Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Özel Yetkili Yargı
Cumhuriyet tarihimizin tanıdığı ilk özel yargı kurumu İstiklal Mahkemeleri’dir.
\nBu gün hiç kimse bu özel yetkili mahkemelerde yapılan yargılamaların, verilen hükümlerin âdil olduğunu, hukukun evrensel kurallarına uygun nitelik taşıdığını düşünmüyor.
\n***
\nÖzel yetkili yargı kurumuna dönüşebilecek sonraki bir girişim, Demokrat Parti hükümetince TBMM içinde oluşturulan Tahkikat Komisyonu idi…
\nİktidardaki bu partinin Meclis Grubu’nca 7 Nisan 1960’ta yayımlanan bir bildiride “CHP’nin ülkedeki bütün yıkıcı grupları çevresinde topladığı, halkı, orduyu iktidara karşı ayaklanmaya kışkırttığı” öne sürülmekteydi.
\nBu bildirinin hemen ardından, 18 Nisan 1960’ta 15 DP milletvekilinden oluşan Tahkikat Komisyonu kuruldu.
\nMeclis’in 27 Nisan 1960 tarihli oturumunda yine iktidar partisi milletvekillerinin oylarıyla “muhalefetin eylemlerinin soruşturulması” görevi verilen bu komisyonun, bu tarihten bir ay sonra 27 Mayıs 1960 darbesiyle varlığı sona ermese, neler yapabileceği kuruluş gerekçesi ve amacından bellidir…
\n1960 darbesi Demokrat Parti’yle birlikte, onun “özel yetkili soruşturma kurumu”na da son vermiş oldu…
\n1960 darbesi sonrasında kurulan Yassıada Mahkemesi ise bu darbenin özel yetkili yargı kurumuydu…
\nYassıada’da kurulan özel yetkili mahkemede yapılan yargılamaların ve verilen hükümlerin adil olduğunu, hukukun evrensel ilkelerine uygun nitelik taşıdığını bugün herhalde kimse savunamaz…
\n***
\nBunların ardından yine özel yetkili yargı kurumları olarak Devlet Güvenlik Mahkemeleri 1961 Anayasası’na eklenen bir hükümle 1973 tarihinde kurulmuş, fakat Anayasa Mahkemesi’nin iki yıl sonra aldığı bir iptal kararı ile varlıklarına son verilmişti…
\nTekrar ortaya çıkmaları 12 Eylül faşist darbesinin 1982 tarihinde halkımızın oyuna sunulan ve yüzde doksanın üstünde bir oyla kabul edilen anayasası iledir…
\nBu mahkemelerde yapılan yargılamaların, verilen hükümlerin, hukukun yüzkarası olduğunda herhalde kimsenin kuşkusu olmasa gerek...
\n***
\nBöylece günümüzün özel yetkili yargı kurumları olan “Özel Ağır Ceza Mahkemeleri”ne gelmiş oluyoruz...
\nBu mahkemeler, ülkemizin AB hedefleri ve bu hedefle ilgili uyum paketleri bağlamında, 1982 Anayasası’nın DGM’leri düzenleyen 143. maddesinin kaldırılması sonucunda çıkarılan bir yasayla onların yerine kurulmuş olan kurumlardır...
\nDevlet Güvenlik Mahkemeleri’nden herhangi bir farkları bulunmadığı için de AB’nin, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin gözünü boyamak için oluşturulmuş “takıyye” kurumlarıdır...
\nÖzetle söylenecek olursa, tek partili bir özel dönemin ürünü olan İstiklal Mahkemeleri’nin, Demokrat Parti’nin kurmaya ömrünün yetmediği özel yetkili bir kovuşturma ve sonuç olarak yargı kurumunun, bir darbe sonucunda Yassıada’da kurulan mahkemenin ve yine bir (üstelik faşist) darbenin ürünü Devlet Güvenlik Mahkemeleri’nin, kuruluş amacı ve işleyişiyle günümüzdeki benzeridir.
\nYukarıda adlarını saydığım özel yetkili mahkemelerin gerekçelerini de belirtmiş oldum. Peki, günümüzün özel yetkili ağır ceza mahkemelerinin kuruluş gerekçesi ve işlevi nedir?
\nAskeri bir darbe ya da tek parti döneminde olmadığımıza göre, gerekçe ve işlev nedir?
\nSivil bir darbeyi kollayıp korumak mı?
\nSivil darbe karşıtlarını, tıpkı Demokrat Parti’nin Tahkikat Komisyonu için uydurduğu bir gerekçenin neredeyse tıpatıp aynısı ile sindirip yok etmek mi?
\nBunlar değilse nedir, ne olabilir?
\n***
\nGerekçe ve işlev ne olursa olsun, günümüzdeki özel yetkili ağır ceza mahkemelerinden hukukun evrensel ilkelerine uygun âdil kararlar beklemek boşunadır, havanda su dövmektir, kendini aldatmaktır.
\nBu mahkemeleri her türlü muhalefete karşı bir tehdit silahı olarak kullanan ve uygulayan günümüz siyasal iktidarından demokratlık beklemek de aynı ölçüde boş bir hayaldir.
\nOlması gereken, bu mahkemelerin ortadan kaldırılmasıdır.
\nBu mahkemeleri Avrupa Birliği, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi gibi kurumlar nezdinde yargılatmak, hukukun evrensel ilkelerine aykırılıklarını gözler önüne sermek ve mahkûm edilmelerini, sonuçta da kapatılmalarını sağlamaktır...
\nİktidar sözcülerinin ve (geçmişin özel yetkili yargı kurumlarını eleştirirken günümüzdekileri yüzleri kızarmaksızın savunan) medyadaki yandaşlarının, “yargı kavramına saygı” söylemi arkasına gizlenerek utanç verici bir ikiyüzlülükle söyledikleri yalanları, saptırma ve demagojilerini yüzlerine çarpmaktır...
\n\n\nOkurlarımdan bir hafta izin istiyorum.
\nA.B.
\n\nYazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
En Çok Okunan Haberler
- Köyüne dönmek isteyene 5 gebe düve verilecek
- Barış Atay’dan Özgür Özel'e sert yanıt
- Gaga Bulut'tan skandal pedofili yayını!
- Yatak odasında yakalandı: Kaçarken balkondan düşüp öldü
- Rusya'dan, Bakan Fidan'ın Suriye açıklamalarına yanıt
- Bakan Yerlikaya'dan 'kayyum' açıklaması
- Cemal Enginyurt'tan, Soylu'ya büyük taş
- İstanbul'da AVM yangını: Çok sayıda itfaiye sevk edildi!
- AKP'li üst düzey isimden 'genel af' yanıtı
- Kürsüde Erdoğan'a çok sert 'İsrail' tepkisi