmayanlar,

Söylediklerinin aksini yapanlar,

Sahtekârlar, onları koruyanlar,

Yalancılar, bunu marifet sayanlar,

Despotlar, onların çevresini saran çıkarcılar,

Ya muhalefet?

Onların tek adam özentileri,

Yerlerini korumak için tezgâhlar kuranlar

Hepsini görüyorum

Ve bir kez daha anlıyorum ki;


İTİBAR SANDIĞIN ŞEYDİR.

KARAKTER OLDUĞUN ŞEY...



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Çalınan gelecek!... 29 Nisan 2024
Istakozun intikamı! 22 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları