Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Yargıcın vicdanı
Tarih, siyasal baskı karşısında, gerçekleri inkâr eden, hukuktan, adaletten sapan insanlarla doludur!
Bu insanların arasında elbette yazarlar, düşünürler, sanatçılar, hukukçular, din adamları, yargıçlar ve savcılar da vardır.
Ama her birinin, hukuka, adalete ve gerçeklere gözlerini kapaması aynı sonucu vermez:
Örneğin, bir yargıcın, bir savcının hukuktan, adaletten, gerçeklerden kopması, sapması, bir yazarınkinden çok daha zararlıdır; çünkü başka insanların haklarını, özgürlüklerini zedeler, üstelik toplum düzenini de berhava eder:
Gerçeklere dayalı olan hukuk ve adalet, bir devletin, bir toplumun ve o toplum içindeki özgür ve haysiyetli bireylerin var olabilmesi için ön koşul değil midir?
***
Demokratik rejimlerin, cumhuriyetlerin en önemli özelliği, bireyleri, kralın, padişahın, çarın, sultanın, kulları, köleleri olmaktan çıkarıp özgür vatandaşlar haline getirmek değil midir?
Osmanlı İmparatorluğu’ndan Türkiye Cumhuriyeti’ne evrilmiş olan Türkiye, kulluktan, kölelikten kurtulmuş bireylerin oluşturduğu, özgür ve bağımsız vatandaşlardan müteşekkil bir toplum meydana getirmiştir:
Hepimizin güvencesi, seçtiğimiz ve bize hizmet etmesi gerekirken bizi döven yöneticilerin merhameti değildir...
Hepimizin güvencesi anayasal hukuk ve adalettir!
***
Bu gerçekleri herkesin, özellikle de hukuk insanlarının, en başta da savcıların ve yargıçların bilmediğini sanmıyorum.
Bir savcı, bir yargıç, göz göre göre bütün evrensel ve ulusal hukuk kurallarını çiğniyorsa, haksız ve adaletsiz kararlarla insanları mahkûm ediyorsa, bunu cehaletinden dolayı yapmıyordur:
Hukuk ve adaletten başka bir yere olan bağımlılığından yapıyordur!
Yaptığı yanlışları ise ya bir inanca, ya bir gruba veya “evlad-ü-ıyal” denilen ailesinin geçim derdine dayayarak vicdanını susturmaya çalışır.
***
Ama o vicdan var ya o vicdan...
O vicdan susmaz!
***
Elbette zalimlerin de vicdanı vardır:
Ama, vicdanı ses vermeye başlayan zalim, onun sesini, zulmünü arttırarak bastırmaya çalışır!
***
Türkiye, vicdanının sesini bastırmaya çalışan yargıç ve savcıların artan zulümlerinden oluşan bir koroya mahkûm değildir...
Çünkü biliyorum ki onların arasında, gerekirse orkestra şefinin yanlış yönetimine başkaldırarak, doğru notaları okuyacak, hukuku ve adaleti savunacak değerli soprano ve tenor sayısı çok fazladır!
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
- Dubai çikolatasına rakip
En Çok Okunan Haberler
- 'Tarihe not düşmek için geldim'
- Çok konuşulacak 'adaylık' açıklaması
- Fatih Altaylı ve İsmail Saymaz'a soruşturma
- Aydın Dağları'nda son yılların en verimli hasadı yapıldı
- Protesto eden yurttaşlara polis müdahalesi!
- A Milli Takım'ın Uluslar Ligi'ndeki rakibi belli oldu!
- AKOM, İstanbul için 'saat' verdi: Çok kuvvetli geliyor!
- 5 yılda Türkiye'nin en büyüğü oldu: Nusret'e de satıyor
- Yıkılması gerekiyor!
- Ünlü markanın adı bir kez daha listede!