Cüneyt Arcayürek

Teslimiyetin İfadesi…

26 Mart 2015 Perşembe

Başbakan’ın inandırıcı içeriği olmayan üç sözcükten kurulu açıklamalarına bakarak Kaçak Saray’la hükümet arasındaki çözüm süreciyle ilgili ayrışmanın sona erdiği söylenebilir mi?
AD, kaos yaratmayalım diyor. Pekâlâ yaratılmasın ama iktidarda kargaşayı ve derin çatlaklar yaratan Saray açıklamalarını nasıl çöpe atacağız?
Konya’da ayaküstü basının sorularına verdiği yanıtlar sorunlara şifa değil.
Bilakis Saray’la hükümet arasında üstelik medyanın barış türküleri söylemesine ve terörist şefi Öcalan’ın koşullara bağlı silah bırakılmasını öngören nutkundan bir gün önce, RTE’nin sorun yaratan açıklamalarına karşı Başbakan AD bir türlü gereken yanıtları veremiyor.

***

Nedense RTE’nin unutulmaya bırakıldığı izlenimi veren açıklamaları, hükümetin izlediği çözüm süreci politikalarını can evinden vuran açıklamalardı. Kısaca anımsayalım:
RTE, hükümeti temsilen bir başbakan yardımcısının huzurunda İmralı’nın kaleminden çıkan 10 maddelik demokratik koşulların kabul edilmez olduğunu söyledi.
Bu sözün şok etkisi geçmeden hükümetin üyelerini bile saptamaya başladığı izleme heyeti için “Bana göre doğru değil” dedi.

***

RTE’nin açıklamalarına AD gününde karşılık veremedi.
Aslında bu suskunluk Başbakan’ın aczinden kaynaklanıyor. Konuşmak gümüşse, susmak altındır kuralını uyguluyor sanki.
Oysa daha başbakanlığı üstlenirken seçimle gelen Cumhurbaşkanı’na ülkeyi hükümetin yönettiğini içeren anayasal kurallara özen gösterilmesini anımsatamadı.
Sonuçta bugün RTE, “Durumdan rahatsız olduğunu söyleme hakkına sahibim” diyerek hükümete meydan okuyor.

***

RTE’nin karşı çıktığı iki temel öğe hakkında AD ne düşünüyor?
Başbakan’ın Konya’da gazetecilere verdiği şu kısa yanıt, hükümeti dara sokan olayları izah ediyor mu, bakalım:
Başbakan RTE ile cumartesi 90 dakika konuştuğunu, ailece akşam yemeğinde buluştuklarını özenle belirttikten sonra; “Cumhurbaşkanı ile aralarındaki tartışmalı konularda bir anlaşmazlık, görüş ayrılığı olmadığını” vurguladı.
Bu kısa açıklama tepedeki kavganın çözümlendiği anlamına gelmiyor.
AD’nin Saray’la hükümet arasında hiçbir konuda anlaşmazlık olmadığını söylemesi şu anlama geliyor:
90 dakikalık görüşme ve bir akşam yemeğinden sonra demek ki RTE ikna oldu. Düne kadar karşı çıktığı İzleme Heyeti ve 10 maddeyle ilgili söylediklerinin yanlış olduğunu gördü, geri adım atarak hükümet politikalarını kabul etti!

***

Şimdi eğri oturup doğru konuşalım:
RTE’den hükümetle bu konularda aralarında bir anlaşmazlık olmadığına ve hükümetin izlediği politikaların doğru olduğuna ilişkin bir açıklama gelmedikçe..
…AD’nin Saray’la hemen hiçbir konuda uyuşmazlık, anlaşmazlık olmadığını söylemesinin hiçbir değeri ve de inandırıcılığı yok!

***

Başbakan AD; Arınç’ın başkentte -dillere destan söylentileri, herhalde elinde kanıtları da var- Ankara Belediye Başkanı Melih Gökçek’in kenti parselleyip paralel yapıya sattığı iddiasına müdahale ederek Saray’la anlaşmazlığın üstünü örtüyor.
Ne çare, açıklamaları arasına sıkıştırdığı bir cümle, Saray’a direnemeyeceği işaretinden de öteye Saray’a teslimiyeti açıklıyor.
“Cumhurbaşkanımızla gereken adımları, gereken zamanda istişare içinde atarız” teslimiyetin ifadesi değil mi?
Daha ne desin?  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Viraj ustası 10 Mayıs 2015
Ya sen nesin? 9 Mayıs 2015
Anlamaz 8 Mayıs 2015

Günün Köşe Yazıları