TIMSS ve PISA Matematik sonuçlarında her yıl olduğu gibi bu yıl da ülke olarak yerimiz son sıralarda.
Geçtiğimiz yıl LYS Matematik Türkiye ortalamamız; 50 soruluk LYS Matematik Sınavında 9.72 net, 30 soruluk LYS Geometri Sınavında 3.78 net.

Henüz birkaç ay önce yapılan 20 soruluk 1.TEOG matematik sınavında ise yine 9 netin üzerine çıkamadık.

Özeti şu ki; YILLARDAN BERİ EN SORUNLU DERSİMİZ MATEMATİK.

21 yıllık bir matematik öğretmeni olarak matematikteki başarısızlığımızla ilgili onlarca sebep sıralayabilirim. Ama bir sebep var ki, 2011 yılında İngiltere Eğitim Bakanlığı’nca literatüre girdi.

DİSKALKULİ. Matematik Öğrenme Bozukluğu.

MATEMATİK BAŞARISIZLIĞI BENLİK TRAVMASINA VE OKUL FOBİSİNE DÖNEBİLİYOR

Türkiye’de tanısı konmuş diskalkuliler %10 gibi ciddi bir oranda. Bir de tanısı konmamış olan, öğretmenleri ve ebeveynleri tarafından çoğu kez tembellikle ya da zekâ geriliğiyle etiketlenerek sistemin dışında bırakılanlar var. Ortaokula kadar diskalkuli olduğunu bilmeden gelenler var. Matematikteki başarısızlığı travmaya dönen, benlik saygısı yok yere zedelenen, okula gitmeyi reddeden, matematikteki başarısızlığı bulaşıcı bir hastalık misali diğer derslere bile sirayet eden var.

Herşeyde olduğu gibi bunda da erken teşhis ve tanı son derece önemli. Ancak erken teşhis için öğretmen olarak “deneyimli”, ebeveyn olarak ise “iyi bir gözlemci” olmak şart. Zira diskalkulinin belirtileri okul öncesi dönemden itibaren gözlemlenebiliyor. Sadece ne zaman ki çocuk ilkokula geçip de rakamlarla sembollerle çalışmaya başlıyor, sorunlar daha belirgin ortaya çıkıyor. Tedbiri alınmazsa ilkokul 3. sınıfta hat safhaya ulaşıyor.

Eğer öğrencinin matematikteki başarısızlığı ebeveynleri ve öğretmenleri tarafından sorun olarak görülmezse karşınıza yazık ki; ortaokula geçmesine rağmen temel işlem becerileri ilkokul 1. Sınıf düzeyinin de altında kalan bir öğrenci profili çıkıyor.

ÖĞRETMEN OLARAK DENEYİMLİ, EBEVEYN OLARAK İYİ GÖZLEMCİ OLMALISINIZ

Eğer çocuğunuzun rakam ve sembollerle ilgili sıkıntıları varsa, temel işlem becerisi gerektiren soruları çok zor ve çok yavaş çözüyorsa, işlemleri on parmağı ile yapıyorsa, çarpma ile bölmeyi karıştırıyorsa, analog saatleri okuyamıyor yazamıyorsa, olayları bilgileri ve sayıları sıralamada zorlanıyorsa, mekânsal işleyişle ilgili problemleri kurgulayamıyorsa, zamanı anlatmada ve yer yön mesafe gibi nicelikleri kullanmada zorlanıyorsa o bir diskalkuli olabilir. Bir uzmana gidip gerekli testleri yaptırmanız faydalı olur.

Diskalkulikler için rakam ve semboller farklı anlamlar ifade ederler. Mesela eğer 2 sayısını 6 sayısından daha büyük puntoyla yazıp karşılarına koyarsanız 2’nin 6’dan büyük olduğunu söyleyebilirler.

25 ile 5’i sadeleştirirken 5leri sadeleştirerek sonucun 2 çıktığını iddia edebilirler.
Stratejik planlamaları oldukça zayıftır. Bu yüzden disaklkulikler dama satranç gibi oyunlarda kendilerini çok net ortaya koyarlar.

En zorlandıkları konu problemler, hatta kesir problemleridir.

Boş bir kağıda noktalardan oluşan bir küme çizdiğinizde diğer çocuklar 2şer ya da 3er ya da 5er sayarken diskalkulikler teker teker ve herkesten geç sayar.

ERKEN TEŞHİS ÖNEMLİ

Erken tanı konması; öz benlikleriyle ilgili olumlu bir imaj geliştirebilmeleri için çok önemlidir. Sonrasında gerek öğretmen gerekse anne baba tarafından uygun öğrenme ortamı sağlanırsa ve gelecek yazıda konuşacağımız uygun metodlar kullanılırsa son derece kolay düzelebilir. Ancak zamanında tedbiri alınmazsa ileride hayat Onlara zordur. Çünkü para üzeri verirken şaşırırlar, günlük hayat problemlerini anlamada ve çözmede zorlanırlar, bu yüzden de günlük yaşamda sıkıntı yaşar, hatta ileri yaşta sosyal yaşam içerisinde yazık ki alay konusu bile olurlar. Bu yüzden erken teşhis ve tedbir son derece önemlidir.

Ancak diğer yandan; bir öğrencinin matematikte öğrenme güçlüğü çekmesi o öğrencinin genel anlamda öğrenme güçlüğü yaşadığı anlamına gelmez. Aksine diskalkulikler yabancı dilde, sanatta, şiir roman yazmada son derece başarılıdırlar. Sözel bölümlerden iyi dereceyle mezun olan, kariyer yapan, başarılı bir iş hayatı olan, ancak diskalkulik olduğu ve zamanında tedbiri alınmadığı için hala günlük yaşamda sorun yaşayan insanların sayısı az değildir.