Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Bir Eğitim Savaşımcısı
Mustafa Gazalcı’yla 1982 ilkbaharında İstanbul-Maltepe Cezaevi’nde tanıştık.
Cezaevi dediysem, cephanelikten bozma bir mahzendi burası. Gazalcı, kendisi gibi CHP milletvekilleri olan Nedim Tarhan, İsmail Hakkı Öztorun ve Kemal Anadol’la birlikte Barış Derneği Davası tutukluları arasındaydı. Bir ara, kendim de içlerinde olmak üzere bütün tutuklu arkadaşlar için yazdığım şakacı “dörtlükler”den ona ilişkin olanı (yine şaka yollu) İngilizceyledir… Bunun nedeni, o sırada büyük bir tutkuyla İngilizce çalışıyor olmasıydı. Bu tutkusu sürüyor mu ya da ne sonuç verdi bilmiyorum; fakat bu temiz, dürüst, çalışkan, aydınlık arkadaş, cezaevi öncesinde olduğu gibi cezaevi sonrasında da, gerek bir kez daha TBMM çatısı altında, gerekse TBMM dışında eğitim ağırlıklı çalışmalarını sürdürerek düşüncelerinin ve çalışmalarının ürünlerini ve belgelerini birbiri ardına yayımladığı kitaplarında toplamaktan da geri kalmadı. Bu kitaplardan özellikle eğitim konulu olanların adları uzunca bir liste oluşturuyor: “Eğitim Işığı” (1993), “Çağdaş Eğitim Yolunda” (1996), “Aydınlanma Sürecinde 8 Yıllık Kesintisiz Eğitim” (1997), “Aydınlık İçin Laik Eğitim” (1998) “Bilimin Işığında Eğitimin Gücü” (2001), “Pestalozzi’nin İzinde” (2002) (Dr. Hüseyin Pekin’le birlikte), şu anda elimin altındaki “Kuşatılan Cumhuriyet Eğitimi”(2007) ve henüz okuma fırsatı bulamadığım “Eğitime Dinci Çember” (2008). Listeden de anlaşılabileceği gibi, laik eğitimin, bu demektir ki aydınlanma savaşımının kararlı, bilinçli, çalışkan, öncü bir eylemcisiyle karşı karşıyayız.
***
Mustafa Gazalcı “Kuşatılan Cumhuriyet Eğitimi” adlı kitabını bana “Sevgili hapishane arkadaşıma” ithafıyla imzalamış... Çok yıllar sonra bu kitabın kapağını kaldıracak olan biri, bu yazıyı büyük olasılıkla şaşırarak okuyacaktır… Bir eğitimci ve milletvekili, bir şaire, “Hapishane arkadaşıma” ithafıyla kitap imzalamış…Meraklı biriyse iz sürecek ve kısa sürede de öncesiyle ve sonrasıyla 1980 süreçlerinde yaşanmış olanların bilgisine ulaşabilecektir… Sadece bu kadar mı? Ülkemizde aydınlanma savaşımının tarihi 19. yüzyıl ortalarından başlayarak günümüze kadar hapislerle, sürgünlerle, işkenceler ve siyasal cana kıyımlarla sürüp gitmekte… Henüz sona erecek, durulacak gibi de görünmüyor… Bu savaşımda laik eğitimin başarısı için harcanan çabalar, hiç kuşkusuz en ön sıradadır ve daha uzun bir zaman öyle olarak kalacağı da anlaşılıyor… Mustafa Gazalcı’nın sözünü ettiğim kitabının içeriğine göz atmak bile bunun kanıtlanmasına yeterli…
***
“Kuşatılan Cumhuriyet Eğitimi”nde CHP milletvekili Gazalcı’nın 2002-2007 yılları arasında Meclis’te yaptığı konuşmalar, “AKP’nin bilim dışı karanlık eğitim anlayışına karşı” (başka milletvekili arkadaşlarıyla birlikte) “uyarı ve önerileri” yer alıyor… Kitapta sırasıyla “eğitimde özelleştirme”, eğitim bütçesi”, “eğitimde kadrolaşma” konularının yanı sıra, “Köy Enstitüleri”, “TÜBİTAK” ve “Üniversite” konularına da geniş yer ayrılıyor. Bütünüyle bakıldığında, hâlâ sürmekte olan AKP iktidarı döneminde “Cumhuriyet eğitimi”nin nasıl boğucu bir kuşatma altında olduğu açıklıkla görülüyor. Yazar kitabının giriş yazısında da bu gerçeği özlü biçimde dile getirmekte: “AKP yaklaşık 5 yıllık -bugün için 7 yıl- iktidarında her alandan çok Cumhuriyetin laik, bilimsel eğitim anlayışına darbe vurdu. Bunu partizanca kadrolaşarak, genelge çıkararak, yönetmelikleri, Milli Eğitim Temel Kanunu’nu ve Milli Eğitim Teşkilat Kanunu’nu değiştirerek, kaynak ve ders kitaplarının içeriğini çarpıtarak, kuralları, hukuku çiğneyerek yaptı. (…) Özetle, temel bir insan hakkı olan eğitim, AKP döneminde büyük ölçüde kamu hizmeti olmaktan çıkarıldı; bilimsel, laik özelliğinden koparılarak daha çok dinselleştirildi; sözleşmeli öğretmenlikle öğretmenlik mesleği büyük ölçüde saygınlığını yitirdi; eğitim daha paralı duruma getirildi, özelleştirildi; TÜBİTAK, Üniversiteler, Evrim Kuramı’nda olduğu gibi bilim çiğnendi; eğitim ulusal özünden, birliğinden, uzaklaştırılmaya çalışıldı…”
Mustafa Gazalcı’nın yukarıdaki sözleri Mayıs 2007 tarihini taşıyor… O günden bu güne geçen iki yılı aşkın sürede de gerici kuşatmanın daha daraldığı, laik Cumhuriyet eğitiminin her aşamada daha çok sıkıştırılıp nefessiz bırakıldığı apaçık bir gerçek…Nitekim sözünü ettiğimiz kitabın başlığındaki “kuşatma” sözü, yeni kitapta daha dolaysız bir anlatımla “dinci çember”e dönüşmüş…
***
“Sevgili hapishane arkadaşım” Mustafa Gazalcı, Tonguç’ların, M. Rauf İnan’ların, adaşı Mustafa Necati’lerin, daha yakın örnekleriyle Baykurt’ların, Başaran’ların, Makal, Apaydın, Akçam ya da G. Gazioğlu, T. Öztürk’lerin soyundan bir eğitim savaşımcısıdır… Yapıtlarıyla da, TBMM çatısı altındaki çalışmalarıyla da bu alanda yaptığı hizmetler ve birikimleri çok büyüktür. Cumhuriyet eğitimini kuşatan, gerici, dinci, boğucu çemberi parçalamakta; günümüz Türkiyesi’nde aydınlanma savaşımının bu en yaşamsal öneme sahip alanında, Mustafa Gazalcı yapıtları ve eylemiyle en büyük ilgi ve saygıyı hak etmektedir…
Faks: (0212) 343 72 64
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
- Ege'nin Gündemi'nde bu hafta!
En Çok Okunan Haberler
- Köyüne dönmek isteyene 5 gebe düve verilecek
- Barış Atay’dan Özgür Özel'e sert yanıt
- Gaga Bulut'tan skandal pedofili yayını!
- Yatak odasında yakalandı: Kaçarken balkondan düşüp öldü
- Rusya'dan, Bakan Fidan'ın Suriye açıklamalarına yanıt
- Bakan Yerlikaya'dan 'kayyum' açıklaması
- Cemal Enginyurt'tan, Soylu'ya büyük taş
- İstanbul'da AVM yangını: Çok sayıda itfaiye sevk edildi!
- AKP'li üst düzey isimden 'genel af' yanıtı
- Kürsüde Erdoğan'a çok sert 'İsrail' tepkisi