Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Siyasi hedef?
Her savaş, ister saldırı isterse savunma için olsun, aslında bir siyasal hedefe ulaşmak için yapılır:
Hedef ne kadar gerçekçiyse ve ne kadar kısa sürede gerçekleştirilebilirse bedel de o kadar düşük olur.
Unutmayalım, savaşın bedeli, doğrudan doğruya evlatlarımızın canlarıyla ödenmektedir!
***
Türkiye’nin son harekât ile tırmandırdığı bu savaşın siyasal hedefi nedir?
1) Savaş ABD’nin öncülüğünde başlatıldığında hedef Esad’ın iktidardan düşürülmesi ve Şam’a gitmek olarak ilan edilmişti. (“En kısa zamanda Emevi Camii’nde namaz kılmak” söylemi.)
2) Kısa bir süre sonra ABD’nin ve müttefiklerinin siyasal hedeflerine Suriye’de ulaşmasının Irak’taki kadar kolay olmadığı anlaşıldı; böylece bu hedef gündemden düştü; yeni hedef IŞİD ile mücadele ve onu yok etmek olarak belirlendi.
3) Bu sırada Türkiye’nin sınır güvenliği tehlikeye girmişti; Türkiye bir yandan ABD’nin kendisi için belirlediği bu hedef değişikliğine ayak uydurmaya çalışırken, öte yandan sınır güvenliğinin sağlanmasını yeni hedefi olarak belirledi.
4) “Ilımlı (Amerikancı) siyasal İslam” yaratma projesinin gerek Libya’daki, gerekse Mısır’daki başarısızlıklarından ve “Arap Baharı”nın “Arap Trajedisi”ne dönüşmesinden sonra, Rusya ve İran’ın da devreye girmesiyle artık kesinleşen Suriye’deki yenilgisi ABD’yi, Trump’ın seçilmesinden sonra, Suriye’den tümüyle çekilme kararına götürdü.
Böylece ABD, sonradan belirlediği “IŞİD’i yok etme” hedefinin (ister inanın, ister inanmayın) gerçekleştiğini öne sürdü ve askerlerini çekmeye başladı.
5) Savaşın Türkiye tarafından tırmandırılması, doğrudan doğruya ABD’nin bu kararına bağlı:
ABD, Suriye’den çekilerek, bir yandan IŞİD’i besleyen, öte yandan milyonlarca Suriyeli mülteciyi dünyanın, özellikle de Türkiye’nin gündemine oturtan “Suriye sorununu” Türkiye’ye ihale etmiş görünüyor.
***
“Suriye savaşının siyasal hedefi nedir” sorusu tam bu noktada büyük önem kazanıyor:
1) Türkiye, Esad’ı devirme hedefini, savaşı başlatan ABD hem bu hedeften vazgeçtiği, hem de bölgeyi terk ettiği halde, hâlâ sürdürmekte midir?
2) Dünyanın ve Türkiye’nin başına bela olan IŞİD militanları için nasıl bir çözüm düşünülmektedir?
3) “Güvenli bölge” denilen “koridor” veya “cep” teröristlerden temizlendikten sonra, Türkiye buraların güvenliğini nasıl sağlayacaktır? Bu güvenlik sorununu çözecek siyasal hedef belirlenmeden ve bu hedef gerçekleştirilmeden savaş sona erdirilebilir mi?
***
Şimdi asıl yanıtlanması gereken soru şu:
Türkiye savaşın başından beri Suriye’nin toprak bütünlüğünün korunmasından yana olduğunu belirtmektedir.
Hem sınır güvenliğinin sağlanması hem de “güvenli bölgenin” teröristlerden temizlenmesi ve bu sonuçların kalıcı hale getirilmesi, “toprak bütünlüğü korunan” Suriye’de, mevcut devletle yani Esad ile anlaşmadan sağlanabilir mi?
Gerçekten çözümden yana olanlar, CHP’nin Suriye toplantısının sonuç bildirisine ve Kılıçdaroğlu’nun söylediklerine baksınlar!
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
En Çok Okunan Haberler
- İki jandarmanın davası görüldü
- İşte en yakın deprem riski olan yerler!
- Hakim, savcı eşini Ağır Ceza Başkanı’yla yakaladı
- Bu zamdan 10 milyon yurttaş etkilenecek
- İşte 500 bin liranın aylık getirisi!
- DEM Parti’den açıklama!
- MSB'den açıklama geldi
- CHP'li isimden Cevizoğlu'nun sözlerine tepki
- Çakıcı, Hrant Dink'in katiliyle görüştü!
- Kan donduran ifade: ‘Annem yanarken gülüyordu’