Bağış Erten

Mış gibi yap bari

07 Şubat 2018 Çarşamba

Özdemir Asaf “Yaşamak değil, beni bu telaş öldürecek” der ne güzel. 60’lar, 70’lerde “Hangi telaş” diye sorası geliyor insanın. Sen gel bir de bugünü gör! Akıl almaz bir hız ve yetişme çağındayız biz. Oscar yaklaşıyor? Keşke Dunkirk’le Nolan ilk kez kazansa. Nick Cave geliyormuş? Biletim cebimde. Big Little Lies dizisi? Nicole Kidman enfes! Amerikan futbolunun dev finali Super Bowl? Tom Brady kaybetti şükür! Stefan Zweig? En etkileyici romanı Ay Işığı Sokağı’dır. Liverpool son saniyede 3 puanı yitirmiş? Penaltı haksız! NBA? Cleveland için bu sezon final bile zor. Her konuya hakimiz yani, merak etme!
Her şeye yetişme aslında insani bir dürtü. Geride kalmamak için koşuyoruz. Ama her şeyden azıcık bilme meselesi giderek bir tür tüketime dönüyor. Eskiden “duydum” derdik, şimdi “biliyorum” diyoruz. “Vur-kaç” yetiyor. “Bir fikrin olsun” kâfi. Bilgi değil “aşinalık” toplumu işte.
Önümüz kış olimpiyatları. Şimdi sıra onda. Kanaat oluşturacak azıcık bilgi fena mı olur? Alın size dev hizmet! Eurosport spikerlerinden öğrendiğim kadarıyla sosyal medyada “biliyormuş gibi” yapmaya yetecek kadar kış sporları bilgisi.
Önce jeopolitik. Pyongyang derseniz Kuzey Kore’ye gidersiniz -ki kimseler gitmek istemez. Burası PyeongChang, yani Güney Kore. Siyasi ortamlara laf yetiştirenler için; iki ülke açılış töreninde tek bir Kore bayrağı altında yürüyecek. Önemli. Rusya’nın doping cezası meselesi ise iyice karıştı. İçinden çıkması zor, sorana bu sene belgesel Oscar’ına aday İkarus’u önerin, geçin. Sosyal eşitlikçiler! Nijerya’sı, Malezya’sı, Kosova’sı… Bir dolu ülke ilk defa katılıyor. Kızak türlerinde ilk defa Afrikalılar var! (Hayır, Üşütük Popolar filmi Jamaikalılarla ilgili. Jamaika Afrika’da değil!!!) Masalcılar! Pita Taufatofua yaz olimpiyatlarında Tonga bayrağı taşımıştı. Şimdi kayaklı koşuyla Kore’ye gidiyor. Kaçmaz! İstatistikçiler! 2 bin 900 sporcu 14 bin gazeteci katılacak, yani her sporcuya 5 gazeteci düşüyor (Sakın Türkiye’yi sormayın! Sekiz sporcumuz var, kaç gazeteci? Neyse!). Biletlerin yüzde 77’si satılmış.
Kayakla Atlama’da Japon Kasai sekizinci olimpiyatında (rakamla 8). Bu bir rekor haliyle. Ama kim kazanır ukalalığı yapmayın. Tarih favorilerin kaybettiği olimpiyatlarla ünlü. Ek ve önemli bilgi: Olimpiyata katılan sekiz sporcumuzdan biri Fatih Arda İpcioğlu da kayakla atlamada yarışacak ve bu bir ilk.
Alp Disiplini’nde Mikeala Shiffrin deyip geçebilirsiniz. Bu sporun belki de gelmiş geçmiş en yeteneklisi. Bunu ispatlamak için geliyor. Bol bol altın vaat ediyor. Kaçmaz.
O hep dalga geçilen Körling var ya, orada Kanada’ya dikkat. Değişik jenerasyonlarla sürekli kazanıyorlar. İskandinavlar da kendi evlerinin önünü iyi süpürürler malum. İyi mücadele olacak. Buz Hokeyi’nde NHL gelmiyor. ‘Eski tadı olmayacak’ diyebilirsiniz. Biathlon’da Bjoerndalen büyük efsane, en çok madalya sahibi kendisi. Ama takıma almadılar, olay çıktı. O da eşinin antrenörü olarak geliyor. Resmini bulun, hafızanıza alın. Kameralar zıt pırt onu gösterirse tanıyıp hava atarsınız. Ondan bahsetmişken Bjoergen’i unutmayalım. 3 madalya alırsa rekor onun olacak. Artistik Patinaj seyrederken Kenan Onuk’u anar, Pluşenko’yu hatırlatırsınız. TRT vermez muhtemelen, sallarsınız. Çiftlerde herkes Fransa- Kanada mücadelesine bakarken siz sürpriz adayı olarak Kuzey Korelileri gösterin. Daha anlatacak neler neler var ama yer az. Bu bilgiler eksik kalırsa üç kişilik bir takip listesi yazıyorum size. Yemeklerden sonra tok karnına okuyun. Daniel Süha Özkaya, Ozan Can Sülüm ve Mustafa Taha.
Tek ricam var. Ne olur Lindsey Vonn, Dorothea Wierer, Steve Langton gibi güzel kadın ve yakışıklı erkek sporculardan ibaret (foto galeriye sıkışmış) bir ilgiye sıkışmayın. Bakmayın demiyorum, ilginizi ona indirgemeyin.
Yazının başıyla sonu çelişik gibi, değil mi? Sığlığı, hızı hem eleştir, hem de malzeme ver. Bunu çok sevdiğim İngiliz bir dergiden öğrendim. Yavaş gazetecilik deyip damıtarak iş çıkarıyorlar, sonra da kendileriyle dalga geçer gibi, dergiyi alıp okuyamayan ama okumuş gibi yapmak isteyenlere son bir sayfalarını ayırıyorlar. Derginin bütün önemli konuları tek cümlede özetleniyor orada! Geçen kış editörleri Rob’a dayanamayıp “bu sayfa neden var” diye sordum. “İroni en ünlü İngiliz sporudur” diye cevap verdi. Bu yazı o sayfaya ithaf olunur!  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Bu sezon o sezon değil 2 Eylül 2018
Herkes biliyor 29 Ağustos 2018

Günün Köşe Yazıları