Seçime az bir zaman kaldı. Ağır ol molla desinler özdeyişinin bu seçimde siyasetçilere yakıştığını söyleyebilir misiniz?
Açıkladıkları vaatlere ve bu seçimde alacaklarını, sandıkların oy oranlarına bakarsanız, bu özdeyişin hakkını verecek bir parti ve lideri genel konumunda olan tek bir kişi bulamazsınız.
İddia ettikleri olası oy yüzdelerine bakmak, iddialı bu söylemi kanıtlamaya yeter de artar bile!
AKP Genel Başkanı AD, seçim beyannamesini allayıp pullayıp açıklarken “Yüzde 55-60’a yürüyoruz” dedi.
Üç dönem vekillikten sonra parti kararıyla evinde istirahata çekilen Bülent Arınç, bu iddiaya açıklama getirdi.
Yurtdışındaki oyların katılımı ile yüzde 60’ı yakaladıklarını söyledi.
Arınç’ın oy gerçeğini kurgulayan bu sözleri ne oranda seçim gerçeğini açıklıyor, kuşkulu elbette.
Zira daha düne kadar seçim sonrası, tabii alınacak sonuca göre, kralın çıplak olacağını açıklayan Arınç’ın bu söylemini şimdi ciddiye alabilir misiniz?

***

CHP sözcüleri ise yüzde 30’u yakaladıklarını, kararsızların oylarının yüzde 9’unu bu rakama ekleyebildikleri zaman yüzde 39’u, 40’ı bulacaklarını açıkladılar geçen gün.
AKP yüzde 60’ı, CHP yüzde 39-40’ı yakaladığına göre, MHP’ye HDP’ye hatta yüzde 8 oya ulaştıklarını açıklayan Vatan Partisi’ne oy kalmıyor.
Bugüne dek gelip geçen seçimlerde hayale dayalı rakamların gerçekleştiğine pek rastlanmadı, ama insanlar gibi partiler de 7 Haziran’a kadar varsın hayal ettikleri rakamlarla yaşasınlar! Bu olası rakamlar akla şu fıkrayı getiriyor.
Bir adam o kadar palavracıymış ki başkalarını kıskandırmak için “Benim bir atım var, başı batıda kıçı da doğuda” diye övünmüş.. Bu palavrayı dinleyen birisi dayanamamış: “Atma birader ata yürüyecek alan bırakmadın” demiş.

***

İddia edilen sonuçlar alınmazsa hangi partide deprem olacağını bugünden kestirmek olanaksız.
Bay RTE, AD varken sözünden çıkmayan bir genel başkan arayabilir mi?
Örneğin olası bir seçim hezimetinden sonra, bu seçimde oy oranı Metropol anketine göre oy yüzdesi 41-42 olması beklenen partiyi 2002’deki reformcu dinamizmine kavuşturabilir, diye sürekli zıddına giden Abdullah Gül’e partiyi emanet eder mi?
Başkanlığa neredeyse tutkalla bağlı, partiyi de devleti de tepeden yöneten, bu olanakları daha da güçlendirmenin peşinde olan Bay RTE’de, A. Gül gibi şu sıralar doğruları söyleyen birini partinin başına getirecek özveri duygusunu ara ki bulasın!

***

Artık kökten CHP’li olmayanların ağırlıkta olduğu yeni CHP’de olası durum açık.
Kontenjanlarla dizayn edilen parti artık bir genel başkan partisi konumunda.
Kılıçdaroğlu’nun yabancı elçilerin kiminle koalisyon kurarsınız sorusuna “ilkeler ve değerler temelinde uzlaşabildiği her parti ile koalisyon kurabileceğini” açıklaması, kafasında..
...öncelikle tek başına bir iktidar olasılığının değil, koalisyon olasılığının ağırlıkta olduğunun kanıtı!..

***

Seçim sandığı bu kez değişmez sanılan pek çok mevcut olgunun değişeceği umudunu veriyor.
Evet, bu seçimde özgürce AKP dışında istediğiniz partiye oy verin.
Yeter ki oylarınızla Saraylı’nın sesi kısılsın.
Yeter ki güç aldığı, parmağında oynattığı bu parti iktidardan gitsin!
Amin!..