“Tükenmişliğin sözcük karşılığı nedir” diye sorsalar, düşünmeden yanıtlayın “Galatasaray” diye.. Abartı yok, açıp bakabilirsiniz Türk Dil Kurumu yayınlarına; “Bireyin güç ve enerji kaybı sonrası iç kaynaklardaki tükenme durumudur. Stres ile etkin mücadele edememenin bir yansıması olarak görülen Tükenmişlik Sendromu, duygusal tükenme, duyarsızlaşma boyutlarından meydana gelmektedir..” karşılığını bulursunuz. İşte bu görüntünün futboldaki karşılığıdır dünkü Galatasaray. Üstelik her evresiyle yaşanmış bu tükenmişlik! Örneğin yine “oflarla”, “puflarla” dolu bir 90 dakika izledi Sarı-Kırmızılı aile İzmir semalarında. Mesela yine tempo yoktu, yine 3 pas bir araya gelmedi, yine orta alan “boş” geçildi, yine saman alevi gibi bir parlayıp, bir sönüldü. Hırs falan da sakın demeyin! Ne yaptığını bilen tek oyuncu var mıydı? Sanmam, örneğin Selçuk aşırı top kaybına kadar işi idare etti ama rakibe armağan ettiği toplar, orta alanı düşürdü. Aynı bölgenin diğer oyuncuları Ömer Bayram dahil “yok”lardı. Evet, yoktular, sadece formaları bir de gün sonunda hesaplarına yatan “maç başıları” vardı! Belhanda, Feghouli üst rütbeli olsalar gerek, kaybedilen topları elleri belde izlediler!  Kanatlar deseniz, onlar da etliye sütlüye karışmadı. İki bek Mariano ve Nagatomo doğru dürüst tek orta yapamaz mı? Yaptılar, ama Bornova oto sanayiine, kale alanına değil! Kademeye de giremediler, savunmanın arkasına atılan hızlı topları takip bile etmediler. Üstelik Göztepe’nin sadece arkaya atılacak hızlı toplarla sonuca geideceği bilindiği halde! Babel iyice ağırlaşmış, karşısına hızlı biri geldiği zaman çekiliveriyor; böyle olunca da “gol umudu” Falcao ile iletişim kesildi, gerçi topu Kolombiyalıya aktarsanız da değişen bir şey olmayacak çünkü kaleyi bulan ilk şutunu  78. dakikada atabildi  “öz çekim kralı” milyon Avro’luk yıldız(!) Bu isimlerden bir bölümü kenara çekilince takım biraz toparlandı, özellikle Adem ve Taylan’ın girişi ile en azından top ön bölgeye aktarıldı. Peki Fatih Hoca bu değişiklikleri niye zamanında yapmadı? O da tükenmişliği kabullenince iş işten geçecek, “Atı alan Göztepe” Karşıyaka’daki ballı lokma tatlısına bile yetişecekti... Evet, Avrupa defteri önceki hafta kapandı, lig de bu hafta. Ha, bu saatten sonra Galatasaray şampiyon olur mu?  Olur, geçenlerde bir makalede ağaca çıkan bir balık türü okumuştum, ama inanın bu takımın artık şampiyonluktan söz etme hakkı o balığın, ağaca çıkma şansı kadar bile yok. Çünkü o balık efor sarf ediyor, Galatasaraylılar gibi Florya’da sağlıklı yaşam koşusu yapmıyor!