Kayserispor’un eni boyu belli; buna rağmen Umut’la sezon bitmez demişler, gidip Adebayor’u alıyor, arkalarına Henrique’yi koyuyorlar.
Lig, kupa ve Şampiyonlar Ligi’ndeki Galatasaray ne yapıyor?
Bitmeyen Falcao transferiyle Diagne’yi taca çıkarıyor, - iyi ya da kötü - forvet formatlı Mitroglou’yu yolluyor, Sinan Gümüş’ün alternatfini yaratmıyor!
Evet, kazanır ya da kaybeder bilinmez ama G.Saray, bu kadar hazırlıksız girmemeliydi sezona.
Bakın Kayserispor maçının tamamına; forvetsizlik ne demekmiş anlarsınız.
Gelelim maça; G.Saray’a bir şeyler olmuş. 3 haftadır adeta yoklar. Yardımlaşma sıfır, istek yerlerde, yan pas, geri pas. Bir de bu silik görüntüye sol bekten devşirme Ömer Bayram eklenince takım adeta durdu.
İlk yarıdaki skandal oyunun ardından artık devre arasında ne olduysa ikinci bölüme kimliklerini hatırlayıp girdi G.Saray. Elbette geriye düşmelerinin de payı vardı son bölümdeki baskılı oyunlarında. Bu toparlanmada çok top kaybetse de Emre Mor’un katkısı gözardı edilmesin. Maç oyun olarak dengeye gelince Kayseri sinirlendi, eksik kaldı; G.Saray skoru eşitledi. Sonra Kayseri, iyice gerilip 1 kişiyi daha kaybetti. Babel de sayılmayan gollerine inat, G.Saray’ı hakim duruma geçirdi. Maç artık bitiyordu, rakip 2 kişi eksilmişti ama G.Saray’ın defoları ortaya çıkınca Umut, maçı yeniden eşitledi. Eğer Kayseri sinirlerine hakim olsa, neredeyse 102 dakika oynanan maçı puanla bitirebilirdi ama golü atan Umut, kayıkçı kavgasından atılınca son sözü Adem söyledi.
G.Saray bu galibiyete sevinsin mi? 3 puan önemli ama hele Şampiyonlar Ligi’nde hiçbir rakip 3 kişi birden eksilmez, hiçbir takım da Kayseri kadar hata yapmaz. O yüzden G.Saray, bir an önce kendine gelmeli.