Cüneyt Arcayürek

Alıştı Gayrı!..

14 Mart 2015 Cumartesi

Sanki tribünün şeref locasında oturmuş, sahada olan biten dramatik olayları izleyen bir Cumhurbaşkanı.
Cumhurbaşbakan ya da cumhurun başkanı diye artık nasıl münasip görürseniz öyle çağırın; kendinden başka yetkili tanımaz Kaçak Saray, örneğin Hakan Fidan olayında, örneğin doların birden yükselişinden en ufak sorumluluğu yokmuş gibi, dün söylediklerini önceki gün inkâr edecek ölçekte tam bir vurdumduymazlık havasında açıklamalar yaptı.
MHP lideri Devlet Bahçeli, Saray’lıya Hakan Fidan neden gitti ve niçin geri geldi açıkla, diye seslendi ya; Bay RTE, “Bunu bana değil, Fidan’ın gidişini ve dönüşünü tek imza ile gerçekleştiren Başbakan’a sorun” dedi.
Üstelik sanki Fidan’ın MİT’ten istifa ettikten sonraki süreçte devletin tepesindeki fırtınalı gelişmelerde hiç rol almamış, Fidan’ın müsteşarlığa dönüşünü sağlamamış gibi, tribünden memnun kaldığını söylemeyi de ihmal etmedi.

***

Bu olayda dramatik rolü, Bay RTE’ye başbakan ve AKP Genel Başkanı olmak uğruna körü körüne bağlı, vefakâr mı yoksa artık cefakâr mı diye tanımlamak zorunda kaldığımız Başbakan AD üstlendi.
Neden vefakâr ve cefakâr? Zira AD, kamuoyunu şaşkına çeviren gel - git olayında sorumlulık payı yüksek ağabeyini aklayan açıklamalar yaptı...
Oysa Fidan, adaylık için AKP’ye başvuracağını açıklayınca; “Hakan’a siyasette ihtiyacı” olduğunu söylüyordu.
Karşıdan bu gelişmelere bakan bir insanın içinden, Başbakanlık ve parti genel başkanlığına karşılık, kişisel onurunu yitirmesine neden olan bu vekafârlık değer mi, diye sormak geçiyor.

***

Merkez Bankası Başkanı’nı, faizleri indirmesini emreden açıklamalarına gerekli olumlu yanıtı vermedi diye başka ülkelere bağımlıkla ve vatan hainliği ile suçladı günlerce...
... RTE’yi haksız ve anlamsız saldırılarından sonra dolardaki yükselişin sorumluluğundan kurtarmak için cefakâr kardeşi AD, piyasaları günlerce sarsan dolar olayını dış dünyadaki gelişmelere bağladı.
Dolardaki yükselişteki sorumluluğu gıyabında gerçekleştiğini halka yutturmak için MB Başkanı ve izlediği faiz politikasını savunan ekonomiden sorumlu Babacan’ı ... ah, evet sanki vatan haini suçlamaları yapmayan cumhurbaşkanıymış gibi, adı brifing olan taraflar arası barışı sağlamaya dönük toplantıyı; vurdumduymazlığa pes dedirtecek bir rahatlık ve dolar olayındaki sorumluluğunu yok sayan bir ifadeyle “Sonunda tatlıya bağladık” diye özetledi.
Oysa; “RTE, Babacan ve Başçı arasındaki görüşmeden sonra piyasalarda yönetim krizinin aşıldığı yönünde yalancı bir bahar havası yaratılıyor.
Vatandaş kısa zamanda kâr yazmak için bu doldur boşalt oyununa dikkat etsin.” (CHP adına Faik Öztrak’ın açıklamlarından)

***

Başbakan ağabeyinin bu son açıklamasını kuşku yok, hükümet politikasını nihayet kabul etti diye yorumlamıştır. Oysa, Saray’lı hükümeti de parlamentoyu da tepeden yönetmekten vazgeçeceğe benzemiyor.
Başbakan; ne çare bu gerçeği anlamamış görünüyor. RTE yarattığı son dolar paniğinden sonra, sorumluluktan sıyrılan bir siyasetçi rahatlığıyla MB Bankası Başkanı ile sık sık bir araya gelerek ekonomik direktifler vereceğini içeren söylemlerini önemsememiş görünüyor. Vefakâr ve cefakâr AD’de, bu olası olguyu sineye çekmeye zaten hazır.
Tepeden gelen emirlere alıştı gayrı!  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Viraj ustası 10 Mayıs 2015
Ya sen nesin? 9 Mayıs 2015
Anlamaz 8 Mayıs 2015

Günün Köşe Yazıları