Türkiye’de olup bitenler sadece Demokratik/ Laik Siyaset ve Hukuk Devleti sınırlarını değil, aklımızı ve mantığımızı da zorlayan bir düzeye ulaştı.

***

Pazar gecesi: Sonuçları haksız ve hukuksuz gerekçelerle geçersiz sayıldığı için tekrarlanan ANORMAL BİR SEÇİM öncesi...
Sanki seçim NORMALMİŞ GİBİ yapılan bir tartışma programı izledik.

***

“Ülkeyi kim yönetiyor” diye sorarsanız, yanıt zaten OKSİMORON:
(OKSİMORON: “Yaşayan ölü” gibi, birbirini yanlışlayan çelişik -mütenakız- kavramlarla tanımlanan bir durum)
Ülkeyi yöneten politikacı, “TARAFSIZLIK” yemini etmiş “PARTİLİ” bir Cumhurbaşkanı.

***

Cumhurbaşkanının halk tarafından ilk kez seçileceği oylamada:
Belediye meclisi üyelerinin bile seçime girmek için istifa etmeleri gerekirken, ülkenin başbakanı istifa etmeden ANORMAL olarak seçime girdi, cumhurbaşkanı seçildi ve seçim sonucu NORMALMİŞ GİBİ kabul ettirildi.

***

Ülkenin bugünkü Ucube Anayasası, 20 Temmuz Sivil Darbesi ile ilan edilen OHAL baskısı altında ANORMAL koşullarda yapılan halkoylamasıyla empoze edildi:
ANORMAL koşullarda yapılan bu halkoylamasının sonuçları NORMALMİŞ GİBİ halka zorla kabul ettirildi.

***

Bu ANORMAL ucube Anayasa, sanki NORMALMİŞ gibi yapılan ANORMAL bir oy sayımıyla kabul ettirildi:
Bu ANORMAL Anayasa, Yargıtay Onursal Başkanı Prof. Sami Selçuk’un “Doğmayan Halk Oylaması” adlı kitapta (İMGE Kitabevi) anlattığı gibi, YSK’nin o sırada geçerli olan yasalara aykırı olduğu için ANORMAL olan bir kararla mühürsüz oy pusulalarını ve mühürsüz zarfları meşru kabul ettiği ANORMAL bir oy sayımı ile kabul edildi ve sonuç sanki NORMALMİŞ GİBİ, üstelik de “Atı alan Üsküdar’ı geçti” denilerek kabul ettirildi.

***

Bütün bu “NORMALLEŞ- TİRİLEN ANORMALLİKLER” sonunda, yine ANORMAL bir kararla, onun da NORMALLİĞİ (iktidar baskılarından dolayı) zaten tartışmalı olan YARI NORMAL 31 Mart İstanbul seçimi iptal edildi ve 23 Haziran’da iyice ANORMAL bir seçim kararı daha verildi.
Pazar geceki Ekrem İmamoğlu - Binali Yıldırım arasındaki tartışma(?) programı bu çerçevede, ANORMAL 23 Haziran seçiminin sanki NORMAL bir seçim yapılıyormuş gibi NORMALLEŞTİRİLMESİ sürecinin bir parçasıydı.

***

31 Mart YARI NORMAL seçiminin de Pazar geceki tartışmanın da galibi hiç kuşkusuz Ekrem İmamoğlu idi...
Çünkü iktidarın, bütün bu ANORMALLİKLERİ, haksızlıkları, hukuksuzlukları, adaletsizlikleri, yağma ve yolsuzlukları, ülkeyi düşman kamplara bölerek topluma NORMALMİŞ GİBİ kabul ettirme çabasına karşı:
Bu düşmanlaştırma stratejisini reddederek, barışçı, sevecen, müsamaha dolu bir yaklaşımla ANORMALLİKLERİN, ANORMAL olduğunu...
Kendisinin ANORMAL olanı değil, NORMAL olanı...
Hakkı, hukuku, adaleti, tasarrufu, aile vakıflarına ve tecavüzcülere değil, İstanbullulara hizmeti savunduğunu...
İsrafa, yağmaya, yolsuzluğa karşı çıkacağını...
Kavgacı olmayan NORMAL bir üslupla anlattı.

***

Ekrem İmamoğlu, 23 Haziran’da yapılacak olan ANORMAL İstanbul seçimini...
Bütün yapılan ANORMALLİKLERE karşı:
BARIŞI, HUZURU, HİZMETİ, HUKUKU, ADALETİ, DEMOKRASİYİ...
Özetle, NORMAL OLANI:
Halkın özlediği BARIŞI ve SEVGİYİ savunduğu için...
Yeniden kazanacaktır.